Ashes of Mine - Taekook

.54.

Dün gece demiştim ama bazı aksilikler oldu 🙏

İri yarı güvenliğin ilk işi, umutsuzca olsa da dikkatlice kutuyu bırakan birileri var mı diye katları kontrol etmek olmuştu, bir yandan da kulağındaki cihazla girişte bekleyen meslektaşına haber veriyordu.

Apartmanın içinde ve dışında şüpheli kimse olmadığına emin olduklarında ikisi de Taehyung'un dairesinin önüne gelmişti.

Büyük olan, gözlerini kutudan bir an bile ayırmadan telefonun karşı tarafındakine açıklama yapıyordu.

"... evet Tawi... tamam yolluyoruz şimdi."

Kendisi telefonu kapatmadan diğerine işaret etmiş, o da telefonuyla fotoğrafını çekmişti kutunun.

Jimin ve Taehyung endişe içinde sessizce beklerken kutunun fotoğrafının Tawi'ye gönderildiğini anlamak zor değildi.

Çok kısa bir süre sonra az önce Tawi ile konuştuğu belli olan adam, karşıdan ne duyduğu bilinmez ama nerdeyse hazır ola geçmiş gibi dikleştirmişti duruşunu.

"Hemen efendim."

Bir iki adım yaklaşıp telefonu Taehyung ve Jimin'in ortasına uzatmıştı.

"Bay Jeon."

Duyulan isimle telefona uzanan Taehyung olmuştu.

"..."
"İyiyiz Kook. Endişelenme."
"..."
"Girmedik eve kapının önünde bekliyoruz."
"..."
"İyi ama..."
"..."
"Tamam. Peki."
"..."
"Veriyorum."

Taehyung telefonu az önce kendisine uzatan korumaya geri uzattıktan sonra Jimin'e dönerek konuşmaya başlamıştı.

"Kook... evden alacağınızı alın Yoongi'nin evine geçin diyor."

Jimin içinde bulundukları durumun gerginliğini ifadesinden silemese de duyduğu teklifin şu an için en mantıklısı olduğuna emindi.

"Öyle yapalım..."

Telefonu kapatan koruma, Taehyung'dan önce kapının şifresini girmesini istemiş sonra da çift güvenlikli kapının anahtarını isteyip beklemesini söylemiş ve temkinli adımlarla önden girmişti. Karanlık daireyi hızla kontrol ederek dışarıdakilere içeri girebileceklerini söylediğinde Jimin mutfağa yönelip kendisi ve evdeki diğer üç kişi için bardaklara su doldururken Taehyung da kendisine bir kaç gün yetecek eşyalarını küçük bir çantaya koymak için yatak odasına yönelmişti vakit kaybetmeden.

Oyalanmadan evden çıkıp az önce geldikleri araca dönerken diğer korumanın gelmediğini farketmişti Jimin ve sormuştu.

"O burada bekleyecek, birazdan polisler kutuyu almaya gelecek."

Duygusuz bir ciddiyetle cevaplayan koruma değerli emanetlerinin arka koltuğa yerleştiklerinden emin olduktan sonra karanlık sokakları bir kez daha göz ucuyla kontrol edip geçmişti şöför koltuğuna.

"Bay Min'in dairesine değil mi?"

"Evet."

Başka bir konuşmanın olmadığı kısa yolculuk boyunca arka koltuktaki ikili el ele birbirlerine güç vermeye çalışmışlardı.

Taehyung için tanıdık, Jimin için ise yuva olan daireye geldiklerinde ikisinin de ihtiyacı olan şey sıcak birer duş ve devamında derin bir uykuydu.

Taehyung, "aynı odaya geçiyorum ben o zaman..." diyerek elindeki çantayı odanın kapısına bırakmış ama odaya girmeden salona Jimin'in yanına geri dönmüştü.

Odanın kapısından salondaki kanepeye doğru attığı bir kaç adımda evdeki ufak tefek detayları inceleme şansı olmuş ve yüzünde küçük bir gülümseme yer bulmuştu.