6. KAYIT

422 36 32
                                    


6. KAYIT





Jungkook'la birlikte yapılan o deneme çekiminden sonra Yoongi eve ve ortama alışması için ona biraz zaman vermişti. Tâbi deneme çekiminin ücretini de alınca şaşırmıştı. Her dakikanın hakkını verdiği kesindi.

Daha fazla kişiyle tanışsa da Nana ve Yeri ile takılmayı çok sevmişti. Jungkook'un yokluğunda bir hafta boyunca onlarla vakit geçirmişti. Rahat hissetmesini sağlıyorlardı. Hatta Jungkook'un bugüne kadar oynadığı yetişkin içerikli filmleri izlesin diye diz üstü bilgisayarlarını ödünç vermişlerdi. Ve şu anlık tek meşguliyeti odasında onları izlemekti.

Filmin birinde Jungkook mafya babasını canlandırmıştı. Tam anlamıyla iki saatlik görsel bir şölendi. Sevişme sahnesi başlayıpta Jungkook karizmatik bir hareketle soyunurken tamamen aklı başından gitmişti.

Bir iç çekip pantolonunun önüne baktı. "Ufaklık... Bana hiç acımıyorsun. Kalbim zaten başına buyruk. Kendimi çok kaptırdım... Lânet olsun! Yine kendi kendime konuşuyorum."

Bilgisayarı kapatıp kenara bıraktı ve odasındaki banyoya gitti. Ufaklıkla arasında oluşan problemi çözmeliydi.

---

Yeni başlayan bir haftalık set çekiminin ardından yorgun bir şekilde evim diyebildiği yere sonunda geldi. 30 yaşındaydı ve bu işi hemen hemen 6 yıldır yapıyordu. Yetişkin film sektörü elbette kolay değildi. Buradakiler ne kadar aile gibi olsa da her yeni projede yabancı biriyle sevişmek artık hoşuna gitmemeye başlamıştı. Bu yüzden Hollywood yapımı filmde oynamayı kabul etmişti. Karakteri orada da gaydi ama en azından tamamen sevişme üstüne kurulu bir film değildi. Macera, aşk, tehlike, herşey olacaktı.

Elindeki çantasıyla odasına yürürken bir anlığına yerinde durdu. Kendisi yokken sarışın ne yapmıştı acaba? Odasına gitmeden önce onun odasına uğrayacaktı. Nedense ondan hoşlanmıştı. Belki saf yüreği ya da bakışları etkilemişti. Ya da konuşmaları ve gülüşü olabilirdi.

"Kimi kandırıyorum. Ondan hoşlandım. Harika. Kendi kendime konuşmaya başladım."

Taehyung'un odasının kapısının önüne gelince elini kapıya vurmak için kaldırdı ama içeriden gelen inleme sesiyle öylece kalakaldı. İçeride biriyle mi sevişiyordu? Taehyung sandığı kadar saf değil miydi yoksa?

Kaşlarını çatarken havadaki elini yumruk yaptı. Yumuşak duygularının yerini bir anda kızgınlık ve öfke kaplamıştı. Hırsla arkasını kapıya dönüp bir adım attı. Ama hemen sonrasında düşündüğü şeyin tersini yaparak kapıyı hızla açıp içeriye girdi. Gördüğüyle siniri geçmişti.

Saçları ıslak bir şekilde yatakta uzanmakta olan Taehyung'un bir eli sertliğindeydi. Diğer eli ise arkasındaydı. Kendini parmakladığı çok açık bir şekilde görülüyordu. Kısa bir anlığına onun odada biri ile seviştiğini düşündüğü için kendine içten içe kızdı.

Yüzünü çapkın bir gülümseme kaplarken gözlerini onun üzerinden ayırmadı. Çantayı kenara bırakıp kapıyı arkasından kapadı.

(+18)

Taehyung o odaya girdiği anda şoka uğradı. Banyoda kendini rahatlatamayıp bilgisayardan Jungkook'un +18'li filmini izlerken bu kadar ayıp bir şey yapmaya karar vermişti ve şimdi büyük bir pişmanlık duyuyordu. Ne yapacağını bilemez hâlde bir süre hareketsiz kaldı ve sonra parmaklarını içinden çıkarıp elini uzvundan çekti. Yatağın örtüsünü örtmeye niyetlendiği anda Jungkook üzerine çöktü. Gözleri büyümüş, yanakları utançtan kızarmış hâlde ona sadece baktı.

Jungkook başını çevirdiğinde hâlâ oynamakta olan kendi sevişme sahnesine baktı ve sonra sarışının dudaklarına yapıştı. Yabancılarla sevişmekten sıkıldığını düşünmüş olsa da bu sarışın için geçerli değildi. En tuhafı şu anda kendi prensibini çiğniyordu. Onun işi kamera karşısında sevişmekti.

Elinin birini onun bacağına koyup yana doğru iterek arada kendine yer açtı ve oraya yerleşti. Parmaklarını onun hassas noktalarında gezdirirken daha çok kışkırtıyor ve kendini kaybetmesine neden oluyordu.

Taehyung gözleri kapalı onun boynuna kollarını sararak kendini bırakmıştı. Aslında onu hayal etmişti. Bu şekilde yanında olmasını, öpmesini, dokunmasını... Onunla deneme çekimi için birlikte olmuştu ama aklından çıkaramamıştı da. Nana ve Yeri'nin dedikleri zihninde dolanıp durmuştu. Jungkook'u sadece bir rol arkadaşı olarak görme durumunu hayal dahi edememişti. Bir umut olmalıydı. Yani şu anda odasına girip kendisini öpen kişi Jungkook'tu ne de olsa.

Başını hafifçe geri çekerek dudaklarının ayrılmasını sağladı. "Jungkook... Jungkook ben..."

"Sen ne Taehyung? Sevişmek istemiyor musun yoksa?"

Ellerini onun saçlarına daldırıp ensesine yerleştirdi ve kendine çekti. "İstiyorum. Jungkook deneme çekiminden beri aklımdan çıkmıyorsun. Sana tuhaf gelebilir ama ben senden hoşlanıyorum."

Jungkook sessizce onun gözlerinin içine baktı. Rol arkadaşlarının çoğu bu durumlara düşmüştü. Hepsini reddetmişti. Hatta kısa süre önce buradan ayrılan rol arkadaşının gidişi de bu yüzdendi. Gerçi Yoongi onun yerine mükemmel birini bulmuştu. İçi dışı aynı güzellikte olan biri. Onun soru sorar gibi bakan mavi gözlerinden cevabı beklediği çok açıktı.

Gülümseyerek yüzünü iyice yüzüne yaklaştırdı. Hatta dudakları birbirine değdi. "Benimle bir akşam yemeğine çıkar mısın sarışın?"

Taehyung şaşırdı. Diğerleri gibi reddedileceğini düşünürken Jungkook'un kendisini yemeğe davet ettiğini duyuyordu. "Bu bir çıkma teklifi mi?"

Jungkook dudağını onun dudağına bastırıp çekti. "Evet. Bu ilk defa oluyor."

"Evet, seninle yemeğe çıkmak isterim." diye fısıldayan Taehyung gözlerini kapadı. Çok mutlu olmuştu.

Jungkook onun dudaklarının arasından dilini içeriye sokarak ateşli bir öpücükle onun aklını uçurdu. Yine de sarışın elinden geldiğince uyum sağlamaya çalışıyordu. Ellerinin ensesinden pantolonunun önüne kaydığını hissedince uyumu çoktan sağladığını anladı. Taehyung'u yapmak istediği şey konusunda özgür bıraktı.

Onun dudaklarından ayrılmak istemeyen Taehyung başını kaldırıp ayrılacak gibi olan dudakları her seferinde yakalıyordu. Nefessiz kalacağını da bilse buna devam etmek istedi.

Jungkook ondaki aç hareketlere karşılık verirken ellerinin çoktan açılmış olan fermuarından içeriye girdiğini hissedince inledi. Tutkulu ve sabırsız hareketleri hoşuna gitmişti. Sertleşmekte olan uzvunu onun eline doğru iterken yorulan dudaklarını sonunda geri çekebildi.

Kendisi gibi nefes nefese kalan sarışına baktı. Gözleri gözlerinden ayrılmamıştı ama onun eli çoktan avuçlaması gereken yerdeydi ve orada hareket ediyordu. Yumuşak çekişleri hoşuna gitmişti. Kesinlikle Taehyung ile sevgili olmayı deneyecekti.

Ve işte o an beyninde bir şimşek çaktı. Taehyung paraya ihtiyacı olduğu için bu sektöre girmişti. Yıllardır yaptığı işin aynısını o da yapacaktı. Rol icabı da olsa ona başkasının böyle dokunmasını, öpmesini ve içine girmesini istemiyordu. Kendisi sevdiği zaman çok kıskanç birine dönüşebilirdi. Bu konuyu yarın halletmeyi düşündü. Aklına bir fikir gelmişti bile.

Yeniden dudaklarına yapıştı ve onun elini nazikçe iterek sertliğini kurtardı. Sonra bacaklarından tutup girişine kendini sürttü ve konumlanıp kendini içine itti. Parmaklarıyla kendini hazırlamış olan sarışının içine kolayca girmiş, sonuna kadar ilerlemişti. Onun zevk iniltisi arasında tatlı tatlı vuruşlar yapıyordu. Durmadı. Sona yaklaşana kadar aynı hareketi tekrarladı.

Boşalırlarken ikisi de başını geriye attı. Jungkook yarı giyinik hâlde onun içinden çıkıp soluklanmak için kendini yanına attı.

Bitti...

Sonra üzerini düzeltip ayağa kalktı. "Bir duş alıp dinlen sarışın. Sonra görüşürüz." Bunu dedikten sonra çantasını alıp odadan çıktı. Odasına gidince bir duş alıp uzansa kendisi için iyi olacaktı. Şahsen kasları tatlı bir ısıyla yanmaktaydı.

𝘠𝘰𝘶 𝘈𝘳𝘦 𝘈 𝘚𝘵𝘢𝘳Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin