Sabah mutfaktan gelen sesleri duyduğunda Kiyoomi, bugünün o günlerden biri olacağını anladı.
5 yıllık evliliklerinde Atsumu'ya hiç bu kadar sinir olduğunu hatırlamıyordu. Sanki özellikle son birkaç aydır Atsumu, Kiyoomi'yi delirtecek bütün tuşlara basıyor gibiydi.
Çoğu günler erkenden kalkar, Kiyoomi'den önce evi terk ederdi. Masaya berbat bir kahvaltı bırakırdı ki bu çok ironikti– Atsumu bir şefti ve Kiyoomi onun iyi yemek yapabildiğine şahit olmuştu. Sanki özellikle evde yenilemez şeyler hazırlayıp Kiyoomi'nin önüne koyuyor gibiydi.
Diğer günler ise Atsumu, Kiyoomi uyanana kadar mutfakta ses yapıyordu.
En kötüsüyse, mutfağa indiğinde masum masum gülümsemesiydi. Sanki Kiyoomi uyanana kadar mutfaktaki bütün metalleri birbirine çarpmamış gibi gülümsüyordu.
"Günaydın, Omi-Omi." dedi, Kiyoomi neredeyse ona yüzündeki sahte ifadeyi silmesini söyleyecekti.
Sorun da buydu. Atsumu asla Kiyoomi'nin canını sıkmaya çalıştığına dair bir işaret göstermiyordu. Her zaman gülümsüyordu, sanki bilerek Kiyoomi'nin önüne çöp koymuyormuş gibi. Sanki bilerek onu sabahları uyandırmıyor, canını sıkmaya çalışmıyor, saçma sapan bir evlilikte zamanını harcamıyormuş gibi.
İronikti çünkü Atsumu'yla evlenirken ona bu kadar sinir olduğunu hatırlamıyordu. Zamanla bu hale gelmişlerdi.
"Günaydın. Bugün erkenci değilsin?"
Atsumu omuz silkti. "Bu sabah Kuroo açıyor."
"İyi."
Birkaç sene öncesi olsaydı, Kiyoomi mutfağa girer girmez bir elini Atsumu'nun beline atmış, onu kollarının arasına çekmişti bile. Şu an ise... gözünde Atsumu sadece rahatsızlık verici bir engel gibiydi.
"Ben de çıkmak üzereydim şimdi."
Kiyoomi "O zaman neden beni uyandırdın?" demedi ama bakışlarının mesajı ulaştırdığını umuyordu.
Atsumu bu bakışları ısrarla görmezden geldi, Kiyoomi'nin irite olmuş suratına bakarken tepki vermedi.
"Seni tutmayayım."
Atsumu mutfaktan çıktı, birkaç yıl önceki gibi çıkarken Kiyoomi'nin yanağına bir öpücük kondurmadı.
Kocası mutfağa geri döndüğünde Kiyoomi masadaki tabağı çöpe boşaltmak üzereydi.
"Omi."
Kiyoomi gözlerini devirmeden önce kendini tuttu.
"Hm?"
Atsumu görüş alanına girdiğinde yüzünde hala tatlı bir ifade, ellerinde ise bir madalyon vardı. Yavaş adımlarla Kiyoomi'nin arkasına geçti, madalyonu boynuna taktı.
Atsumu'nun parmakları ensesine değince ürperdi. Bu, son birkaç ayda istemli ya da istemsizce Atsumu'ya en yakın durduğu andı.
Kiyoomi'nin evliliği tam bir fiyaskoydu.
"Yıl dönümümüz kutlu olsun."
Kiyoomi boğazına takılan yumruyu görmezden gelmeye çalıştı.
Bundan yaklaşık 5 yıl önce, Kiyoomi hayatının en doğru kararını verdiğinden emindi. Tamamen ironik bir şekilde, Atsumu'yla evlenirken ona fazlasıyla aşıktı.
Şimdi ise... Atsumu'nun varlığı sadece sinirini bozuyordu.
Yutkundu.
"Yıl dönümümüz bugün değil."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
48 saat √ sakuatsu
FanficSakusa Kiyoomi'nin, Miya Atsumu'yu öldürmek için 48 saati vardı. Tek sorun: Atsumu'yla evli olması. . uyari: siddet