On Üçüncü Bölüm

518 66 37
                                    

At arabasının sesini duyması da tam merdivenleri inerken gerçekleşmişti.

Bahçeye giren arabanın ablasını taşıdığını bilerek yüzüne aşinası olduğu maskesini taktı, ceketini şöyle bir düzeltip düzgün durduğundan emin oldu. Dışarı çıktığında Sori'nin ona gülümseyerek geldiğini görünce dişlerini sıktı.

"Jungkook! Canım benim, çok özledim seni!" diye abartı tavırları ile Jungkook'a yapıştı ve sırtını pat patladı Sori. Seyisler hemen atları çözüp arabayı taşımaya giriştiler.

"Hoş geldin." dedi Jungkook yalandan gülümseyip.

"Ee, beni böyle mi karşılayacaksınız? Diğerleri nerede?" diye yanıtladı onu ablası, gözleri fırıl fırıl dönüp etrafı incelerken.

"İçerideler. Sen yabancı sayılmazsın, değil mi?" dedi genç Omega, söylemek istediği lafları yutup.

İçeri geçerken kapıda Taehyung göründü. Sori karşısında böylesi yakışıklı bir adam görünce dili tutulmuş gibi kalakaldı. Baştan uca süzdü onu ve gülümsedi. "Merhaba!"

"Hoş geldiniz. Ben Kim Taehyung, Jungkook'un eşiyim."

Jungkook Sori'nin yüzünün düştüğüne yemin edebilirdi. Kadının bütün neşesi gitmişti birden. Sanki ölüm haberi almış gibi bembeyaz kesilmiş, ikisine kaçamak bakışlar atıyordu. "Ah, öyle mi?"

Genç Omega içinde müthiş bir öfke duydu. Evli olmasına rağmen kocasından etkilendiğine inanamıyordu.

"Kahvaltıda bize eşlik edecek misiniz?" 

"Önce odasını göstereyim." dedi araya girip bıkkın bir tonla. Sori'yi deyim yerindeyse kolundan tutup sürüklemeye başladı. Bulundukları durumdan keyif almıyordu. Eğlenceli değildi onunla uğraşmak ve davetini kabul ettiğine çoktan pişman olmuştu.

"İşte burası odan. Eşyalarını koy ve aşağıya in." dedi kısaca. Sori ona baktı şöyle bir, kaşları hemen çatıldı.

"Sen bana emir mi verdin bacaksız? Ablanım ben senin. O adamla evlensen de-"

"Eşyalarını yerleştir de kahvaltıya in Sori, hiçbir şey verdiğim yok. Tamam mı?" Jungkook ona buz gibi bir bakış attıktan sonra dışarı çıktı. Ablası arkasından bakakalmıştı.

Çok tuhaf, diye düşündü. Jungkook serpilip genç bir delikanlı olmuştu. Mizacının değişmesini bekliyordu elbette ama ona bu denli kaba davranacak kadar değişebileceğini tahmin etmemişti. Omega olduğundan şüphe eder olmuştu kadıncağız. Eski Jungkook'un ensesine vurup ağzındaki lokmayı dahi alırdı fakat şimdi... Tek kelime edemiyordu.

Bu duruma sinirleri bozulunca kendisine hatırlattı. O Jungkook'un ablasıydı ve sözünü geçirmeyi elbette bilirdi.

***

"Hoş geldin Sori kızım. Yolculuğun güzel geçmiştir umarım." dedi büyükbaba masaya oturmadan önce. Önlerindeki masada çeşit çeşit kahvaltılık bulunuyordu. Vivi yine yapacağını yapmış, Jungkook'un ne dediğini umursamadan donatmıştı masayı.

"Gayet güzeldi Bay Kim, teşekkür ederim. Daha önce gelebilmeyi çok isterdim fakat meşguliyet, bilirsiniz." dedi Sori ince sesiyle. Tatlı görünmeye çalışıyordu. Taehyung bunu tuhaf bulsa da gülümsemekle yetindi.

Kapıda Jungkook'u görünce bakışları ona odaklandı hızla. Masaya iyice yaklaştığında kalktı ve hemen yanındaki sandalyeyi çekip "Buyur hayatım." dedi.

Omega'nın yüzündeki şaşkınlık görülmeye değerdi doğrusu. Gözlerine far tutulmuş tavşanlara benziyordu. Aynı şekilde büyükbabanın yüzünde de irkildiğini belirten bir ifade doğmuştu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 21, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

SEALED FATE (devam etmeyecek)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin