20. KAYIT

231 21 5
                                    

20. KAYIT






Dün gece sırtını dönerek yatmaya niyetlenmiş ama onun yavru köpek bakışlarıyla baş edemeyip yine sarılarak uyumuştu. Gerçi Taehyung yatakta birazcık faaliyet istemiş olsa da en azından kendisi açısından buna taviz göstermemişti.

Park ile ilgili bir konu olduğunda her şekilde de iştahı kapanıyordu. Aşırı kıskanç olduğu doğruydu. Ve bu konuda Taehyung'u üzmemek için sürekli kendisini frenlemek zorunda kalmaktan yorulmuştu.

Sevdiği adama güveniyordu ama Park'ın çapkın yapısı bu konuda endişe duymasına sebep oluyordu. Adam en katı kuralları olan insanı bir anda kendine bağlayan bir yapıya sahipti. Şeytan tüylü mü, şeytanın ta kendisi mi onu henüz çözememişti ama kesinlikle Taehyung'u ona kaptırmaya niyetli değildi.

Sessizce odasındaki eşyalarını toplarken hiç bir şey düşünmemeye çalıştı. Düşündükçe daha derinlere iniyor, rahatsızlık verici bazı anıları hatırlamaya başlıyordu. Kesinlikle bunun olmasını istemezdi.

Duygusal anlamda çöküntü yaşadığı zamanlar kabuslar gecelerini ve uykularını ele geçiriyordu.

Kapıya vurulma sesi ile dikkati o tarafa yöneldi. Yavaşça açılan kapıdan içeriye Jiho girdi.

"Jungkook... Seninle biraz konuşalım mı?"

Kafa sallayarak onayladığı anda Jiho kapıyı kapattı. "Ev almışsın. Taşınıyormuşsun."

"Evet ama yalnız değil. Yoongi ile konuştum. Taehyung ve ben artık bu sektörde bulunmayacağız Jiho. Arada bir uğrar sizi ziyaret ederiz ama hepsi bu."

Jiho elini kendi çenesinde gezdirerek bakışlarını üzerinde sabitledi. "Peki bu şekilde yapabilecek misin?"

"Evet. Taehyung'un yanındayken çok mutlu hissediyorum. Onunla birlikte ciddi bir ilişkiye doğru adım attık."

"Senin adına sevindim. Umarım onun fikri değişmez. Park yüzünden sevdiğim adamın önce benden uzaklaşıp ardından beni tamamen bırakmasını unutamadım. Bu yüzden dikkatli ol. Taehyung'a güvendiğini biliyorum ama bunu yapma. Yoksa en ufacık darbede benim gibi acımasız birine dönüşürsün."

Onun son sözleri kaşlarını çatmasına neden oldu. "Taehyung senin eski sevgilin gibi değil. O farklı."

"Ciddi ilişkiye adım atarken hep böyle düşünmez miyiz? Her neyse. Dilerim ki benim çektiğim acıyı çekmeyesin. Kendine iyi bak dostum."

Odadan çıkıp giderken bir cevap verememişti. Kafası zaten karışıkken Jiho durumu daha kötü yapmıştı. Şimdi kafasının içindeki 'Acaba' ile başlayan kelimeleri nasıl susturacaktı?

En iyisi eşyaları toplamaya devam etmekti. Hem aklını da oyalardı.

"Gerçekten yardım etmemi istemiyor musun Jungkook?"

Bavulunu da kutuların yanına yerleştirince Jimin'e döndü. "Hayır teşekkürler. Bu kadarı yeterli. Beni evime getirdin, üstelik eşyalarımı taşımama yardım ettin."

"Sorun değil. Taehyung'un eşyalarını o gelince taşırız."

"Daha toparlanmadı bile."

"Sabah gitmesini anlayamadım zaten."

Onu kendisi de anlayamamıştı. Park'la öğlen buluşacaktı. O zaman neden sabah gitmişti? "Gelince beni arar zaten. Eşyalarını toplamasına yardımcı olurum ben."

Jimin başını sallayıp küçük arabasına doğru adımladı. "Görüşürüz o zaman."

"Dikkatli sür."

Dostunun arabasına binip gitmesini izledikten sonra evine girdi. Baştan sona tadilat görmüş, boyanmış ve temizlenmiş ev seçtiği eşyalar ile döşenmişti. Ve kesinlikle verdiği kararlardan dolayı pişman değildi.

Taehyung ile bu evin her köşesinde yaşayacağı romantizmi ve seksi düşününce sırıttı. Evin her bir noktasında izleri olacaktı. Bunu garantileyebilirdi.

Eşyalarını yatak odaları olacak yere taşıyıp yerleştirirken saatin farkına bile varmadı. İşi bittiğinde havanın kararmakta olduğunu gördüğünde telefonunu cebinden çıkardı.

Taehyung'tan gelmesini umut ettiği aramayı ya da mesajı göremeyince biraz sinirlendi. Şimdiye kadar eve varmış olmalıydı. Onu beklemek yerine kendisi sevgilisini aradı. Birkaç çalıştan sonra telefon açıldı.

"Alo. Taehyung?"

"Ah Jeon, sen miydin?"

Park'ın sesini duymayı beklememişti. "Evet, sevgilimin telefonunu neden sizin açtığınızı öğrenebilir miyim?" Neredeyse sinirden dişlerini gıcırdatacaktı.

"Taehyung uyuyor. Bu yüzden. Her neyse, onu merak etmene gerek yok. İyi akşamlar."

Telefonun bir anda yüzüne kapanmasını beyni kabul etmemişti. Hızla yeniden aynı numarayı aradı ama bu sefer hiç ulaşamadı. Kaşları çatıldı.

Taehyung neden Park'ın yanında uyumuştu ki?

Aklında oluşan senaryolar yüzünden kafayı yemek üzereydi. Kısa sürede Taehyung gelse iyi olurdu.

𝘠𝘰𝘶 𝘈𝘳𝘦 𝘈 𝘚𝘵𝘢𝘳Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin