8. Bölüm☘

344 15 2
                                    

Kafamı duvara yaslayıp yere çökmüştüm. Gözümden göz yaşları firar ediyordu. Kalbim o kadar kırıktı ki... ilk defa bu kadar kırgın ve çaresiz hissediyorum. Yavaş yavaş ayağa kalkıp göz yaşlarımı silip dışarıya çıktım. Sınıfa geldiğimde Mete'nin çantasını sıramda göremedim. Kaşlarımı çatıp etrafa baktım. Mete oradaydı. O çocukla oturuyordu. O konuşuyor Mete dinliyordu. Gülümsüyordu çocuğa. Ama bu gülümsemenin altında acı vardı sanki. Gülüşü hiç samimi değildi. O çocuk büyük ihtimal bizim sınıfa yeni gelmişti. Acı bir gülüş olsa da Mete ona gülüyordu... ona... Mete bana gülsün istiyordum. Mete beni dinlesin istiyorum. Kalbim paramparça oluyordu. Mete'nin yanına gittim. "Neden yanımda değilsin?" diye sordum sesim kırgın çıkmıştı. Mete'nin yüzündeki acı gülümseme söndü ve bana döndü. Duygularını gizlemeye çalışırcasına konuştu. "Seninle oturmak istemiyorum. Selim ile oturacağım." dedi. Boğazıma bir yumru oturdu. Zar zor yutkundum. Bu Selim ile çok kavga edecektik belli. "Ne çabuk samimi oldunuz böyle?" diye sordum sinirden gülerek. "Olduk işte. Hem daha iyi anlaşıyoruz." dedi. Gözlerimi sımsıkı kapattım. Ellerimi sıkıyordum. "Peki." dedim ve sırama gittim. Sinirliydim. Hâlâ elimi sıkıyordum ve dizlerimi sallıyordum. Son dersti. Eve gidecektim. İlk defa eve gideceğime seviniyordum.

***

Ders bittikten sonra hızla çantamı alıp okuldan çıktım. Birisinin adımı seslenmesiyle durdum. "Ömer!" arkamı döndüm. Bana gelen kişi sürekli Mete'nin götünden ayrılmayan o p*ç kurusu Selim. "Ne var?" diye sordum. Hâlâ sinirim geçmemiştim. "Mete'den ne istiyorsun lan? Salsana çocuğu." dedi kaşlarını çatarak. Aynı şekilde kaşlarımı çattım. Birbirimize yaklaştık. Çok yakındık. O sinirliydi sadece. Ama bense patlamaya hazır bir yanardağ gibiydim. İkimiz de burnumuzdan soluyorduk. "Bak... Mete'ye zarar gelirse seni öldürürüm." dedi. Ben ve Mete'ye zarar vermek mi? Hayır. "Ne diyon lan? Sana ne oluyor oğlum? İki günlük bebesin, götünü iyi kaldırmışlar, seni s*ker s*ker çoğaltırım burada." dedim. Herkes bize bakıyordu. Mete'nin matematik hocasıyla bir projesi olduğu için daha okuldan çıkmamıştı. "Ne diyon lan sen? Düzgün konuş, s*kerim o ağzını!" diye bağırdı. "Hadisene oğlum ne duruyorsun?" diye sordum sinirle bağırarak. "Duydum ki ibneymişsin? Haha. Komik. Burada ibnelere yer yok oğlum. Gayzo." işte simdi sabrım taşmıştı çocuğa kafa attım. O yere düşünce üzerine çıktım ve yumruk atmaya başladım. Gözüm dönmüştü. Hiçbir şey görmüyor, hiçbir şey duymuyordum. "S*kerim oğlum seni!" diye bağırmıştım. Herkes beni ayırmaya çalışıyordu ama ayıramıyorlardı. O sıra birisi geldi ve beni kaldırdı. Selim'in üzerine daha çok yüruyecektim ki elleri ile yanağımdan tutup kendi yüzüne çevirdi. Mete'ydi bu. "Ne yapıyorsun oğlum? Kendine gel! Çocuğu mu öldüreceksin?" diye bağırdı. O sıra gözlerimdeki öfke gitmişti. Önce Mete'nin gözlerine, sonra da yerde baygın yatan Selim'e baktım. Mete işte, onu o kadar seviyorum ki sakinleştirici gibi etkisi var üzerimde. "Neden yaptın bunu? İyice saçmalıyorsun Ömer!" diye bağırdı. "Ben mi saçmalıyorum? Hepsi senin suçun tamam mı? Takmışsın peşine bir pezevenk, gelmiş bana sataşıyor!" diye bağırdım. "Git buradan." dedi bana. Mete, Selim'in yanına gitti ve ben de kendi yoluma gittim. Eve geldiğimde kalbim parçalanmış bir şekilde banyoya girdim. Banyo ederken ağlıyordum. Yaklaşık iki saatlik banyonun sonunda yatağıma girdim ve hemen uykuya daldım.

Yorum ve oy kullanmayı unutmayın, bu benim için önemli! 💖
Fikirlerinizi belirtmekten çekinmeyin. 😋
Takip ederseniz eğer yayınlanacak olan kitaplarımdan haberdar olursunuz. O yüzden takip edin aşklar 💎

Gizli Aşk (BxB) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin