AKILLI BİR DELİ

2- BALIM BULUT

   3 HAZİRAN 2019

  "Leyal kalk hadi geç kalıyorsun"

   Kardeşim yine sabah sabah başımda beni uyandırmaya çalışıyordu. Sırf sesinden rahatsız olduğum için kalkacaktım.
   Bir gözümü açıp ona baktım. Makyaj yapıyordu. Balım benden iki yaş küçük olmasına rağmen ondan küçük gibiydim. Makyaj yapmayı süslenmeyi seviyordu. Daha on sekiz yaşındaydı ve dershaneye gidiyordu. Doktor olmak istiyordu.
   Bense hukuk okuyordum. Adil olmak bana babamın öğrettiği en önemli erdemdi. Her zaman hukuk yoluyla adaleti sağlamamız gerektiğini söylerdi. Babam önemli bir savcıydı. Iki yıl önce bir davadan çekilmesi için tehdit edilmişti ama o pes etmemişti. Zengin bir işadamının oğlunu hapse attırmıştı. Adam lüks bir araçla kaza yapıp üç yaşında bir çocuğun ölümüne neden olmuştu ve olayı parayla kapatmaya çalışmışlardı. Babam olmasa başaracaklardı. Adam on yıl hapis cezası alınca  babama suikast düzenlemişlerdi. Tabi bunu kanıtlamayadığım için olay faili meçhul olarak kalmıştı.
    Annem ben daha beş yaşındayken babamı bırakıp gitmişti. Tabi beni ve Balımı da terketmişti. Neyse ki babamın belli bir mal varlığı ve evimiz vardı. Babam öldüğünde ben on sekiz yaşımda olduğumdan kimseye ihtiyaç duymadan kendimizi geçindirmeye başlamıştık. Motokuryelik dahil birkaç işte çalışmıştım.
    Şimdi ise hemen kalkmazsam okula geç kalacaktım. Kalkıp pantolon tişort giyindim ve saçımı ördüm. Ben evden çıkarken Balım bana yetişebilmisti. Kapıda onu durdurdum.
 
  " Ben geç geleceğim. Bugün gececiyim. Sen erken gel eve . Istersen Asudeyi de çağır . "

 " Merak etme tek kalabilirim. "

 " Iyi tamam . Dikkat et"

     Otobüs durağına doğru koşarken beklediğim otobüs çoktan gitmişti. Arkamı dönüp Balıma baktım. O da sokaktan dönerken bana baktı ve gülümseyip el salladı. Onu tek bırakmak istemesem de dershane masrafları dahil evi döndüremezdim. Çalışmak zorundaydım. Ben dövüş eğitimi almış olsam da Balım almamışti. Zaten fazla zayıftı bir de kalp hastalıgı vardı. Onu zorlayamazdım. Yanındaki bibergazının yeterli olmasını umuyordum. 
      Derse son anda yetiştim . Uzun ve sıkıcı dersten sonra hızla eşyalarımı topladım. Bu kez biraz zamanım vardı. Genelde her yere geç kaldığımdan hızlı hareket ederdim . Bu kez sakince yürümeye başlamıştım.
    Spor salonuna geldiğimde hemen cafe kısmına geçtim. Burada cafeyle ilgileniyordum. Bazen içerinin temizliğini de yapıyor ekstra ücret alıyordum. Üstelik salon kapandıktan sonra Ahmet bey spot aletlerini kullanmama da izin veriyordu. Zaten kısa bir kızdım. Spor yaptığımdan biraz da iriydim. Tabi sürekli geniş giyindiğimden beni kilololu sanıyorlardı. Güclü ve kaslı olmak hoşuma gidiyordu. Tabi yürüyen ücgen peynir gibi de görünüyor olabilirdim.
  Salon kapandıgında kafeyi toplayıp bir saat kadar spor yaptım. Hemen ardından temizlik yaptım. Gece ikiye geldiğinde işim bitmişti. Çıkarken kapıuı kitlediğimden emin oldum.
   Otobüse bindiğimde telefonuma  aktım. Mesaj ya da arama yoktu. Balım eve geçtiğinde mutlaka bana haber verirdi. Belki unutmuştur.
  Eve geldiğimde Balımı evde bulamayınca iyice endişelenmiştim.  Telefonunu aramaya devam ederek Asudenin evine gittim. Kapıyı çaldığımda tüm evi uyandırmak umurumda bile değildi. Asudenin babası kapıya çıktı. Beni de Balımı da pek sevmezdi haliyle fazlasıyla sinirliydi.

 " Bu saatte ne bu alacakli gibi"

 " Namık amca Balım burada mı ?"

  " Burda değil."

 Asude arkadan çıkıp gelince ona sordum.

 " Leyal abla Balım eve gelecekti. Dershanenin önünde ayrıldık"

 " Gelmedi ama "

  " Bize ne senin kardesinden gece gece kapıya dayanmissin bide"

  Onu dinlemedim bile. Balım başka nereye gitmiş olabilirdi bilmiyorum. Bir kez daha eve gittiğimde Balım hala yoktu. Telefonu bu kez kapatılmıştı. Hemen polise gittim. Kayıp mıydı bilmiyorum ama başına bir şey gelmiş olabileceğini söyleyince işleme almıslardı. Biz sizi ararız deyip eve gönderdiler beni. O gece uyuyamamıştım. Ilk kez kardeşimden bu kadar uzak kalıyordum. Sabah altıda polisler aradığında kötü bir şey olduğunu hissetmiştim.

 " Ola

 " Alo Leyal Bulut."

 " Benim"

 " Kardeşiniz Balım Bulut şu anda   ........... hastanesinde "

Hastaneye gelene kadar kafamda o kadar çok şey kurmuştum ki. Ama düşünmek bile istemediğim bir şey olmuştu. Polisler gördüğümde kosarak yanlarına gittim

 "Balım nerde"

 " Leyal hanım önce bir sakin olup oturun lütfen"

 " Balım nerede ne oldu ?"

 " Leyal hanım Balım hanım ağır yaralı bir şekilde bulundu. "

  " Ne ? Ne oldu kardesime "

  " Balım hanım şiddete maruz kalmış. Belli ki öldürmek istemişler. Merak etmeyin suçluları bulacağız"

  Balımın odasına girdiğimde halini görmemle nefes alamadım. Yüzü morluklardan görünmüyordu bile. Kolu ve bacağı alçılanmıştı. Boğazında ve omzunda da morluklar vardı. Her yerinde kablolar vardı. Saatlerce ağlamıştım.