inattendu, stray kids

1 6

Felix okula geldiğinden beri üzerinde olan bakışlardan oldukça rahatsızdı. Her gün gülümseyerek selam verdiği insanlar Felix'i görünce bakışlarını aşağılayıcı bir şekilde her yerinde gezdiriyordu. İlk başta kendine öyle geldiğini zannetti. Yanlış anlıyorumdur diye kendine söylendi.

"Bunlar niye sana öyle bakıyor?" Jeongin'in sorusuyla sadece kendinin fark etmediğini anladı. "Bilmiyorum, sabahtan beri saçma sapan bakıyorlar."

İnsanlar önce Felix'i süzüyor sonra yanında kim varsa kulağına fısır fısır bir şeyler söylüyorlardı. Kimse Felix'in yüzüne karşı ne olduğunu söylemiyordu. Aşağılayıcı bir şekilde bakmak, arkasından konuşmak herkese olayın aslını öğrenmekten daha kolay geliyordu.

Başkalarını bir kalıba sokmak, asla tam anlamıyla bilmeden olayı kendi kafamızda şekillendirmek biz insanlara daha kolay gelmez mi zaten? Bir etiketi pat diye birine yapıştırmak bizim için çok kolay.

Öğle arasında bahçede 'iyi anlaşmak için' oturuyorlardı. Sohbet pek sarmasa da Jeongin ve Hyunjin bir şekilde konu açıyor, diğerleri de bir iki cümle söylüyorlardı.

Oturdukları bakın önünden geçen bir kaç kişi Felix'in orda olduğunu görünce sırıtıp kendi aralarında konuşmaya başladılar. Arada o tarafa dönüyor Felix'e bakıp gülüşüyorlardı. Sabahtan beri ne olduğunu anlamayan ve kardeşine neden güldüklerini oldukça merak eden Chan en sonunda dayanamadı.

"Neye bakıyorsunuz?"

Çocuklar bir süre Chan'ın yüzüne aval aval bakıp cevap vermediler. Arkada duran uzun boylu çocuk öne çıktı. "Okulun en güzel kızını bırakan Changbin'in kime gittiğine bakıyorduk."

Chan gözlerini önce Changbin'e ardından Felix'e çevirdi ikisi de ne olduğunu anlamamışlardı. Belliydi yüz hâllerinden. "Ne diyorsun lan?" Changbin çocuklara dönerek konuştu. Kendisi ne alakaydı?

"Minji'yi Felix'le aldatıyormuşsun. Barda görmüşler sizi kafanız bi dünya. Neler yaptınız? Anlatmak istersen dinlerim Felix." Çocuk pis sırıtmasıyla Felix'e bakmaya devam ediyordu. Felix güzeldi. Herkesin arzu ettiği birisiydi. İlgi çekiciydi. Dün ona asılan çocuğu engelleyen Changbin çocuğa sevgilisi olduğunu söylemişti. E çocuk durur mu?

Minji'ye Changbin ile ayrılıp ayrılmadığını sormuştu. Minji önce ne olduğunu öğrendi. Kendinden sonra hemen birinin kollarına koşmasını yediremedi gururuna. Önce arkadaşlarına anlattı. Sonuç olarak aldatılmıştı? Ayrılır ayrılmaz birisiyle sevgilisi oluyorsa, o insan zaten vardır hayatında. Ama Minji asla ölü bir ilişkiyi iki aydır ittirerek ilerlettiğini hesaba katmıyordu.

Ona göre Felix yüzünden uzaklaşmıştı Changbin ondan. Felix sevgilisinin aklına girmişti. İkisinin birbirine attığı kaçamak bakışları yakalamıştı birlaç kez. Buna bağladı. Tüm okula saçma sapan bir sürü şey söyledi. Kimse sorgulamadan inandı. Minji'yi tanıyorlardı. Felix'i? Onu hiç tanımıyorlardı. Bu yüzden Minji'ye inandılar.

Chan kardeşiyle ilgili iğrenç düşüncelerini anladığında çocuğa yumruk attı. Çocuk önce sendelese de yere düşmeden Chan'a karşılık verdi. Felix put gibi duruyor onları izliyordu.

Jeongin'in yanına gidip koluna dokunmasıyla kendine geldi. "Abi!" Chan kardeşine döndü. Bunu fırsat bilen çocuk tekrar yumruk attı Chan'a. Chan yere düştüğünde çocuk üstüne çıkmak için harekete geçmişti ki Minho durdurdu onu. "Siktir git şurdan."

Çocuk burnundan soluyarak arkadaşlarıyla birlikte giderken Chan yerden kalkarak ağlayan kardeşinin yanına gitti. Yüzünü avuçları arasında alıp alnını öptü. "Eve gidelim." Chan hiçbir şey söylemeden kardeşini kolunun altına aldı.

Okul duvarına yaslanmış olanları izleyem Minji okul bahçesinden dışarı çıkmak üzere olan ikiliye yüzündeki gülümsemeyle bağırdı. "Hey! Felix. Sevgilimi elimden almanın sonuçlarına katlanıyorsun sadece." Arkadaşlarıyla birlikte kahkalarla gülerken ikili onu umursamamış okuldan çıkmıştı. Gerçi Felix umursuyordu. Changbin hızla yanına gitti. "Napıyorsun sen?"

"Aramıza giren yılanı herkese gösteriyorum."

Changbin sinirle ellerini saçlarına geçirdi. "Aramıza kimse girmedi Minji. Bizim aramız yoktu çünkü. Anla şunu artık."

Minji kaşlarını çatıp yaslandığı duvardan ayrıldı. "O senin aklına girdiği için böyle yapıyorsun." Changbin'in siniri gözlerinden fışkırıyordu sanki. Jisung Seungmin'i dürtüp başıyla okulu işaret etti. Seungmin Changbin'i çekiştirerek okula soktu.

Jeongin kuzenine dönerek; "Keşke kendini kandıracağına ders çalışıp amcamı gururlandırsan, senin gibi bir kızı olduğu için utanıyordur eminim."  Gözlerini devirerek yanından geçti. Hyunjin kötü bakışlarını kıza atıp Jeongin'in peşinden gitti.

Jisung ellerini göğüsünün önünde birleştirip kızın önünde durdu. "Benim kafada kurma seviyesi gerçekten." Ardından o da arkadaşlarının peşinden gitti.

"Çekinme sende söyle bir şeyler Minho." Minho sadece gözlerini devirirp geçmişti yanından.

***

(chan + seungmin)

seungmin
chan
felix iyi mi?
bir anda çıktınız
sen iyi misin?

chan
arkadaşına bir sor
felix'in nasıl olması gerekiyormuş şu durumda?
o mu sormanı istedi?

seungmin
hayır
merak ettim?

chan
okulda ona nasıl baktıklarını gördün seungmin
arkasından neler dediklerini
hatta utanmadan yüzüne neler dediklerini
nasıl olması gerekiyor?

seungmin
benim suçummuş gibi konuşma
sadece sizi merak ettim

chan
arkadaşının suçu

seungmin
birincisi arkadaşımla aranda olan mesele?
ikincisi changbin de böyle olacağını bilemezdi

chan
eski sevgilisi takıntılı bi manyaksa
barda okuldan bir çocuğa felix'i sevgilim diye tanıtmayacaktı

seungmin
çocul felixi rahatsız ediyormuş
napması gerekiyordu o durumda?

chan
onu ordan çıkarması

seungmin
changbinin de en az felix kadar sarhoş olduğunu unutma
yine de kardeşinin yanında oldu
onu korudu

chan
felix ağlıyor ve tüm suçlusu o tamam mı
okulda hakkında neler diyorlar
ve yeniyiz
kimse gerçekten tanımıyor bizi

seungmin
kusura bakma ama yanlış bakıyorsun
evet belki öyle söylememesi gerekiyordu
belki ordan alıp çıkmalıydı
ya da felixi hiç evden çıkarmamalıydın
değil mi chan?
kardeşini bu kadar önemsiyorsan
onun evden gitmesine izin vermeseydin
engel olsaydın

chan
böyle olacağını bilemezdim

seungmin
kimse bilemezdi
changbin de bilemezdi

görüldü

___
boka batirdim gibi he ?