Again My Life

13

Kral duygusuz olduğunu o kadar belli ediyordu ki mimik dahi oynamadı adamda.

"Nişanı bozmak istemenin nedeni ne?"

Evet herkes şaşkın gözlerle bize bakıyordu. İster kral olsun ister prens bozmak istemeseler bile bozacaklardı.

"Daisy kalk! Hemen!"

Prens kolumdan tutarak kaldırmak istedi ama onu hızla reddedip krala baktım.

"Prens ile birbirimizi sevmiyoruz ekselansları"

Karşımda duran yaşlı adam kahkaha atınca etrafta ki insanlarda ona uyup gülmüşlerdi.

"Sırf bu yüzden mi?"

Hayır anlamında kafamı salladım

"Hayır! Prens başkasını seviyor ve beni durmadan küçük düşürüyor sırf bir baronun kızı için dük'ün kızını aşağılıyor"

Konuşmamdan sonra etrafa küçük bir uğultu oluştu kızların bazıları beni haklı bulmuştu haliyle.

"Daisy sen bu ülkenin kraliçesi olacaksın, bırak o baronun kızı prensin metresi olsun sonuçta güç sende olacak"

Kralın dediğine şaşırmadım şahsen, bu dünyada metres normal birşeydi. Evli kadının haberi olmadığı sürece her bok yeniliyordu.

Yerden destek alarak ayağa kalktım. Sonra da babam yanıma geldi.

"Bu nişanı bozun majesteleri"

Babamın tok sesine karşı yoongi araya girmişti.

"Majesteleri ile nasıl böyle konuşursun sen!"

Evet tahmin ettiğiniz gibi ben gözümü bir güzel devirdim babam ise gücünü belli edercesine kralla kafa kafaya gitti.

"Bu nişanı bozmazsanız bütün desteklerimi çekeceğim ekselansları!"

Evet bu son nokta olmuştu. Yüzünde mimik oynamayan kral anında kaşlarını çatmış sinirle dudaklarını ısırmıştı. Babam desteğini çekerse bir çok aile de desteklerini çekecekti emindik bundan.

Yoongi sinirle etrafa bakınıp benim bileğimi tuttu.

"Tamam istediğin olsun, Julia ile ayırılırım sadece sen olursun hayatımda!"

Babam yoongi'nin elinden bileğimi kurtarıp gür sesle konuştu. İşte bu yoongi için en beklenmedik şey olacaktı. Sonuçta o tahta oturmasını sağlayan benim onu seçmemdi.

"Prens yoongi kızıma asla elinizi sürmeyin, kızım sizi istemediğini belirtti."

Babam yoongi ye gülümseyerek ki bu en korkunç gülümsemesi olabilir devam etti.

"Sizi desteklemiyorum prens yoongi ben ikinci prensi destekliyorum"

Yoongi şaşkın gözlerle bana bakarken etraftan tekrar bir uğultu geldi.
*İkinci prens bence de çok iyi biri, hem bir sürü zaferler kazandı, bu üçüncü prens gibi zampara da değil*

İnsanlar bu yüzden kolay değilmidir zaten. Küçük bir kelime ile fikirleri değişir ve en yüksekte olan insanı en dibe çeker...

İsteklerimizi sıraladıktan hemen sonra babam ile kol kola girerek evemize gittik.

                       ✧༺♥༻✧

"Sana inanamıyorum Daisy!"

Ben Sooyoung'un tepkisine gülerken jimin sadece sorular soruyordu. Partinin ertesi günü iki kardeş evime gelmişti. Ve olanları anlatmıştım. Sooyoung'a adım adım planlarımı anlattığımda şoka girmişti.

Jimin ise o da kardeşinden farklı sayılmazdı.

"Peki bundan sonra ne olacak?"

Jimin'in sorusunun cevabı belliydi aslında para içinde yüzecektim.

"Evin reisi olacağım, sonra da birini bulur evlenirim falan işte "

Ben ağzıma kurabiye tıkmakla meşgulken jimin sakince konuşmaya devam etti.

"Peki senin duyguların Daisy "

"Ne olmuş benim duygularıma?"

Jimin önünde duran çayına uzanıp bana bakmamaya yeminli gibi konuşmaya devam etti.

"Sevmediğin biriyle evlenirsen ne olacak?"

Omuz silktim

"Ben onu geçeli çok oldu jimin sonuçta nişanlım bile sevmiyordu ki?"

"Bende onu diyorum Daisy seni seven biriyle olmalısın"

Sooyoung elimi tutup gülümsedi.

"Abim haklı Daisy sana değer veren seni hep sevecek insanlar olacak hep ve umarım sende onlara fırsat tanırsın "

Ne oluyor lan burda ben aşka inanmıyorum demedim ki bu iki kardeş olayı toptan yanlış anladı galiba.

"Çocuklar bakın siz yanlış an-"

"Gözlerini aç biraz Daisy etrafına bak, o zaman dediğimizi daha iyi anlayacaksın"

"Şövalye kaptanını söylüyorsanız onla olmayız biz bak o çok çapkın "

Dediğim cümle ile jimin gülümserken sooyoung elini anlına vurdu.

"Daisy aşırı gerzeksin kızım sen"

Ne yaptım şimdi ben ya!!!!!!