inattendu, stray kids

7

"Hyunjiiiin, Jeongin ile takipleşiyorum. Ağlar mısın biraz?" Felix telefonunu Hyunjin'in yüzüne tutuyordu. Hyunjin telefonu alıp dikkatlice baktı. Sonra ağlar gibi Felix'e döndü. "Bebeğimi benden almaya mı çalışıyorsun? Bunu kaldıramam." Elini kalbine götürüp sızlanmaya başladı.

"Ay of ağlama be." Felix telefonunu Hyunjin'in elinden çekti. Telefonunun ekranını kapatıp arkadaşına döndü. "Sen bu çocuğu seviyor musun gerçekten?"

Hyunjin ani gelen soruyla şaşırmıştı. Biraz sessiz kaldı. "Ya tam sevmek değil de bir insanı görünce için bir hoş olur ya. Öyle oluyor. Sevgi için onu daha yakından tanımam gerekmiyor mu?"

Felix başını aşağı yukarı salladı. "Haklısın. Peki neden tanımaya çalışmıyorsun?" Hyunjin gülümseyerek başını sağa sola salladı. "Biliyorsun arkadaşları-"

"Ya başlatma arkadaşına amk. Ne alaka? Tüm grupla mı çıkıcaksın?"

"Ya amına koyayım mal mısın? Arkadaşları beni sevmiyor, ister istemez arada kalacak Jeongin. Onlara da çok değer veriyor üzülsün istemiyorum."

"E tamam da bu çocuk da seni seviyorsa. Onun mutluluğunu istemezler mi?"

"İsterler mi?"

"Ya salak mısın Hyunjin? İsterler tabii. Bak şimdi, hani yok öyle bir şey ama olsa ben ordan biriyle çıksam ya da konuşsam ve çok mutlu olsam. Benim için mutlu olmaz mısınız?"

"Kim olduğuna bağlı."

"Salaksın ki."

Hyunjin başını önüne eğip biraz düşündü. Sonra aklına gelen süper fikri Felix'e söylemek için ona döndü.

"Jeongin'e fake hesaptan yazsam. Böyle cümlelerimle falan onu etkilesem çünkü direkt kendi hesabımla yazarsam çok rahat olamayız gibi. Neyse sonra bam karşısına çıksam nasıl?"

Felix bir süre Hyunjin'in suratına baktı. "Sakın bizimle konuştuğun gibi konuşma."

"Sizinle nasıl konuşuyorum ki?"

"Beynini bir kenara bırakarak?" Hyunjin kaşlarını çatıp yanındaki çocuğun koluna vurmuştu. Felix kendini tutamayarak kahkaha atmıştı.

Bir süre daha birbirlerine laf sokup gülüştükten sonra Chan ve Jisung yanlarına gelirken kendi aralarında konuşuyorlardı. "Kafana takmana gerek yok Chan, alınmamıştır."

Hyunjin ve Felix önce birbirlerine bakmışlardı. Konuyu da anlamamışlardı. En sonunda Hyunjin "Noluyor?" diye sordu.

"Ya geçen Minho ile tartışırken Seungmin'e 'milletin ağzı dili yok mu' demişti ya. Çocuk alınmış mıdır diye düşünüyor. Bir de Seungmin yüzümüze bakmadı da bugün. Kendi kendini yedi kırıldıysa diye."

"Sonuçta Seungmin'in suçu yok ve ben suçsuz biriyle aramı açmak istemiyorum ok?" Chan yanlış anlamamaları için kendini açıklamıştı.

Felix dudaklarını büzüp abisine baktı ardından ayağa kalkıp yanaklarını sıktı. "Ben sana kıyamammmmm." Chan gözlerini devirerek Felix'in ellerini yüzünden çekti. "Napıyorsun ya?"

"Çok ince düşünceli değil misin?" Chan konuşan Hyunjin'e döndü. Jisung da Hyunjin'i onaylarcasına başını aşağı yukarı salladı. "Bence değil. Boşu boşuna çocuk kırılsın istemiyor ne var bunda?" Felix ikisine dönerek sordu.

"Sen bilirsin Chan. Eğer için rahat edecekse akşam yazar kusura bakma dersin." Chan başını aşağı yukarı salladı. "Öyle yapacağım."

"Yazmak demişken ben de Jeongin'e yazıyorum."