Why did you kidnap me? (Neden beni kaçırdın?)

1.2K 23 3
                                    

Sabah uyandığımda her yerim ağrıyordu, üstümde rahatsız edici mini etekli bir elbise ve bir ayağımdada topuklu ayakkabı vardı. Ne olmuştu bana, sonradan aklıma geldi dün Jisoo unnie ile bara gitmiştik büyük ihtimalle sarhoş olmuştum. Çok takmadan odadan çıktım. Ses yoktu Jisoo unnie daha uyanmamıştı belli onun odasına girmeden önce saate baktığımda 6 olduğunu gördüm. Ben erken kalkmıştım. Mutfağa gittim ve kahve makinasına kahve ve su koydum. Dün gece perdeleri açmamıştık ev çok karanlıktı. Unniemin hariç hepsinin perdesini ve camını açtım. Ev bi anda menekşe gibi kokmaya başladı çok severdim. Kahvemi aldıktan sonra odama gittim okumak için can attığım ama sürekli ertelediğim kitabı aldım. Pijamamı giydim. Odamın bir duvarı tamamen camdı yarısına kadar gelen pufa oturdum. Pufun üzerine koyduğum küçük masaya kahvemi koydum. Buraya her zaman gelirdim. Ağladığımda, üzüldüğümde, mutlu olduğumda, depresyondayken ve böyle kitap okumak istediğimde. Perdeleri kapattım. Bir kaç dakika manzaraya baktım ve kitabımı okumaya başladım.

Gözlerim yorulduğunda kitabı bıraktım. Güneş tam olarak doğmuştu. 278 sayfa okumuştum bu bir rekordur. Puftan kalktım perdeyi açtım ve oradan çıktım. Mutfağa gittiğimde unniemin uyandığını gördüm kahvaltı hazırlıyordu. "Keşke banada söyleseydin" "Ne?" bu gün morali çok bozuktu sürekli dalıyordu. Jin ile kavga etmişlerdi. "Diyordum ki kahvaltı hazırlamaya benide çağırsaydın" "Keyfini bozmak istemedim" ona sarıldım "Kafana takma bu gün Jin gelir özür diler siz bir gün bile dayanamassınız" "Bunu bana diyende Kai ile tartışıp ilk onun özür dileyeceğine ant içtikten bir saat sonra kapısına giden kişi" "Unnie!!!" "Tamam, sustum" kahvaltıyı gülerek atlattıktan sonra odama çekilip hazırlanmaya başladım. Kendime soft bir kıyafet seçtim.

Odadan çıkıp unniemin koluna girdim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Odadan çıkıp unniemin koluna girdim. Ve kafeye yürümeye başladık. Kendi kafemiz vardı. Yanında küçük bir bahçe. Bahçede sandalyeler ve uçan puflar. İçeride sandalyeler kasa ve raf vardı. Ordan sonra bir oda vardı 5-6 tane bilgisayarı ve bir duvarı raflarda doluydu tabiki buda bir sürü kitap demekti. Raflarına yanında iki puf var bunların yükseklikleri hesaplanabiliyor yukardaki raflara ulaşmak için onun dışındada odada bir sürü uçan puf. Var oda ses geçirmez öğrencilerin en sevdiği yer. Kafemiz soft, tatlı, popüler, küçük ve rahat bir yerdi. Kafeye doktorlar, iş adamları, öğrenciler, öğretmenler geliyor hatta gezi diye bile getiriyorlar. Birçok kişi tanıyırorum hemde ünlü. İtzy, Stray Kids, Twice, Nmixx, IU,Somi ve Aespa. Hepside buraya uğruyorlar. Hatta klip bile çektiler.
Gelirimiz yüksek değil çünkü pahalı bir yer değil, normal fiyatlar ama öğrencilere bedava kahve, kek ve indirim yapıyoruz. Ben bunları düşünürken Jisoo unnie kafeyi açmıştı, önlüğümü giydim. Sonra Rose geldi. Oda burada bizim gibi çalışıyordu kasada. Jisoo unnie de mutfağa gitti. Sonra bir kişi geldi "Merhaba Jisoo Kim in kafesi burası mı" "Evet ayrıca benim" "Bu karanfil leri Jin bey gönderdi de bir imza alabilirmiyim" "Tamam" karanfil leri alıp mutfağa gittim ben geldiğimde Jisoo unnie çok şaşırdı "Kimin bunlar" " "Rose nin sevgilisi Jimin göndermiş" "aaaa" üzülmüştü "Şaka Jin gönderdi üzerinde bir not var okusana" "Tamam, 'Jisoo senden çok özür dilerim bi anda ağzımdan kaçtı bu senin eline ulaştığında ben kafenin ordaki sokak lamabasında olucam Jimin de burda Roseyide al gel çifte randevu yapalım'" "Harika" dedim ama o gülmüyordu "Gitmicem" "Neden?" "Seni burda bırakamam tek başına" "Gerizekalı bu gün Pazartesi erken kapatıyoruz ya hani sabah bir kaç kişi gelir hallederim ben" "Sen çok iyi birisin Jennie" "Hadi bekletme çabuk" tamam diyip gitti onu mutlu görmeyi çok seviyordum Rosede bana teşekkür edip gitti. Tek kalmıştım çalışma yerine gittim. Bi kitabı elime aldım ve okumaya başladım. Kitap çok sarmıştı bi anda ağzımda bir şey hissettim. Nefes almamaya çalışıyordum ama sonunda pes ettim ve bayıldım.

Who are you? Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin