7.Bölüm

8 3 6
                                    

...
Uyandığımda kendiliğimden kalktığıma şaşırmıştım. Daha doğrusu bu kadar az uyuduğuma. Hemen doğrulup yattığım yatağı dört hamle ile düzelttim. Bana ayrılan banyoda duş alıp iyice kirli yosun kokusunu ve tuzu vücudumdan arındırıdım. Artık lavanta ve kakao kokuyordu tüm vücudum. Siyah uzun saçlarımı havlu ile rulo yaparak ve pastel yeşil renkteki bornozumu giyerek banyodan çıkmadan az evvel çıkardığım haritayı kurulanana dek banyo dolabına sakladım.
Cebimden çıkardığım lensleri takıp (aynaları kırmamak için) Sude nin boy aynasında kendime göz gezdirdim. Sonra gardırobumu açıp siyah çizgili bir tayt ve uzun mor tişörtümü giyip kurutulmuş saçlarımı at kuyruğu şeklinde bağladım. İki buharsız oksijen çektikten hemen sonra ise banyoya tekrar girip dolabın kapağını açtım. Harita oradaydı hala dikkatlice alıp katlanmış yaprakları nazikçe açtım. Açtığım haritada beş renk hakimdi. Kırmızı üçgen katın sınırları mavi karenin turuncu beşgen yeşil sekizgen ve dur bir dakika sarı renkle gösterilen bir geometrik şekil daha vardı. Ama 2 boyutlu değil 3 boyutlu olan bir prizmaydı ve bu sarı renkli kare prizmaydı. Bütün renkler tek noktada buluşuyordu bu nokta da beyaz kalemle işratlenen büyük çaplı merkezi. Ve kocaman bir kürenin içindeydiler. Kürenin en kısa kirişinin iki noktasında siyah çarpı işareti vardı. Diğer bir çarpı ise merkezin biraz üstünde.
...
Sude uyandığında: Vayy tatlım çok hoş kokuyor ve gözüküyorsun dedi hala uykunun etkisinden çıkamamış gibi. Küçük bir tebessüm ile teşekkürler Sude hadi kalk iş başlamadan hazırlan diyebildim. Sude ise: Eveet daha ilk günden gözüme girdin dilerim devamında da böyle sürdürürsün dedi. Ben mutfaktayım seni orada bekliyorum dedim. Odadan dışarı çıktığımda Bora kahvaltıyı kurmuştu bile. Ve tabi 2 kişi daha. Vakit buldukça tanışıyorduk işte. Merhaba sen Aslı olmalısın diye atıldı biri. Ben Buğra Bora ile konuştuk oradan tanıyorum seni dedi. Bora iki elinde kurulmuş masaya içecekleri getirirken çaylar bir anda titredi. Bir gözü utangaç şekilde bana bakıp diğer gözü Buğra ya bakıyor ve her şeyi neden hemen söylüyorsun der gibi kızgındı. Hemen ortamı düzeltmek adına: Arkadaşlar sorun yok zaten yeni gelen davetsiz bir misafirim. Doğal olarak bunlar normal bu konuş..
Diğer çocukta: Ben de Kerem dedi ciddi bir tavırla. Ve ne yalan söyleyeyim ikinci defa hoşlandığım çocuk bu olmalıydı. Kerem! Ciddileri severim dedim içimden. Daha cezbedici bence. Arkamdan Sude ortama dalarak: Oo Beyler kahvaltı hazırmış süpersiniz diyerek masaya oturdu. İki elinide birbirine hızla sürterek çeyrek ekmeği ikiye bölüp başladı yemeğe ve tabi bizde oturduk. Hem yedik hem kaynaştık bi anlamda. Sude nin saygınlığını unutmadan: Sude Hanım bugün bahsettiğiniz iş için hangi kattan başlayayım dedim hevesle. Sude bir yandan çayını yudumlayıp diğer yandan da peçeteyle ağzını sildikten sonra: Aslıcım Bora senin bir üst merteben o sana bir kağıt verecek ve sen o kağıttaki planlara göre katlara kargoculuk yapıcaksın. Bora Sude nin konuşmasının bitmesini beklemiş olmalıydı ki hemen girerek: Sude Hanım Aslı ile bu konuyu konuştuk gerekli evrakları verip planını göstereceğim o iş bende dedi. Sude: Dudaklarını birleştirip sert bir gülüş attıktan sonra derin nefes aldı ve Aslıcım aynı zamanda seni bugün hemen yemekten sonra amirimiz beklemekte. Sadece kargoculuk işi yapacak değilsin buradaki herkes çok yoğundur. Ve sende görevini ona göre üslenip gücünü ortaya koyacaksın. Zaten şunun şurasında projenin bitmesine 1 haftadan az süre kalmış dedi ve ağzından kaçırdığı çok belli olan bu cümleyi hemen çevirip yani öyle tahmin ediyoruz diyerek kıvırdı ve hemen konuyu değiştirdi. Anlamıştım tavrından zaten basit bir kız olduğunu. Aydan nın da dediği gibi az bir süremiz vardı. Bugün bazı katları araştırmam gerekti. Konuyu uzatmayarak: Tamam öyleyse beni iş bekler değil mi dedim ve Sude Hanım amirimizin odasına gideyim ben en iyisi... Sude: Tatlım acelen neydi ben götürürdüm dedi keyifsizce. Erkenden işlerimi tamamlamak istiyorum Sude Hanım dedikten sonra Buğra atladı: Ben yönlendirim istersen dedi bana. Ben de tabiki olur dedim ancak nafile Sude yine bir şeylere engel oluyordu. Aslı sen Bora ile git dedi. Hem senin hemen bir üstün, kalkmışken sana raporları ve planını da verir dedikten sonra Buğra nın omuzları çökmüş beli bükülmüş Bora nın ise gözleri fal taşı gibi açılıp: Tabiki emredersiniz Sude Hanım dedi heyecanla. Ben ise hadi kim gelecekse gelsin bir an önce der bir tavırla sadece gülümsedim. Bora D grubu yatakhanesine girip değişik iki tür anahtarı ve kartını aldıktan sonra hadi gidelim Aslı dedi. Beşgen katının asansörüne binip üçgen katına çıktık. Asansör kapısı açıldı ve biz inince direk binenler oldu: 6 kişilik siyah takım elbiseli gözlüklü ve koruma gibi olan bu kişilerden ikisi kız dördü erkekti. Garip bir atmosfer vardı bu katta. Bora önce elindeki kartla bir odayı açtı sonra da parmağını bir kutuya soktu. Tekrar bir kapı açıldı. Anlaşılan güvenlik önlemi üst sınırdaydı. Derken amirle karşılaştık. Derin bir nefes daha aldım ve lannn bu bu gözlerime inanamadım: Murat???

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 04, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Üç Yudumda SIRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin