inattendu, stray kids

2 6

oy verip yorum yapin lutfen :/

-

"Jeongiiin aşkım nolur geri dööön."  Hyunjin okulun kapısından girer girmez Jeongin'i görmüş, hemen peşinde dolanmaya başlamıştı. Bunun böyle olacağını hepimiz biliyorduk zaten değil mi?

Hyunjin, Jeongin'in peşindeyken Jeongin ondan kaçmaya çalışıyordu. Chan'ın gözleri, Jeongin gidince tek kalan Seungmin'e döndü. Hyunjin ve Jeongin'in arkasından gülüyordu. Chan'ın bir süre gözleri orda takılınca Felix ve Jisung sırtından ittirmişti. "Uzaktan mı izleyeceksin?"

Kaşlarını çatıp onlara döndü, "Ne izleyeceğim ya? Gözüm takıldı." Felix aynı 'hm tm' bakışı atarken Jisung onu okula sürüklemeye başlamıştı. Onlar yanındayken Chan'ın asla gitmeyeceğini biliyordu çünkü.

Onlar gidince sanki gizli bir iş yapıyormuş gibi etrafına bakınıp bankta oturan Seungmin'in yanına gitti. Seungmin yanındaki hareketlilikle bakışlarını elindeki notlardan kaldırdı.

"Selam."

"Selam."

"Sabahın köründe ders mi çalışıyorsun ben mi yanlış gördüm?" Chan tek kaşını kaldırıp başıyla Seungmin'in elindeki notları işaret etti. Seungmin gülğmseyip başını salladı. "Göz gezdirmek diyelim."

"Ben şey diyecektim sana, spor salonu buldum bir tane. Müsait olduğunda gidelim istersen."

Seungmin başını salladı. Hiç spor yapmamıştı ve vücudunun şekillenmesini istiyordu. Chan'ın vücudu da gayet güzeldi. Dışardan bakılınca dikkat çekiyordu. Tek başına spor yapmaktansa tanıdığı biriyle gitmek daha iyiydi. Aslında Changbin ile gitmeyi düşünse de Changbin okul açılınca daha çok uykuya düşkün olmuş, sporu bırakmıştı.

Minho desen ben her hâlimle mükemmelim kafasındaydı. Jeongin... Terlemekten nefret ediyordu. O yüzden tek kalmıştı.

"Hm olur tabii. Sağ ol haber verdiğin için."

Chan ona gülümserken, Seungmin istemeden belli olan gamzelerine baktı. Parmağını değdirse ayıp olur muydu? Kısa gülümseme önüne dönmesiyle kesildi. Seungmin gözlerini kapatıp derin nefes alıp tekrar açtı. Karşıdan gelen Minho ve Changbin ikilisini gören Chan ayağ kalktı. "Iy sınıfta görüşürüz Seungmin." Chan cevap vermesini bile beklemeden okulun binasına doğru yürüdü.

"Çifte kumrular mı diyoruz?" Changbin Seungmin'in yanına oturup omzuyla omzuna vurdu. "Ya sus amına koyayım birisi duyacak." Seungmin etrafına bakındı.

"Kimse duymamıştır ya." Minho Seungmin'in saçlarını karıştırdı.

Changbin daha da Seungmin'e yaklaşıp yüzüne sinir bozucu bir gülümseme gönderdi. "Hoşlanıyor musun sen ya bundan?"

"Saçmalama Changbin. Kalk siktir olup gidelim zil çalacak." Seungmin çantasını omzuna alıp arkasına bakmadan hızlı hızlı yürürken Minho ve Changbin arkasından onun bu hâline kahkaha atıyordu. (arkadaslar cok zevkli)

Jeongin, Hyunjinden kaçmayı başarıp sınıfa girdiğinde hoca çoktan derse başlamıştı. Eğilip ağzının içinde özür diledikten sonra Felix'in yanına oturdu.

"Hallettiniz mi?" Jeongin cevap vermeyip Felix'e bakmaya devam edince Felix ağzına görünmez bir fermuar çekiyor gibi yaptı, sonra tekrar açtı.

"Bak şimdi arkadaşım diye söylemiyorum biraz salak. İlk başta söylemesi gerekiyordu ama işte salak yapaca-"

"Felix hallettik." Jeongin, Felix'in saçmalamalarına kıkırdayarak lafını kesti.
"Kimim kankisi işte." Gururla gülümseyip tahtaya döndü. Ama bu demek değildi ki Jeongin onu rahat bıraksın. Hep Felix mi çöpçatanlık yapacaktı?