K.Ö.R.(Karmaşık Ölüm Raporları)

18.Bölüm

Ölüm Raporu 7

Ad: Kardelen

Soyad: Karasu

Boy: 1.80

Kilo: 70

Yaş: 35

Medeni Hal: Dul

Uyruk: T.C.

Kardelen Karasu cinsel organlarından defalarca kez bıçaklarına kaydıyla parçalanan etleri ve kanayan yaraları Dolayısıyla kan kaybından hayatını kaybetmiş olduğu anlaşılmıştır olaydan bir saat önce eski kocası ile görüştüğü ve tanıyanların şahitliğiyle onunla bitakım sorunları olduğu için kocası tarafından öldürüldüğü tespit edilmiştir

          Bu raporlarda her daim bir fail vardır. Tespit edilenlerden sonra suçlu yakalanmış gibi görünür ama tüm bunların suçlusu meçhul gibidir. En azından raporlarda öyle olmalıdır.

           Karnım acıkmıştı.Güzel bir kadınla yemeye çıkmalıydım. Hemen korkmayın onu öldürmedim. Bazı İhtiyaçlarımı karşılıyor evde ama neden nefes alamadığını bilemiyorum ve çok kötü kokmaya başladı.
O kadar sinirlisiniz ki beni parçalayacaksınız sanki! Bu ahlak üstadlığınız neden onlar için yani toplum içinde bizzat öyle ve daha beter şeyler yapanlar için
tutmuyor da bana gelince böyle yapıyorsunnuz? Bana rahat ol diyordunuz; şimdi siz biraz rahatlayın. Neden toplumda açtığım kaosu konuşuyorsunuz? Toplumu düzeltmek size mi kaldı? Kızmayın arkadaşlar kızmayın. Neden bana kızıyorsunuz ki? Sadece beni anlayın. Neden böyle bir psikolojiye büründüm diye düşünün. Fazla düşünmenize de gerek yok. Her şeyi anlattım ya zaten. Siz de haklısınız belki; bu gibi şeylerle bu hale gelinmez. Söylemekte fayda var; bir insan hiç kimseye anlatamadığı ve anlatamayacağı şeyler de yaşamış olabilir. Hayat boyu çok canını yakan ama sonra unutulan olaylar yaşar insan. Siz bana suçlu gözüyle bakıyorsunuz ama bence asıl suçlu şu anda beni kınadığınız şeyleri yapan ve ilelebet bunu yaşam felsefesi haline ,özgürlük haline getirenlere alkış çalanlar ve bunları destekleyen sizlersiniz. Bir suçu daha ağır ceza gerektirecek hale getiren şey ona razı olmak değil midir? Ben razı olmuyorum ,cezalandırıyorum işte. Ben haklıyım,bunu biliyorum. Eğer ben haksızsam bana, benim onlara yaptıklarımın nicesini yapanlar da haksız demektir. Onlar bir ortamda özellikle bayanların olduğu ortamda sırf rakip elemek için benim hakkımda ileri geri konuşup haksız olduğu kadar hadsiz yorumlar da yaparak kızların benden uzak durarak tüm pisliklerine rağmen onlara gitmelerini sağlıyorlar. Sizce ben bunu hak ediyor muyum? Beni pislik olarak görmelerini hak
ediyor muyum? Konuşunca sırf o hadsiz yorumlar yüzünden alaya alınacağım için konuşarak çözülecek bir şey değil bu. Eğer doğru ve dürüstlükten şu ana kadar ödün vermediğim için suçluydusam, o kafayı bırakmadığım için alaya uğramaya layıktıysam işte artık suç işlemeyi bıraktım. Artık deli olacağım ve insanlar bana ilgi duyacaklar, kahrımı çekecekler. Ben asla ama asla bundan vazgeçmeyeceğim! Zira hayatta her olayın geri dönüşü olmayan bir şekilde gerçekleşmesinin gerekliliği vardır. Şimdi herkes kendi yazdığı kaderin kazasına katlanacak!

            Bir kafeye daha uğramadan önce Telsizden gelen anonslar ile karakollardan daha hızlı çalışıp suçluların yer ve eşgalleri hakkında ne söylediklerini anlamaya çalışıyordum. Onların nasıl çalıştıklarını öğreniyordum. Bu onlara karşı strateji oluşturabilmeme yardımcı oluyordu. Hırsızlıklar, saldırılar,adam yaralanmalar, istismarlar , çocuk kaçırma olayları, kız kaçırma olayları , cinayetler bitmiyordu. Hepsinin suçlularının yakalanabildiklerini sanmıyorum. Bunun yerine birinin yakalanması yeter. Nasıl olsa ben günah keçisi seçilmeye alışığım. Böylelikle herkes itibarını kurtarmış olup suçluları yakalayamadıkları için kınanamaz. Defalarca kez söylemiş olabilirim ama hiçbir çekiciliği olmayan bu sessiz ve ahlaksız kimselere kendilerini yar eden kızlara ne diyeyim ki; ölüm sebepleri kendilerini yar ettikleri kişiler olduğunda acıyamıyorum. Ben kendimi yırtıcı hayvanlara yem etsem kim acır ki bana mesela öyle değil mi?