34.🏹

5.2K 347 91
                                    

Bölüm sonunda Boran vaaarrrrrr

Yerimde kıpırdayamadan ufak bir hamleyle dudaklarımı ıslattım. Fotoğraftan daha yakışıklı, epey uzun boylu ve daha başkaydı. Yani, bilmiyorum bir şey vardı Boran' da çözemiyordum.
Sakin olmalıydım, neticede beni daha evvel hiç görmemişti, adres aynı olabilirdi ama beni cidden hiç görmemişti ki? Ben Yaprak' ın kuzeni olabilirdim sonuçta. Değil mi?
Boran en az benim kadar şaşkın bir halde kaşlarını hafif çatarak "Yaprak?" Der demez ani bir panikle "Yanlış." Deyip durdum. Ne yanlışı? Yanlış adres diyecektim? Lan adam kaç kere kargo yolladı ne yanlışı amsız mısın ya?

Çelik kapıya heyecanla tutundum. "Yani kuzeniyim ben." Diyerek lafı çevirmeye çalıştım. Bu defa gözlerini kıstı, başını hafif hareketlendirdi. "Emin miyiz?" O da şok olmuştu ama ben ayrı bir maldım. Nereden bileyim geleceğini?
Ya sapıksa?
Değildir.
Ya sapıksa.
Mal mısın Yaprak? Sen ondan daha sapıksın.

Aniden "Yaprak maprak yok burada." Deyip kapıyı yüzüne kapatmaya çalıştığımda elini kapıya koyup gücümü durdurdu. "Yaprak saçmala." İnanmamıştı. "Paniğinden bile anlaşılıyor sensin." O duymak istemediğim kalın sesi o kadar erkeksiydi ki erotik film izlediğimden olsa gerek şu an bile beni tahtik ediyor, ıslanmama sebep oluyordu.

Aralık olan kapıdan sinirle yüzüne baktım. "Ya bi siktirip gider misin oğlum?" Gülümsedi. "Küfründen daha da anlaşılıyor." Ya hayır amınakoyim. "Artık netim." Diyerek kapıyı tutmaya devam etti. "O sensin."
Burnumdan soluyarak o ufak kapı boşluğundan Boran' a bakmaya devam ettim. Ne demeliydim? Ya da ne dememliydim ki adam anlamıştı işte. Rezil olduk ya valla rezil olduk. Nasıl da yakışıklıydı.. Kahverengi gözleri vardı. Biçimli yüzü uzun boyu derken çok yakışıklıydı evet ama bunun yanında başka bir şey daha vardı, çözemiyordum. Sanki gözleri sadece bedenimi değil aynı zamanda ruhumu da alelen görüyordu.
Hem...
Lan böyle doktor mu olur amınakoyim?
Bu niye kel değil?
Yeni bir küfürle ağzımı açtığım sırada çapraz taraftaki Ayşe Teyzelerin kapısının usulca aralanmaya başladı. Tuttuğum kapıyı anında açıp Boran' ı kolundan kavrayarak hızla içeriye çektim.
O da sağ olsun hiç gelmem demedi.
"Ya gel şuraya Allah' ın cezası."

Kalın bileğinden kapının arkasına aldığım Boran' la Ayşe Teyze bana baktı.
"Aaa Oğuz Abin' mi geldi Yaprak? Kocaman olmuş bir görseydik." Adımla seslendi. Kaşlarımı ağlar gibi çatmak istesem de başımı salladım. "Evet Ayşe Teyze. Acelesi varmış bir şey alıp gidecekmiş sonra uğrar o size." Belki Boran duymamıştır.

Boran kapının arkadasında bizi dinliyordu. Ne yapıyordu bilmiyorum ama çok saçma bir şekilde buradaydı. Ayşe Teyze asansörün düğmesine bastı.
"Annenler yazlıktan haftaya gelecekmiş sanırım. Giderken Ahmet' i gördüm o demişti. Bir şeye ihtiyacın olursa bana söyle tamam mı Yaprak kızım." Ya yarram ama yaaa..

Bittim ben der gibi "Olur Ayşe Teyze söylerim." Derken kapıyı hafif sertçe kapatıp öylece durdum.
"Niye geldin sen şimdi?" Ona dönmeden hafif azarlıyordum. Kendime kızıyordum, aklım yazdığım şeylerdeydi. Pişman değildim, sadece çok utanıyordum.

"Yaprak." Diyerek durdu. Bana dokunmuyordu ama gitmiyordu da. O kadar gergindim ki ölebilirdim. İşin aksi çok yakışıklıydı. Esmer uzun boylu yakışıklı bir şeydi işte, baya yakışıklıydı. Bir de şey tabi, ben bu adamla sürekli vajinam ve penisi hakkında konuşmuştum.

Bana doğru bir adım atarak beni bir nevi kapıyla arasında sıkıştırdı. "Şeyi demeyi unuttum, bir daha lifleme o daha kötü yapar. Şampuan ya da herhangi bir şey de kullanma. Sadece su tut, ılık." Hadi ya, bunu düşünmemiştim. Tabi olum neden öyle oldu ki yoksa? E ama liflerken çok güzel hissettirmişti. Duş jelinden mi acaba?

Üzerine atlamak isterken yaşadığım şoku atlatamadığımdan "Gider misin?" Diyerek onu kibarca kovdun. Mis gibi erotik film de izlemiştim aslında, tam da üzerine ilaç gibi gelirdi. Ne olurdu yatsak? Adam çok yakışıklı hem?
Saçmalama dangalak mısın Yaprak?
Dangalaktım, evet.
Dangalaksın ama sen böyle bir kız değilsin. Yüzün şu an kızarmıyorsa bu arsızlığındadır, cinsel hayatının olmamasından değil.

"Telefonun nerede?" Demesiyle "Ne alaka?" Diye yükseldim. Oralı olmadan az ilerideki pembe odayı görünce o tarafa yönelip yatağın üzerindeki telefonu aldı. Yetişmeye çalıştım ama bedeni çok genişti geçememiştim. Telefonda da seks sahnesi açıktı tam.
"Kaplan' ı mı izliyorsun? Ne tesadüf sevişmesi sahnesi birde?" Derken filmden çıkmıştı ama ne yaptığını görmüyordum. Benden bir yirmi beş santim kadar uzundu. Bir doksan falandı herhalde.
"Lan mal denk geldi." Diyerek telefonu almak istesem de alamadım. "İstesem porno izlerim ver şunu." Yoo. Ama güzel yalan.

"Ben anlamam." Diyerek telefonu yeniden bana uzattı. Uzun boyu kapıyı kaplamış, tek tek konuşrken sadece yüzüme bakıyordi. "Ben seninle konuşmayı özledim. Engellerimi kaldırmaya geldim bunu bir daha yapma. Yaparsan yine gelirim." Ben de özlemiştim Borişş.. Yeniden konuşur muydum? Konuşurdum tabi canlı kanlı karşımdaydı hemde neler yapardım. Sesli de konuşurdum. O da istiyordu, konuşurduk mis gibi utanmazdım da. O kadar güzel bakıyordu ki belli ki o da benden etkilenmişti. Sevişirdik, lütfen sevişelim onu içimde hissedebilirdim.
Dangalak Yaprak!
Ne içi sarma içi mi bu?

"Gidiyorum ben." Deyince yüzüne bakmadan sinirli sinirli "Zahmet edersin." Diyerek kapıyı gösterdim. O da bana baka baka tek kelime etmeden yavaşça çıktı.
🏹
🏹
🏹
Yalnız ben kadavra kitlesini baya sevdim sksfjskds Yorumlar için ayrıca teşekkür ederim.❤ Sizleri yazmaya devam ettiğim Hazan Vakti kitabıma da davet ediyorum💎🏹❤
(Hazan texting değil normal bir kitap)

❤ Sizleri yazmaya devam ettiğim Hazan Vakti kitabıma da davet ediyorum💎🏹❤ (Hazan texting değil normal bir kitap)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kalbim Kadavra (+22) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin