21. KAYIT

223 20 7
                                    

21. KAYIT






Gözlerini açtığında kendini çok yorgun hissediyordu. Yavaşça yattığı yerden kalkıp yabancı odayı inceledi. Dün gece ne olduğu hemen aklına geldi. Ceketini kapıp cep telefonunu eline aldığında kapalı olduğunu görmüştü. Hemen açıp şarjına baktı . Yarısından çoğu doluydu. O zaman neden kapanmıştı?

Aklına bir ihtimal geliyordu ama olmaması için umut ederek hızla odadan çıktı. Koşarak salona indiğinde Bogum'u kucağında duran 5 yaşındaki oğlunu severken gördü.

"Günaydın Bay Park."

Bogum ona bakıp sırıttı. "Günaydın sarışın. Minho'nun odasında uyuyakalmıştın. Bende seni uyandırmaya kıyamadım."

Dün çok yorucu bir gündü. Bogum acilen kendisini arayıp evine çağırmış ve oğlu Minho'ya birkaç saat bakmasını rica etmişti. Parası olan adamın oğluna dadı tutmaması dikkatini çekerken, aslında tuttuğu dadıların Minho'nun yaptığı muzurluklardan dolayı kaçtığını öğrenmişti. Dadıların hislerini anlıyordu. Bu çocuk kendisini çok yormuştu.

"Acaba dün gece telefonum çaldı mı?"

"Evet, arayan merakta kalmasın diye açtım. Sevgilin Jungkook'muş. Uyuduğunu söyledim. Başka biri arayıp rahatsız etmesin diye telefonu tamamen kapadım. Bu arada Minho seni çok sevmiş."

Jungkook'un aramasına cevap verip telefonu kapamış. Sevdiği adamın aklından neler geçtiğini tahmin ediyordu ve aksini ispatlamazsa bu sefer kesin ayrılırlardı.

"Tanrım!"

"Ne oldu Taehyung?"

"Jungkook şimdi herşeyi yanlış anlamıştır."

"Sözüne inanmıyorsa boşver gitsin."

Ona delicesine aşıkken bunu yapamazdı. "Ben hemen gitmeliyim Bay Park."

Arkasını dönüp tam gidecekken durdu. "Bu arada Bay Park, Minho ile daha çok vakit geçirin. Annesini kaybettikten sonra ona vakit ayırmadığınız için böyle yaramaz. Aslında çok iyi bir çocuk."

Bogum'un suratındaki şaşkın ifadeye ve Minho'nun gülümsemesine bakıp
gitti.

Taksiyle eve gelince koşarak Jungkook'un odasına girdi. Yatak, masa ve dolap dışında eşya göremeyince yüreğini bir korku kapladı. Yoksa gitmiş miydi?

Koşarak evin içinde Jimin'i aramaya başladı ve onu salonda Yeri ile sohbet ederken buldu. "Jimin! Jungkook nerede?"

Panik hâlindeki Taehyung'a bakan Jimin bir anlığına şaşırdı. "İkiniz için ev satın almıştı ya oraya taşındı. Eşyalarını toplayınca seni de götürecekti."

"Beni ona götürür müsün?"

Jimin ayağa kalktı ve onunla birlikte garaja gitti. Bu hâlini bir türlü anlamlandıramadı. Bir sorun olduğu kesindi. Arabaya binip yola çıkınca nedenini öğrenmek için soru sordu.

"Neler oluyor Taehyung?"

"Dün bütün gün Bogum Park'ın evindeydim. Oğlu Minho'ya baktım. Dadılarını kaçıran yaramaz bir çocuk kendisi ama bunun asıl sebebi babasının ilgisini istemesi. Her neyse akşama doğru Park geldi ve sanırım beni Minho'nun yanında uyurken buldu. Yalnız yatmak istememişti ve sanırım beni sevmiş. Jungkook akşam beni aramış. Park açıp uyuduğumu söyleyip telefonu tamamen kapatmış. Bu durumda Jungkook ne anlamıştır sence? Benim düşündüğüm şey olmadığını söyle lütfen."

Jimin dikkatini yoldan ayırmamaya çalıştı. Yüzündeki ifade durumun ciddi olduğunu gösterir gibiydi.

"Taehyung tam da tahmin ettiğin şeyi düşünmüştür ve böyle düşünmesi çok normal. Park telefonu açmasaydı belki durum bu kadar kötü olmazdı. Seni eve götürdüğümde ne olursa olsun sakin ve sabırlı kalmaya çalış. Çünkü karşı karşıya kalacağın durum hiç iyi olmayacak."

Taehyung başını önüne eğip gergin bir şekilde elleriyle oynamaya başladı. Onu kendisine inandırmalıydı.

Eve vardıklarında Jimin yedek anahtarı cebinden çıkarıp kapıyı açtı. Ev çok sessizdi. Bu da ikiliyi korkutuyordu.

Yavaşça ilerlediler. Yukarıya çıkıp büyük yatak odasına girdiklerinde doğruca banyoya yöneldiler. Banyonun fayansı ayna kırıklarıyla doluydu ve koyu renkte kurumuş lekelerle kaplıydı. Jungkook'u duvarın dibinde kendinden geçmiş bir hâlde buldular. Elinin ve bileğinin üzerinde batmış ayna kırıkları vardı. Yerdeki koyu lekenin ne olduğunu anlamışlardı. Jungkook'un kanıydı.

"Jungkook!"

Taehyung onun yanına giderken Jimin hızla telefonunu çıkarıp ambulans çağırmak için numara tuşladı.

Taehyung ona haber vermemenin cezasını şimdiden çok kötü bir şekilde çekmeye başlamıştı.

𝘠𝘰𝘶 𝘈𝘳𝘦 𝘈 𝘚𝘵𝘢𝘳Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin