Güzel geçen ve çoğunlukla Hyunjin'in Felix'i her köşede sıkıştırmasıyla daha da yakınlaşmaya başladıkları birkaç günün ardından ikili, artık aralarındakileri gizlemekle uğraşmıyordu.
Öyle ki onların bu garip havasını fark eden Changbin malum soruyu sormaya gerek kalmadan, okula gidip geldikten sonra eve girdiğinde, sarmaş dolaş bir halde kanepede uzanan ikiliyle karşılaşmıştı.
Ve bu ona, şu geçen birkaç günde yaşanan garip anların cevabını vermişti.
Hyunjin'in Felix'in kulağına eğilip bir şeyler fısıldayışını ve buna karşın küçüğün utangaç tepkilerini, ikilinin her fırsatta mutfağa ya da odaya beraber gidişinin nedenini şimdi anlıyordu.
Onları yakaladığını belli etmek amacıyla seslice boğazını temizlediğinde, ikili gelen sesle birlikle korkup hızla birbirlerinden ayrılmışlardı.
"Hyung...Sen ne zaman geldin?"
"Yaklaşık bir beş dakikadır buradayım Felix ve merak etme, Hyunjin'in seni yediği kısmı görmemiş gibi davranmaya çalışırım"
İkisinin de kızarık yanakları utandıklarını gözler önüne seriyor ve hissettikleri şaşkınlıkla Changbin'e bakıyorlarken, bir diğeri bu durumdan fazlasıyla eğleniyor gibi görünüyordu.
"Bunu benden gizlemeye çalıştığınıza inanamıyorum"
Yüzünde içeri girdiği andan itibaren silemediği gülümsemesi varken onlarla dalga geçmeyi ve bir an önce bu haberi Minho'ya iletmeyi aklına not etmiş, ardındansa ikiliyi yalnız bırakarak odasına adımlamıştı.
"Neyse ben gidiyorum, fingirdeşmeye devam edebilirsiniz"
"Bir dakika Hyung nereye?!"
Hyunjin normalde evden ayrılmayan bedenin bugün nereye gideceğini merak ederken, Changbin onu duymazdan gelerek merdivenleri çıkmaya devam etmiş ve odasına girmişti.
Bugün eve bu kadar erken gelmesinin ve ikiliyi sarmaş dolaş yakalamasının nedeni Minho'yla olan randevusu yüzündendi ve şimdi hazırlanması gerekiyordu.
İkili için her şey fazla yeni sayılırdı ve bu yüzden de şimdilik kimsenin bunu bilmesini istemezken, Changbin bu yüzden Hyunjin'in sorularından kaçınmıştı.
Şimdi ise telefonunu eline almış ve Minho'ya hazırlanmaya başladığında dair bir mesaj attıktan sonra duş almak için üzerindeki kıyafetleri sıyırmıştı.
Beline sarılı havlusuyla birlikte ortak kullandıkları duşa ilerlediğinde, koridorda Hyunjin'le karşılaşmış fakat diğerini görmezden gelerek hızlıca banyoya girmişti.
Eğer görmezden gelmeseydi Hyunjin'in sorularıyla kendisini boğacağımın ve sinir edeceğinin farkındaydı.
Bunu es geçerek vücudundan akan sıcak suyla birlikte gözlerini kapatmış ve biraz da olsa rahatlamayı ummuştu. Şu anda fazlasıyla gergin sayılırdı.
Minho'yla ufak bir akşam yemeğinin ardından dışarıda gezinmeyi planlarken, fazlasıyla heyecanlandığı için ne yapacağını bilemiyor ve her şeyin iyi geçeceğini umuyordu.
Hızlı bir duşun ardından odasına ilerlediğinde ilk iş olarak telefonunu eline almış ve Minho'dan gelen mesajı yüzündeki gülümsemeyle yanıtlarken üzerinde hissettiği gözlerle kapıya bakınmıştı.
"Hyunjin manyak mısın?"
"Meraklıyım hyung"
Hyunjin kapıya yaslanmış kendisine meraklı bir ifadeyle bakıyorken, Changbin onun sorularından kaçamayacağını bilse de gözlerini devirmiş ve kapıyı kapatmak için ilerlemişti.
