13. KAYIT

289 23 21
                                    

13. KAYIT





Çekimlerden sonra eve gelene kadar Jungkook ile aralarında hiç diyalog geçmemişti. Onun sessizliği Taehyung'un gerilmesine sebep olmuştu.

Garaja park ettiğinde de yine aynı şekilde Jungkook konuşmadan araçtan indi ve hızlıca yürüyerek gitti. Anahtarı alıp aracı kilitleme görevi Taehyung'a kalmıştı. Bir an önce onun gönlünü almak için peşinden gitmek istiyordu ama önceliği Yoongi ile konuşmaktı. Bu yüzden adımlarını onun odasına yönlendirdi.

Kapısına hafifçe vurup içeriye girdiğinde Jimin ile ikisini yarı çıplak öpüşür vaziyette buldu. Hızla gözlerini eliyle kapatırken "Özür dilerim!!!" dedi.

Yoongi Jimin'i iterek ondan ayrıldı. "Taehyung içeri gel."

Jimin homurdanarak banyoya gitti. Anın içine edilmişti. Hepsi Yoongi'nin kapıyı kilitlememe saçmalığı yüzündendi.

Taehyung yüzü kıpkırmızı bir hâlde içeriye girdi. "Rahatsızlık vermek istememiştim. Ben sadece önemli birşey soracaktım."

Yoongi sıcak bir şekilde gülümsedi. "Sorabilirsin tâbi."

"Neden benim Jungkook dışında başkasıyla sevişme filmi çekmemi istemiyorsunuz?"

"Tâbi ki ikinizin uyumunun herkesten daha mükemmel olmasından dolayı. Sevgilin olduğu için onunla birlikte olurken daha rahatsın."

"Ama bir oyuncu herkesle rahat oynamalı. Öyle değil mi? Yani eğer gerekirse kendimi zorla-"

"Hayır. Ben oyuncularımı hiç birşeye zorlamam. Severek işlerini yapmalarını ya da oynamayı sevdikleri kişilerle oynamalarını isterim. O samimiyeti izleyenler de fark ediyor o zaman."

Sadece başını sallayarak onayladı. Haklıydı. Jungkook'la seviştiği gibi başkasıyla bunu rahat bir şekilde yapamazdı. Ve eğer sorsalar hep onu isterdi. "Şeyy... Peki bu aralar Jungkook başkasıyla yapıyor mu?"

"Hayır. Altı yıldır bu sektörde ve artık sadece seninle bu işi yapmak istediğini söyledi."

Taehyung bunu duyduğuna sevindi. "Teşekkürler. Ve rahatsızlık içinde tekrar özür dilerim. İyi akşamlar." Bunu söyler söylemez odadan çıktı.

Kapıyı kapattığı sırada içeriden Jimin'in konuşma sesi duyuldu. Uzaklaşacaktı ama duyduğu birkaç kelime yerine çakılmasına sebep oldu.

"Yoongi... Ya bir gün öğrenirse? Sana da kızacak."

"Jungkook rica etti. O aileden biri Jimin. Ayrıca Taehyung'u hiç birşey için zorlamam."

"Aldığı maaşın Jungkook'un verdiği para olduğunu ve sevişme kasetlerinin yayınlanmadan yakıldığını bilse ne yapardı acaba? Aslında bu kandırmaya giriyor ve hiç hoş birşey değil. Ne olursa olsun Taehyung da bu aileden biri ve ben onun üzülmesini istemiyorum."

"Zaten o yüzden ona filmde bir iş ayarladı. Bu sektöre başlamadan bitirsin ve gerçek bir oyuncu olsun diye. Kendi yaşadıklarını yaşamasın diye."

"Taehyung ile tanıştığından beri Jungkook kendi prensiplerini çiğner oldu. Ben hâlâ buna inanamıyorum."

"Aşk insana her tür şeyi yaptırır Jimin."

Taehyung gözlerinden yaşlar akarak onları dinlemişti. Şimdiye kadar bu konuda kandırıldığını öğrenmek, özellikle de sevdiği adam tarafından bunun yapılması onu derinden yaraladı.

Odasına gidip sadece ağlamak istiyordu ama bunun yerine Jungkook'un odasına yöneldi. Ona bunun hesabını sormalıydı.

Jungkook hızlıca duş almıştı ve üzerine rahat birşeyler giyerken kapı savrulurcasına açıldı. Kapıya baktığında yüzü gözyaşlarıyla ıslanmış Taehyung'u gördü. Şaşkınlıkla tam ne olduğunu soracaktı ki onun bağırışı ile ağzından bir kelime bile çıkmadı.

"NEDEN?!! NEDEN BENİ KANDIRDIN?!! BENİMLE OLAN SEVİŞME KASETLERİ YAYINLANMADAN YAKILIRKEN BEN SENDEN MAAŞ ALDIĞIMI, HARCADIĞIM PARAYI HAK ETMEDİĞİMİ ÖĞRENİYORUM!!"

"Taehyung... Ben..."

Taehyung'un ses tonu bir anda kısıldı. "Ne kadar zor olursa olsun bunu yaparak para kazanmalıydım..." Hıçkırarak gözlerinden biraz daha yaş akıttı.

Jungkook onu böyle görmeye dayanamazdı. Yavaşça ona yaklaştı. "Herşeyi seni sevdiğim için yaptım. Sevmediğin şeyleri yapmanı istemedim. Zamanında ben yaptım ve bunu her yaptığımda duygusuzlaştım. Sevişmek sadece işti benim için. Beni seven çok kişi oldu ama ben onlara karşı hiç birşey hissetmedim. Duygularımın hepsi kapanmıştı çünkü. Yani sen hayatıma girene kadar öyleydi. Sendeki o samimiyeti, zor şartlara rağmen umut dolu düşüncelerini ve sıcaklığını görünce bana birşeyler oldu. 6 yıl boyunca herkesin tanıdığı o adam gibi davranmamaya başladım. Kendi kendime defalarca bu duyguya kapılmamam gerektiğini, sonunda benim canımın yanacağını söyledim. Ama ben kendimi bile dinlemedim Taehyung. Sana ne kadar çok değer verdiğimi gör lütfen..."

"Şu anda oynadığım film için ne yaptın peki? Yapımcıya ne verdin? Para mı? Yoksa bir geceni mi?"

Sevdiği adam az önce ona ne kadar değer verdiği kısmı dinlememişti işte. Kalbi parçalanırken tüm doğruların açığa çıkmasının daha iyi olacağını düşündü. "Bir gecemi. Tüm prensiplerimi yıkıp geçtim. Hepsi senin için."

"Lânet olsun! Bu yaptığın hiç doğru değil."

"Ben belki seni filme bunu yaparak aldırdım ama emin ol oyunculuğun beğenildiği için hâlâ oradasın. Yönetmen senin oyunculuğunu çok beğendi. Bogum Park'ın ilgisini de bu yüzden çektin. O gerçek yıldızları bulur ve en dipten en yükseğe çıkarır."

"Yaptığın şeyler sevgi değil."

"NE O ZAMAN?! DELİRDİM Mİ SENCE?! EĞER SEVMEK DELİLİKSE EVET DELİRDİM!! LÂNET OLSUN! İLK DEFA BİRİSİNİ SEVDİM AMA O BUNU GÖRMEK İSTEMİYOR!!" Bu sefer istemeyerek de olsa o sesini yükseltmişti.

Taehyung ona kısa bir süre sessizce baktı. Sonra dışarıya çıkıp kapıyı kapadı. Ayak sesleri koridorda uzaklaşırken Jungkook'un kalbinde birşeyler paramparça oldu.

Onu sevdiğini söylemesine karşın cevabı bu muydu?

'Asla hissetme!'

İşte bu da üçüncü prensipti. Hepsini yıkmak kalbinin bir vurgun yemesine izin vermek demekti. Prensiplerini, kalbini insanlardan korumak için belirlemişken şimdi bunları dinlememek pişmanlığa sebep olmuştu.

𝘠𝘰𝘶 𝘈𝘳𝘦 𝘈 𝘚𝘵𝘢𝘳Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin