Freckles|| hyunlix

"Daha önce neden etek giymedin ki?"

"Felix." Dediğinde kafasını soğuk kanlılıkla çevirdi Felix hyunjin'e Hyunjin onun kafasını çevirdiğini görünce  yalvarmaya başladı. "Bir daha böyle bişeye kalkışmayacağım sevgilim." Felix hafif alaycı biçimde gülümsedi. "Yalan söylüyorsun."

"bebeğim ciddiyim." Dedi hyunjin Felix'in ellerini avucunun içine alarak.

Felix'ten
masum gözüküyordu fazlaca. Çok şey yaşadığını biliyordum. Ama buna kalkışması canımı acıtıyordu.
Onunla küs kalmak canımı daha çok acıtıyordu.

Kafamı yavaşça çevirdim ona doğru ardından elimde olan ellerini çekip yanağına koydum. Kendime çekerek dudaklarına kapandım. Bu kesinlikle cevabımı belli ediyordu. Uzun bir öpücükten sonra ayrılmıştık. Elini sıkıca kavrayıp kenetledim. Ve elimize bakarak konuştum. "Bu eli ne olursa olsun bırakmayacağına söz ver hyun." Hyunjin dudaklarını bastırarak bir eline birde Bana  baktı ardından konuştu. "Bırakırsam bilki ölmüşümdür." Gülümseyerek kafamı salladım.

Odama çıktığımda dolabımı düzeltecektim. Ne kıyafetim var yok onu bile bilmiyordum. O kadar dağınıktı yani dolabımın en arkasına elimi uzattığımda alışık olmadığım bir kumaş elime ilişmişti. Ne olduğunu anlamaya çalışmıştım. Ardından elime gelen şeyi dışarıya çıkarttım.
Eteğimdi. Eskiden bir süre eteklere takmıştım. Sıkılınca herkese dağıtmıştım. Bu onlardan kalanlardan biriydi. Siyah pileli, mini bir etekti.
Hala güzel duruyordu. Yüzüme gülümseme yerleştirdikten sonra ayağa kalktım.

Eteği altıma geçirip üstüne de gömlek giymiştim. Üstümü düzelttikten sonra aynada kendime göz gezdirip gülümsedim. Gerçekten güzel gözüküyordum diye geçirdim içimden ardından Hyunjin'e göstermem gerektiğini düşündüm. Beğenmezse diye aklımdan geçirmiştim. Ama yinede göstermek istedim. Odadan yavaşça çıkarak koltukta oturan Hyunjinin önüne yavaşça geçtim.

Beni gördüğünde gözleri sonuna kadar aralanmıştı.
Elini de ağzına götürerek şok ifadesini koruyordu.
"Kötü mü duruyor?" Üstümü düzelterek dudak büzdüm. Hyunjin şok ifadesinden çıkıp kendine gelmişti. Bileğimden çekip tek hamle ile kucağına çekmeyi başarmıştı.

Elini belime yerleştirdiğinde bende kolumu boynuna sarmıştım. "Melek gibisin.." dedi gözlerimin içine bakarak. "Beğendin yani?" Dedim tek kaşımı kaldırırken. "Daha önce neden böyle giyinmiyordun tanrım!" Dedi beni baştan aşağıya süzerken.
Elini bacağıma koyup okşamaya başladı. Sırıtıyordu.
Bunun nereye gideceğini tahmin etmiştim. Durdurmayı istemezdim ama bir sürü işimin olduğu aklıma geldi. Hyunjinin elini yavaşça bacağımdan itip kaşlarımı çatarak konuştum. "Elin ayağın rahat dursun bi be" ardından kucağından kalktım. Ofladığını hissedebiliyordum. Göster ama elletme rolünü oynamayı tercih etmiştim.