Darci - Come AroundBÖLÜM 26: SORUMLULUKLARIN SONU
Son sınavımın da bitişinin ardından güler yüzle Jimin'le buluşacağımız yer olan Şelale'ye gidiyordum. Özellikle şu son zamanlarda dikkatimi dersler haricinde hiçbir şeye vermeyip hayvan gibi çalıştığımdan tüm sınavlarım mükemmel geçmişti. Bir ara bazı gereksiz insanlar yüzünden boşladığımın bile farkında değildim, Allah'tan hayatımdan siktir olup gitmişti de düzene sokmuştum kendimi.
Neşeli adımlarla Şelale'ye yaklaşmaya başladığımda uzaklarda gördüğüm turuncu oğlumun yanındaki Yoongi'yle kaşlarım yükselmişti. İkili gülüp neşeli bir şekilde konuşurken adımlarım yavaşlamıştı.
Jimin bana bu konudan bir kez bile bahsetmemişti.
Şaşkınlıkla onları izlerken Yoongi'nin Jimin 'in yanağından makas alması ve Jimin 'in gülümseyerek onun omzuna vurması beni hayretlere düşürmüştü.
Anlamıyorum...
Adımlarım hızlanarak ikiliye yaklaştığımda beni ilk fark eden Yoongi olmuştu. Mavi gözleri birkaç saniye bende gezindikten sonra Jimin 'e bir şeyler söylemişti. Böyle o da omzunun üstünden kafasını bana çevirmişti.
Yoongi yine bir şeyler söyleyerek uzaklaştığında çok geçmeden ben de Jimin'in yanında bitmiştim.
"Ne iş?" diye sordum, hesap sorarcasına Yoongi'yi işaret ederken. Aşırı samimi duruyorlardı, normal bir sohbet değildi o.
"Hiç, konuşuyorduk," dedi, omuzlarını silkerek.
"Bana niye hiç bahsetmedin?" dedim, açıklama yapmasını bekleyerek.
"Neden hesap soruyorsun?" dedi, saldırgan bir tavırla.
"Gayet normal bir soru soruyorum? Hem cevap da vermedin?"
"Gerek yok çünkü, öylesine denk geldik." Birkaç saniye dik dik ona baktığımda üfleyerek, "Taehyung, ne var? Bakma öyle..." dedi.
"Benden saklayacak mısın yani? Sahiden mi?" dedim, inanamaz bir şekilde. Sessiz kaldığında gülerek kafamı iki yana salladım.
"Bravo," dedim, onu alkışlayarak. "Sonra tıpkı benim gibi, sik gibi ortada kaldığında bana yalvarma." Omuz atarak yanından geçip gittiğimde birkaç kez adımı seslense de durmadan doğruca yoluma devam ettim.
Jimin'le ikimiz de uçlarda yaşayan iki insan olarak sık sık küser barışırdık ama bunlar hep ufak tefek, basit konulardan olurdu. Birbirimizden bir şey gizlediğimiz olmamıştı.
Şu zamana kadar
"Taehyung," diyerek koşar adımlarla arkamdan geldiğini duyduğumda durdum ve bana yetişmesini bekledim. Söz konusu Jimin olunca atarım da buraya kadar oluyordu.
"Ne var?" diye sordum, kollarımı göğsümde bağlayarak.
"Tamam, özür dilerim," dedi, turuncuya dönük gözleriyle bebeksi bir şekilde bakarken. "Jungkook'la yaşadıkların yüzünden söylemek istememiştim sana... Ama biz biraz yakınlaştık Yoongi'yle. Bana patronluk taslamanı istemediğimden de söylemedim."
Haklıydı, şimdi bile patronluk taslamaya hazırlanmıştım. Ağzıma dizilen cümleleri yutup, "Uyuşturucu kullandığını sana söyledi mi?" dedim, meraklı bir şekilde. Kirli foyalarını biliyor muydu bunu öğrenmem lazımdı.
Dudaklarını ıslatıp birkaç saniye bana baktıktan sonra kafasını aşağı yukarı salladı. Hiç değilse Yoongi biraz daha dürüst olmuştu ona karşı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝑯𝒆𝒑 𝑺𝒐𝒏𝒓𝒂𝒅𝒂𝒏 𝑲𝒐̈𝒑𝒖̈𝒓𝒅𝒖̈ 𝑫𝒂𝒍𝒈𝒂𝒍𝒂𝒓 ASKIDA!
Fanfiction❝how could i hate him if he's such an angel?❞ Bu hikayenin yazarı 'vQuatris' olup, hikaye ile ilgili tüm haklar kendisine aittir.