Işık Güneş
Tamam işler tuhaf ilerliyordu.Tüm bu olanlar bi yana delirecek gibi hissediyordum,o ilaçları gerekirse gururumu ayak altına alıp almam gerekiyordu.Kapının çalmasıyla herkesin dikkati dağıldığında ayağa kalktım.
"Ben bakarım"Kapıya ilerlediğimde kulağıma gelen fısıltılara fırsat vermedim.
Kapıyı açtığımda canım arkadaşım Damla elindeki 2 poşetle bana gülümseyerek bakıyordu.
Birden boynuma atladığında şaşkınlığımla bende ona sarıldım."Işık yemin ediyorum öldüreceksin beni meraktan!Ekin'den yerini öğrenmesem Müge Anlı'ya gidecektim"
"Abart Damla Abart"
"O bahsettiğin kasayla kıyafetleri getirdim aha şöyle de koydum"
"Damla dışarda mı muhabbet etsek?"
"Ayrıca sen sabahın köründe neden uyanıksın"
"Sanane Allah Allah uyanamaz mıyım?"İçerden Asır merakla geldiğinde Damla ile aralarında belli bir süre bakışma olmuştu.Damla gözlerini kaçırsada Asır dik dik bakmayı sürdürmüştü.
Ve ben gene gram bişey anlamamıştım.Asır bana içini açmıyordu,insanların hareketleri,davranışları,bakışları her şeyi anlatırdı.
Asır iyi bir oyuncuydu.
Gözlerine bakmama izin vermiyordu baksam da kocaman bi duvar örmüştü sanki.
Etrafımdaki herkesi bu kadar düşünmeyi bırakmalıydım.
Kafayı yiyecektim düşünmekten."Sen hazırlan gel dışarı kaçırayım seni"
"Sabah 9 da?"
"Ne olacak?Kaçırılacak halin yok Ya"
"Ama saat çok erke-"
"Işık,ihtiyacım var sana"Pekala seni daha fazla bekletmemek lazım.
"Tamam sen bekle ben hazırlanıp çıkayım"Damla lafımı ikiletmeden aşağı indiğinde kapıyı kapatmıştım.Derin bir oh çekmiştim.
"Sabah sabah dedikodu mu yapacaksın çok ayıp"Hiç beklemediğim bi anda dibimden gelen Asır'ın sesiyle irkilmiştim.Elimi kalbime koyup ona baktığımda oflamıştım.Bu halime yaptığı tek şey gülmekti,gülünce gözüken o diş etleri onu daha da şirin yapmıştı.
Üstündeki siyah bol tişört.Siyah saçlarıyla daha da hoş durmuştu.
Asır'ı nasıl tanımlamam gerektiğini bazen daha çok düşünmem gerekiyordu.
Tutarsız davranışları vardı.
Çocuksu ama olgun."Nazar edeceksin maşallah de bari"
"Ne?"
"İnceliyorsun ya yarım saattir onu diyorum"
"Sen benimle habire böyle uğraşacak mısın ya"
"Hoşuna gitmiyor mu?"
"Gitmesi mi lazım"
"Benle neden bu kadar ilgilendiğini çözemedim"Bu davranışım hoşuna gitmiş olacak ki yüzüne bi sırıtış yerleşti.Kısık gözleriyle hafif bana eğildiğinde beni Ateş basmıştı.Günlük hali buysa sahnedeki hali nasıldır acaba.Araştıracaktım.
"Zeki kız,seviyorum bu hallerini"
"Ne yaptım ki"
"Sorguluyorsun Güzel Kız,sorguluyorsun"
"Emin ol,elimde olsa yapmazdım"
"Hep beni düşünüyorsun değil mi dürüst ol"
"Hmm hiç çıkmıyorsun aklımdan,Boşboğaz"Çantaları alıp odaya geçtim hızlıca.Asır rahatsızlıklarımı anlamış olabilir miydi acaba.Gerilmiştim.
Siyah tişörtümle,siyah bir etek giydim üzerime.Sonunda kendi kıyafetlerimi bulmanın huzuruyla doldu içim.Bunlar bana bi ömür yeterdi.
Asır'ın şık boy aynasından kendime baktım.Asır'ın dediği gibi güzel miydim ki.Güzellik kavramım yoktu ki.
Korku vardı,hissediyordum.İliklerime kadar korkuyordum.
Olacaklardan,olabileceklerden.Her şey kontrolüm dışına çıkıyordu kimseden haberim yoktu.Çok korkutucu bi durumdu şu an her şey.
O eve geri dönecektim,öyle Ya da böyle.Asır'ın beni burda tutmaya gücü yetmez.
Kaygı,nefret ederim.Deri ceketimi de giyip odadan çıktığımda karşılaştığım görüntü beni şok etmişti.Deniz Asır'ı kovalıyordu süngerbob desenleri olan pijamasıyla.
"Ağzına sıçtığımın çocuğu ver gofretimi"
"Koymasaydın ortaya Allah Allah"
"Koydum diye alman mı lazım pezevenk"
"Git başkasını ye"
"Piçe bak git kendin al ye ordan benimkini niye alıyorsun"
"Piçliğine"
Onlar kavgalarını ederken Alev de üstünü değişmişti.Günlük siyah bir şort ve siyah kolsuz bir crop giymişti.Oturmuş ellerine sargı sarıyordu."Kız nereye sabah sabah"
"Beni arkadaşlarına anlatıp stalk yapacak nereye"Asır'ın dediğine göz devirdikten sonra Alev ayağa kalkıp yanıma geldi.Çantasından 2-3 takı çıkardığında hepimiz anlamamış ifadelerle Alev'e bakıoduk.
"Bugün izin ver ben seni hazırlayayım bak nolur bu öküzler izin vermiyor zaten"Küçük masum kız çocukları gibi bakarken ikna olmamam imkansız.
Şaşırmıştım ve saate baktım.5 dakika içinde aşağıda olmazsam Damla beni keserdi.
"5 dk var ama-"
"Yeter de artar gel hadi"Alev elimden nazikçe tutup odaya götürdüğünde kapıyı da hemen ardımızdan kapatmıştı.Damla'nın getirdiği poşetlere izin ister gibi baktığında başımı evet anlamında salladım.Beyaz gömleğimi bulup çıkardığında oradaki küçük,kahverengi ama daha önce hiç farketmediğim çekmeceyi açıp kahverengi dizüstü kot bir etek çıkardı.
Ben mal gibi izliyordum"Önce gömleği onun üstüne de eteği giy hemen geliyorum tamam mı?"
"Biraz abartı olmadı mı sanki?"
"Canım bugün tüm gün dışarda olacağız ve ben tabikide seni yanımda götüreceğim"
"Neden ki?"
Alev kapıya yönelirken sorumla beraber arkasını döndü.
"4 dakika kaldı ve Hera izinli,bir kadına ihtiyacım var"
Anında odadan fırlayıp koşturduğunda kapıyı kapattım,Hızlıca beyaz gömleği giyip eteğin içine koydum.Alev kapıyı tıklatıp içeri girdiğinde elinde küçük bir çanta vardı.Yatağa oturduğumda hemen karşıma oturup makyaj yapmaya başladı.Hareketleri yumuşak olduğundan rahatsız olmamıştım.Gözlerimi açtığımda dudaklarıma nemlendirici sürüyordu.
Getirdiği kahverengi diz hizamdaki çizmeyi de giymemi söylediğinde lafını ikiletmemiştim çünkü çok heyecanlıydı.Hevesliydi kırmak istememiştim,kanım ısınmıştı.
"Dua mı okusam nazar değmese"Kalkıp boy aynasından kendime baktığımda gözlerim fal taşı gibi açılmıştı.
Tarzımın çok dışında aşırı hoş gözüküyordum.Özgüvenim artmıştı resmen.Takılar,makyaj,kıyafet her şey mükemmeldi.
"Kendine bakarsın bolca çık hadi geç kalacaksın"
"Alev teşekkür ederim çok güzel olmuşum!"
"Bebeğim ne demek,kıyafet işlerini severim"Ben anında dışarı fırladığımda Asır sincap gibi dolu yanaklarıyla bana kesilmişti,sorun Deniz'in onun sırtında olmasıydı.
"Alev senin bu pezevenk arkadaşın var ya bi gofreti tekte ağzına sokuyo"
"Ağız çemberine sıçtığım konuşmuyo bide.Oooo Işık'cım Alev'in gazabına uğramış"
"Sen konuşma be bücür"
"Götüne sok bücürü"
Deniz sonunda Asır'ın sırtından indiğinde Asır'ın yanağına hafiften vurmuştu.
Fırsat bu fırsat diyerek koşarak aşağı indim.Uzun sohbetler sonucu Damla'ya 2 günümü anlatmıştım,tabi Asır'la intihar eşeğinde tanışmamı değil.
Şimdi bir kafede oturmuş kahvaltı yapıyorduk.
Damla habire görünüşüme iltifat ediyordu,Alev'le kesin mükemmel anlaşırlardı.
"Şimdi sürekli Asır'ın evinde mi kalacaksın,bir sürü teklif geliyor sahne için bize sana sormadığımdan bekletiyorum"
"Bilmiyorum eninde sonunda döneceğim o eve ama Asır'ın evi de çok iyi çok anlayışlılar,o kadar kimseyi yargılamıyorlar Kİ"
"Senin için mükemmel bi haber,baban zorla eve tıkacak değil Ya kazık kadar kızsın"
"Deyimleri sen kullanma Damla"
"Sus be sarışın"Seviyordum.Şu an yaşadığım evi seviyordum,o insanları seviyordum.O güzel tasarımlı odaları,aynaları,duvarları seviyordum.Böyle sonsuza dek yaşayabilirdim.Neden istediğim gibi gitmesin ki.Belki ben boşuna endişelenmişimdir.
Ben yanılmam sen yanılırsın Aptal.
Kes sesini.
Susturacaktım o sesleri susturacaktım,başka çarem yoktu.Yapabilirdim kendime güvenecektim.Bi ağlasam her şey düzelecek gibi geliyordu.
Omzumda hissettiğim soğuk el ile donakaldığımda Damla gülümseyerek arkama bakıyordu.
"Oooo canım kardeşim yüzün pek de bi güleç maşallah"