Ayın Etkisinde

OKULUN SON GÜNÜ

Yine bir okul günü ve yine başımda beni uyandırmak için uğraşan uyuşuk mu uyuşuk Zeynep ve gıcık mı gıcık olan Beren vadı. Zeynep önceden kaydettiği UYANNNNN YAĞMURRR diye bağırdığı ses kaydını ban dinletiyordu. Beren ise başımın üstün de zıplıyordu. Yine Her sabah olduğu gibi ben uyanınca yüzüme yastığı fırlatıp banyoyu kapıcaklardı. Ama bu sabah farklı alcak çünkü ben artık bıktım ve hayince planımı uygulamak için hazırlanıyordum. Planım ise uyuyor takliti yapıyordum beklemediğileri bir an da yüzlerine yastığı atıp banyoya koştum. Kapı kapatmadan yüzlerine baktım ikisi de ne yaşadıklarını anlamaya çalışıyorlardı o sırada Zeynep hızlıca dönüp buraya doğru koşmaya başladı ben de ona dil çıkartıp kapıyı kapattım. Gıcıklık olsun diye bağırarak.

" AAA BEN BAYAĞIDİR BANYO YAPMIYORUM HAZIR GİRMİŞKEN Bİ İKİ SAATTE GİRİP ÇIKAYIM."dedim

Banyo yaptıktan sonra hiç kullanmadığım bakım kremleri kullanmayı düşündüm sonra ben bunları kullanamam Beren bunlara dolarlar yattırdı. Benim fakir yüzüme değerlerse kendileri çalındığı düşünüp işlevini yitirecekler diyip. Banyoda hızlı ama dikkatli adımlarla çıktım. Ve odama geçtim sanırım banyoda uzun süre kalmanın etkilerinden biri başından aşağı buz gibi bir su dökülüyormuşcasına hissediyorsunuz.

Beynim daha yeni yeni bir şeyleri algılarken ağzımdan bir çığlık koptu. Bu çılığı bütün evrenin duyduğuna eminim ama ikisi de gelip benim üstüme gülmüyorlardı. Ve o sırada evreni ikinci kez sallandıran OKUL VARDI. Çığlığım uzaylıların Dünyaya gelip beni esir alıp dünyayı benden kurtaracağı fikriyle ne büyük bir sevap işleyeceğim düşünerek hızlıca hazırlanıyordum. Kapının eşiğindeyken "Allah'ım okulun son günü bana akıl fikir verde Quizi batırmayım.Ben de anlamıyorum okulun son gününde Quiz mi olur. Yarın karneleri alacağız bu notu nereye girmeyi düşünüyorsunuz." Diye kendi kendime söyleniyordum ben olsam gitmezdim. Ama benim iki mal kardeşim anama söylediği için zorunlu o Quize gitmeliyim. " Allah'ım inşşallah büyüyünce pMilli Eğitim Bakanı olurum da bizim okula gelip 'Okulun son günü Quiz yapmak yasak' diyip havalı bir şekilde okuldan çıkabilirim." Allah'tan bizim okul garip olduğundan sınavları öğleden sonra yapıyorlar.

Okula gelmiş ve Quizin bana girmiş bir şekilde tahtaya mal mal bakıyordum. Allah aşkına kim bir Quizi böyle zor yaparlar bizde insanız. Quizin etkisinde çıkmak için evde ne yapacağımı planlıyordum.
1- Okul bize ulaşabileceği numaraları e-postaları engelleyeceğim .
2- Kardeşlerimin intikamını alacağım .
3- Ve geri kalan bütün gün boyunca yatmak.
Diğer derste hoca bizi serbest bırakmasına rağmen telefon kullanmamıza izin vermediğimden gizlice telefondan Teen Woolf izliyip bittirdim.

Okul çıkışı üçümüzde kapının önünde buluşmuştuk tam eve doğru gidiyorduk ki Beren ikimizinde önüne geçip
"Yarın karneleri alacağız." Dedi biz de 'eeee' dermiş gibi bakınca Beren ise ikimizi de öldürecekmiş gibi baktı. Zeynep'le ben cevap, Beren ise bizim anlamamızı beklerken okulun kapısının önünde iki dakika mal gibi durduk bir ara hocaların gelip ne beklediğimizi sorarsa acaba ne derdik bana cevap hakkı doğsa ben direk " hocam bizde bilmiyoruz" diyip günü kurtarırdım. Ben bunları düşünürken Zeynep hiç okulun önünde olduğumuzu düşünmeden

"AAA YETER ARTIK NE SÖYLÜYECEKSEN SÖYLE BEŞ DAKİKADIR SENİ BEKLİYORUZ " Diye bağırdı. Ben tam yanında olduğum için sağır olduğuma emindim. Beren'e doğru bağırdığı için Beren'in iki adım geriye doğru savrulduğunu ,etrafındakilere bakınca onların da şok için kaldığını gördüm. Bazıları şimdiden doktora doğru sağır oldum diye gitmeye başlamıştım. Beren bağırarak
"NE BAĞIRIYORSUN MAL SAĞIR MI VAR? ALLAH'IN DELİSİ" Dedi ben de olaya el atarak
"İKİ GERİZEKALI NEDEN OKULUN ÖNÜNDE BAĞIRŞIYORSUNUZ" Diyince kendimim de bağırdığımı anlayınca ağzıma bir tane vurdum. Beren :
" Off Tamam bağırmayın." Diyince
"Sanki sen bağırmadın" diyip göz devirdim. Beren beni umursamadan sözüne devam etti.
"Yarın karneleri alıcağız ya diyorum güzel olalım. Onun için hemen alışverişe." Son cümleyi o kadar hızlı söylemişti ben şok olmuştum. Zeynep yandan
"Benim yanımda param yok. Siz gidin ne alıyorsanız alın." Beren
"Bunu deyiceğine emin olduğundan yanıma bir orduya yetecek kadar para aldım."
"Salak biz o kadar zengin değiliz" dedim. Bana göz devirip yola devam etti.

Bende tabii içimden Beren'e sövmeye. Beren bizi bir Avm'nin önüne getirdi. İşte işin en sevmediğim kısmına benim bu güzel bedenim bu avm'nin içindeki her yeri gezmeden çıkmayacak. Haydi bakalım işin iyi tarafı benim bu yorgunlukla onlara şaka yapamayacağımı düşünüyorlarsa ama yanılıyorlar Hehehehe Zeynep benim kötü bakışlarımı görünce " Ne sinsi sinsi bakıyorsun gerizekalı." Ne kadar mala bakıyorum demek istesem de " Beren'i senin üstüne salıcağım " dedim. Bana dil çıkartıp önüne dönüp yürümeye devam etti. Beren sadece elbise satıldığına emin olduğu bir dükkana girince bizde mecburen arkasından girdik. Ve şaşırmadık nereye baksak abiye var. Beren hâlâ umudun kaybetmemiş etrafa bakıyordu. Biraz ileriki çalışanın yanına gidip konuştuktan sonra yanımıza bir Zafer gülüşüyle geldi
"Allah'ın malları size elbise alıcağız. HAYDE!" Dedi.Karadenizli olmamasına rağmen Karadeniz şivesi yaptığını sanan canım kardeşime biri Karadeniz'lerin sadece hayde demediğini açıklasın .Beren önden yürümeye Zeynep'le ben ise göz devirip peşinden gittik. Kadın elindeki üç beş elbise Beren'e gösteriyordu. Beren de 'Aaaa! bu ne?, Bu çok kısa ,bunu kim tasarlamış berbat! ' gibi şeyler diyordu sonuç hiç birini beğenmedi hanımefendi . Bizde o sırada elimizde çekirdekle Beren'i izliyorduk Valla burdan çok komik duruyor.

Beren bize dönüp "Hayde! Burda bir şey yok başka bir yere" dedi ve gitti. Biz de etrafındaki eşyalarımızı hızlıca toplayıp çıktık. Beren bu sefer normal bir dükkana girdi. Bende hemen pantolon tişört kombinimi yapıp Beren'e gösterdim. Bu kombini beğeneceğim o kadar emindimki karşısında gururlu bir şekilde duruyordum. Beren önce kombinime sonra bana baktı ve " Kız ver onlara bi bakayım." Dedi. Bende kombinimi ona verdim. Sonra Beren gerizekalı bu ne diye kafama kafama askıyla vurmaya başladı. Ben şok! bunu mu? Beğenmedi elimde hemen kıyafetleri alıp.

"Zevksiz" dedim tam gidiyordumki Zeynep karşıma çıktı elimdekilere bakıp. "Bunu mu? Beğendin gerizekalı! Beren bak benimkilere bu salağınki gibi değişik değişik şeyler değil." Dedi ve bize o muhteşem pijamaları gösterdi. Berenle ben aynı anda " AMA BU PİJAMA!" Dedik bağırarak Beren'e dönüp "Bi de benimkileri beğenmiyorsun!" Dedim ve arkamı döndüm başka kombinlere bakmaya başladım bir ara arkama baktığım da Beren, Zeynep'e okula böyle gidemeyeceği hakkında konuşuyordu. En sonunda dayanamayan Beren Zeynep'in elindeki pijamaları alıp attıktan sonra "BU OLMAZ" Diye bağırdı. Zeynep iki kaşıntıda yukarı kaldırarak "Sanki 5 dakika bile durmayacağız pijama ile gitsem ne olur gitmesem ne olur?" Dedi. Ben de ordan bağırarak " BAK BİR ŞEY FARKETMEZMİŞ ELBİSE GİY GİT!" Dedim Zeynep "NE BAĞIRIYORSUNUZ SALAKLAR AVMDEYİZ!" Berenle ben "SENDE BAĞIYORSUN" yanda bir tane çalışan "Biraz sesiz olabilir misiniz? Müşteriler rahatsız oluyorlar." Zeynep "Kusura bakmayın bizde çıkıyorduk." Bende çıkmadan "SANA M...." Tam sana mı kalmış ulan diyecektim ki Zeynep beni engelledi sanki eve gidince çalışana saydıran benmişim gibi davranıyor.

Bizi koltukların oraya götürüp "Ben bittim." Dedi ve kendini koltuklara attı. Beren'e bakıp "İdasına var mısın? Burada Avm'nin ortasında uyumaya çalışıyor." Beren "Salak o da benim kardeşim bunu yapabileceğini biliyorum." Dedi çantasından çıkardığı petşişeyi açıp Zeynep'in başına boşaltı. Zeynep "ULAAAAAAAAN SAAALAAAAK GERİİİZEKAAALI ÖÖZÜÜÜRLÜ MAAAAAL NE YAPTIĞINI SANIYORSUN!!!" Abi ben tırstım bi altıma bakıyım yok Allah'a şükür altıma yapmamışım. "Anaa o güvenlik değil mi? Sıçtık." Üçümüz de bir birimize bakıp büyükçe yutkunduk. Ve koşmaya başladık nereye doğrumu tabii ki çıkışa doğru Avm'den çıktıktan sonra Beren arkasını dönüp "BİZ KESİNLİKLE AMA KESİNLİKLE KOVUNMADIK KENDİ ÖZGÜR İRADEMİZLE BU AVM'DEN ÇIKTIK." Dedi ve koşmaya devam etti. Tabii ben de yürüyecek enerji yok kaldırıma çökü verdim. "Allah'ını seven taksi çağırsın ben yürüyemem" özellikle ben yürüyemem kısmını vurgulayarak söyledimki ne kadar ciddi olduğumu anlasınlar. Zeynep "Al benden de o kadar" diyip kendini çimlere attı. Beren "offf tamam lan ben ararım taksiyi" dedi. Sanki sen demesen anlayamayız ikimizde bi adet taksi numarası yok sonuç sen arayacaksın salak tabii bunu içimden dediğimden bir şey yapmadı. Taksi geldi biz üçümüz arkaya sıkışmış gidiyorduk. Üçümüzün de telefona o kadar dalmışızki taksici bizi kaçırıp organlarımızı alsak bizim haberimiz olmaz Allah'tan taksici organ mafyası değilmiş ki bizi geldik diye uyardı. Parayı ödeyip eve doğru gidiyorduk ki benim telefon çaldı. Zeynep'le Beren kim arıyor diye sorunca "Anam" diye cevap verdim. İkisi de merakla bana bakıyorlardı anam bizi bu saatte asla aramazdı. Beren'in ayarladığı saat aralıkları vardı. Bu saat aralıkları dışında asla arayamazdı. Zeynep'in kesin kuralları ikisinin soru soran gözlerine bilmem ki dedim ve telefonu açtım. Duyduğum cümle gözlerimin dolmasına ve nefes almamamı sağladı benim bu halimi gören kardeşlerim merak ve endişeyle ne olduğunu soruyorlardı. Ben zar zor "A..anam v.ve b.babam kaza yapmışlar" dedim.