3:Gün

13.4K 914 106
                                    

"3:Gün"

Gözüme vuran gün ışığı ile gözlerimi kırpıştırarak araladım. Hafifçe doğrularak ilk önce nerede olduğumu anlamaya çalışsam da yanımdaki boşluk hissi bunu düşünmemi engellemişti.

Kaya yok.

Oğlum yok.

Hızla merdivenden inerken bulmuştum kendimi. Mutfaktan gelen seslerle oraya doğru hızlı adımlarla gittim.

Kaya tezgaha oturmuş Serap teyzeye kesmesi için domates uzatıyordu. Elim hızlı atan kalbime gitti. Bu çocuk bir gün beni kalpten gönderecekti.

"Oğlum ne yapıyorsun sen burada? Yanımda göremeyince ne kadar korktum." Bana domates uzatması ile tüm sinirim geçmişti.

Çok tatlı bu çocuk ya. Yerim senin ağzını, yüzünü.

Nazar değecek şimdi. MaşAllah  MaşAllah.

"Anne domaye." Domates diyemiyordu.

"Bak şimdi annecim. Domates" Heceleyerek söylemem ile ilk başta ilgi ile dinlese de pek memnun olmamıştı. En doğru benim adlı, vaz geçiremediğim bir düşüncesi vardı.

"Ben gideyim artık Serdar dede." Kapının oradan gelen ses ile irkildim.

Oraya doğru baktığım da dün Kaya ile ilgilenen adamdı. Kaşları çatık bir şekilde etrafa bakıyordu.

"Peki oğlum. Getirdiğin için sağ ol. Boşa zahmet verdim." Yanında duran dedemi de yeni fark etmiştim.

Kaya adamı tanımış olacak ki domatesin bu sefer de ona doğru uzatarak küçük bir çığlık atmıştı.

Adamın çatık kasları bir anlığına düzelse de eski haline dönmüştü.

"Ben artık gideyim Serdar dede. İşlerim var." Dedemin kapıya kadar eşlik etmesi ile gitmişti.

"Ben ekmek almaya gidiyorum. Yarın Ramazan'ın ilk günü güzel bir kahvaltı yapalım." Dedemin de evden gitmesi ile Serap teyze ve Kaya ile yalnız kalmıştım.

"O adam kimdi?" Merakıma engel olamayıp sorduğun soru ile Serap teyze gülümsedi.

"Ferit oğlum o. Annesi de baya tatlı kadın. Babası da abim ile çok yakındır. Siz Ferit ile küçükken yakındınız da senin hatırlamaman normal ama Ferit hatırlıyordur. O, o zamanlar on dört yaşındaydı. Yani sen yedi yaşındayken on dörttü."

"Yakın mıydık?" Ağzımdan çıkan şaşkınlık nidası ile konuşmaya devam etti.

"Evet. Sen ayrılmazdın Ferit'in peşinden. Ben o zamanlar burada yaşamıyordum tabi. Eşim öldüğünde gelmiştim buraya. O yüzden beni az da olsa hatırlamaman normal ama Ferit'i biraz hatırlıyorsundur."

Hani eskiden yaşadığınız bir an gelir ya aklınıza ama o anın gerçek olup olmadığından emin değilsinizdir. Şuan tam olarak öyle bir an, küçükken yaşadığım bende iz bırakan bazı anlar zihnimde netleşiyordu.

"Evet beraber gezdiğim benden büyük birini hatırlıyorum. Galiba odur."

"Odur odur. Sen onun dışında biri ile öyle kolay kolay gezmezdin. İlla Ferit de Ferit."

Lavanta✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin