Selfish | Hyunlix

14

⚠️
Smut değil ama yine de rahatsız olursanız "⚠️" işaretine kadar okuyun.
--------

-14. Bölüm -

Tüyleri diken dikendi. Arkasındakinin Felix olduğunu anlayınca rahatlamıştı. Fakat kendine anlam veremiyordu. Asıl Felix olduğu için korkması gerekirken herşeyi bırakıp kendini ona teslim etmek istiyordu. Garip ve güzel bir histi.

Belindeki el birazcık hareket edince bile tüm tüyleri diken diken olmuştu. Sadece tüylerin dikilmesiyle kalmamıştı tabii.

Felix onun boynuna nefesini sıcak bir şekilde verip duruyordu. Öpmek için yaklaşıp, bırakıyordu. Hyunjin'i bu şekilde tahrik ederken Hyunjin dayanamayıp arkasında olan Felix'e döndürdü yüzünü.

Korkak ve dayanıksızdı. Yüzü ona döndüğünde Felix bir garip bakıyordu. Göz kapakları düşüktü. Siyah sürmeleri ise dağılmıştı. Bu onu daha da güzel yapıyordu. Özellikle Hyunjin için. Hyunjin'in dayanamadığı şeylerden biriydi. Dağınık saçlı, dağınık makyajlı Felix.

Yüzüne bir süre baygın ve düşük gözlerle bakarken ona anlamsız bakış atan Hyunjin'in üzerine doğru yürüdü. Hyunjin o yürüdükçe geri giderken Felix az bir mesafe kalınca onu ittirdi.

İttirmesiyle birlikte yatağa düşen Hyunjin yumuşacık yatakta halsiz vücuduyla kendini bırakmıştı. Felix'in ona olan bakışları siyah sürmeleriyle onu yerle bir ediyordu. Az önce kulağına ve boynuna yaptığı hareket bazı şeylere engel olamamasına sebep olmuştu.

Yatağa düşen teslim Hyunjin'in üstüne doğru çıkmış iki elini yana atmıştı. Gözlerinin içine bakıyor uykulu gibi düşük gözleriyle bakarken gözlerini yanaklarına kaydığında sırıtmaya başladı.

Elini Hyunjin'in yüzüne götürdü ve elini gezdirdi. Kıpkırmızıydı.

"Oh, burada da dayanıksızsın demek."

"Ya da benden mi hoşlanıyorsun ha?"

Elini çenesine götürdüğünde sarhoş gibi halsiz olan Hyunjin'in çenesini sıkıyordu. Az sıkınca hissetmediğini düşünerek arttırmıştı fakat bu Hyunjin'in gülmesini sebep olmuştu.

"Gülüyorsun? Gülüyorsun ha?"

Çenesinde ki elini sıkmakla kalmayıp sallmaya, kafasını savurmaya başladığında ise Hyunjin yüksek sesle kahkaha atmaya başladı. Hyunjin artık hiç bir şey hissetmiyordu. Yorgun ve bitkindi. Kendini teslim etmişti.

"Gülmesene! Gülme dedim sikik herif!"

"Ne yapmamı istiyorsun? Oturup ağlamamı mı? Böyle şeylerden mi zevk alırsın? Ha? Üzgünüm, bedeni acılar beni üzmez."

"Bedeni ha? Cinsel olanı denedin mi peki Hwang? Gerçek acıyı denedin mi?"

"Deneyelim."

Hic beklemediği tepkiler alan Felix ne diyeceğini bilemiyordu. Hyunjin çok garip davranıyordu. İstemediği şekilde. Ona zarar vermesi onu sevindiriyor muydu? O zaman bunu yapmayacaktı.

Bunun üzerine beklemediği bir hamleyle üzerinde olduğu Hyunjin onun kravatından yakaladı. Tam iki üç saniye kravatın ucuyla oynadıktan sonra sertçe Felix'i üzerine çekti.

Üzerine çekmesiyle hizalı dudakları birbiriyle kavuştu. Bir kaç saniye ne olduğunu anlayamayan Felix, daha sonra teslim ve yorgun olan Hyunjin'in güçsüz dudaklarını sertçe öpüyordu. Hyunjin'in dudaklarının gerildiği hissetmişti. Öpüşmeleri ilk öpüşmeler gibi değildi daha tutkuluydu. Sanki bu anı beklercesine açlardı.