*2 gün sonra*
Baekhyun o sabah kalkması için ayarladığı alarma küfür ederek uyandı, okula gitmesi lazımdı ve her sabah bu alarmı duymaktan sıkılmıştı.
Oflayarak yatağından kalktı ve peluş terlikerine ayağını geçirip esneyerek saçlarını karıştırdı. Acele etmesi lazımdı çünkü geç kalacaktı, aslında Chanyeol ile gitmeyi düşünüyordu ama Chanyeol bugün onunla gelemeyeceğini söylemişti ve Baekhyun merak etse de irdelememişti.
Chanyeol'u düşünmeyi bırakıp oldukça hızlı bir şekilde hazırlanmaya çalıştı, kahvaltısını yapıp üstünü değiştirdi ve çantasınıda kapıp evden ayrıldı.
Bütün yol boyunca heyecanlıydı Luhanla derinlemesine konuşmak istiyordu çünkü olanlardan anladığı kadarıyla çok gariptir ki Sehun ve Luhan çıkmaya başlamıştı.
Baekhyun 2 gün içinde onunla konuşmuş ama bu konuşmayı uzun süre yapamamıştı belki de toplasan en fazla 10 dakika konuşmuşlardı.
"Umarım bugün detayları öğrenebilirim." Baekhyun neşeyle okul bahçesine girdi, neşeyle girdi girmesine ama bir gariplik vardı çünkü uzun süreden sonra ilk defa insanların bakışlarını üzerinde hissetmeye başlamıştı.
Neden ona baktıkları hakkında en ufak bir fikri bile yoktu ama giderek gerilmeye başlamıştı çünkü bu durum hiç normal değildi.
İnsanların ona olan bakışlarını ve onun hakkındaki fısıltılarını görmezden gelmeye çalışıp bir an önce Chanyeol ve Luhan'ı bulmak amacıyla okul binasına girdi.
Burada her şey -insan fısıltıları hariç- normaldi ve sorun yok gibiydi. Baekhyun adımlarını hızlandırıp kendi sınıfının olduğu kata çıktığında böyle bir şey görmeyi kesinlikle beklemiyordu.
Duvarlara asılı olan kendi fotoğraflarını görmek, üstelik bunlar Baekhyun'un çektiği müstehcen fotoğarflardı, onu beyninden vurulmuşa döndürmeye yetmişti.
Baekhyun titreyeme başlayan bacaklarıyla ona bakan insanların arasından geçip ileride gördüğü topluluğa doğru yürüdü. "Tanrım sen bu fotoğraflardaki çocuk değil misin? Ne kadar da acınasısın! Senin yerinde olmayı gerçekten istemezdim!"
Baekhyun yanından geçip ona acınası bir bakış atan çocuğu da göz ardı etmeye çalışıp kararlı bir şekilde kalabalığa yürüdü. Kalabalıktan ayrılan insanların elinde broşür şeklinde basılmış kendi fotoğrafları vardı ve bunu görmek onun daha çok titremesine sebep olmuştu.
Son bir adım atıp broşüleri kimin dağıttığını görmek için insan topluluğunun arasındaki boşluğa girdiğinde nefesinin kesildiğini hissetti Baekhyun.
Çünkü Chanyeol tam karşısında gülümseyerek insanlara elindeki kağıtları dağıtıyordu. Bunu nasıl yapabilmişti? Bunu nasıl yapardı?
Söz vermemiş miydi? Evet vermişti ve sözünde durmamıştı, Chanyeol her zamanki gibi yalancının tekiydi. Baekhyun gözlerinden yaşlar süzülürken o iğrenç anılarını tekrardan hatırlayıp Chanyeol'un gözlerinin içine yüzündeki o yıkılmış ifadeyle baktı.
Chanyeol ise sağ tarafındaki kişiyle konuşmak için başını çevirdiği sırada Baekhyun ile göz göze geldi. Gülümsemesi biraz solmuş gibiydi ama yine de geri adım atacak gibi durmuyordu.
Baekhyun gözlerinden süzülen yaşlara engel olamazken tekrardan yediği kazığı sindirmeye çalışıyordu. Gözlerini Chanyeol'un gözlerinden bir saniye bile ayıramıyordu. Chanyeol ise elindekileri sol tarafındaki birinin eline tutuşturmuş yavaş adımlarla kalabalığı yararak Baekhyun'un tam yanında durmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Omegle? | ChanBaek
Kısa HikayeBaekhyun can sıkıntısından omegle yüklemişti, tek amacı biraz eğlenmekti. Ancak karşısına gelen Chanyeol'un amacı tamamen farklıydı. "Çek lan şu koca penisini ekrandan!" Texting ⋆ 20.04.22