48 saat √ sakuatsu

21

Kiyoomi çalan kapıyı açmaya gittiğinde Atsumu hala kısa süreliğine üstüne atacak bir şeyler arıyordu.

Henüz bir şeyleri düşünecek fırsat bulamamıştı ki düşünmesi gereken şeyler listesi kocamandı.

Öncelikle, hiçbir görevi bu kadar berbat geçmemişti. Genellikle başarısız görevler hedefini öldürememesiyle biterdi, onunla yatmasıyla değil.

Henüz şirketini düşünmemişti ve Atsumu'yla bu... her ne yaptılarsa, onu da konuşmamışlardı. Sonuçta kaç yıllık sorunlar iki orgazmla çözülecek değildi.

Çözülseler harika olurdu ama.

Kapı deliğinden baktığında Hinata ve Kageyama'yı fark etti. Belli ki yürüyüşlerinden dönmüşler, evden gelen sesler için endişelenecek zamanı da bulmuşlardı.

Kiyoomi kapıyı açarken nasıl göründüğüne hiç dikkat etmediğini fark etti. Hinata ve Kageyama kendisine bakarken iliklenmemiş bir gömlek, dağınık saçlar ve çeşitli morluklar görüyor olmalılardı.

"Sakusa-san, iyi misiniz? Evden garip sesler geliyordu. Az daha polisi arıyorduk.

Kiyoomi kapıyı çok açmadı, içerinin hali görünsün istemiyordu.

"Gayet iyiyim. Sağ olun. Bay."

Tam kapıyı kapatacaktı ki Hinata'nın eli tarafından durduruldu.

"Peki Atsumu-san?"

Komşularının iyi niyetli olduğunu biliyordu ama Kiyoomi bazen küfretmemek için kendini zor tutuyordu.

"Hm?"

"O iyi mi?"

Atsumu kapıya gelmek için tam o anı seçti. Üstüne giyecek hiçbir şey bulamamış gibi yırtık ceketini giymişti. Kiyoomi'den daha dağınık göründüğüne şüphe yoktu.

"Çok tatlısınız Sho-kun! Endişelenecek bir şey yok."

"O sesler neydi?"

"Bir..." Atsumu duraksadı, Kiyoomi'ye döndü. "...hamam böceği vardı. Omi'yi bilirsin."

Kiyoomi Atsumu'ya ters bir bakış yolladı.

"Hamam böceği yüzünüze mı saldırdı?"

Atsumu hızla başını aşağı yukarı salladı, az önce neyi onayladığını biraz geç algılayacaktı.

"Evet, doğal olara– ne?"

Hinata dudağına işaret etti.

"Bayağı kötü bir hamam böceği olmalı."

Kiyoomi'yle Atsumu bir daha bakıştılar.

"Ya... baya kötüydü."

Kiyoomi onayladı. "Öyle böyle değil."

"Resmen şeytaniydi."

"İnsan düşmanı."

Kageyama araya girdi.

"Dikkatli olun, Sakusa-san, Atsumu-san. Bazı hamam böcekleri gerçekten çok tehlikeli oluyormuş. Bir köpek balığı belgeselinde duymuştum."

Atsumu, buna verecek bir cevap bulamamış gibiydi. Bir saniyeliğine ağzı açık kaldı, ardından gözlerini kırpıştırdı.

"Nasıl–"

Hinata hızla başını sallıyordu. "Ben de duymuştum! Batı Afrika'da–"

Kiyoomi kapıyı yüzlerine kapattı.

Atsumu şaşkın gözlerle kendisine döndüğünde omuz silkti. "Ne? Bu iki oluyor."

Atsumu bıkkın bir nefes verdi, kapıyı yeniden açıp Hinata ve Kageyama'ya veda etti. Geri Kiyoomi'nin yanına döndüğünde Kiyoomi üstündeki gömlekten kurtulmuştu.