Uyandığımda kıyafetlerim değiştirilmiş, başka bir odada sandalyeye bağlıydım. Heryerde bıçaklar ve silahlar vardı. Tırsmıştım aslında bildiğin deli gibi korkuyordum. Sonuçta bi insan buraya ne için getirilir. Öldürmek için. Hayır sonum böyle olmamayıldı. Suçsuz yere ölmemeliydim. Aslında olabilirdi benim kocama vereceğim ilkimi onlar almıştı. Sonra odaya Taehyung adlı olan soğuk ve kendini benim sahibim sanan kişi gelmişti. Ama yanında benim ilkimi alan adamda vardı. Adam yalvarıyordu. "Lütfen patron lütfen bir daha yapmam" "Sessizliği severim biliyorsun" dedi ve Taehyung eline bir bıçak aldı. Bıçak çok gösterterişliydi. "Bu benim en sevdiğim bıçağım sana nasip oldu, zaten böyle işler için bu bıçak kullanılır" dedi ve adamın yanına gitti. Arkasına geçti ve bıçağı kalbinin arkasına konumladı. Galiba kalbini yerinden çıkarıcaktı ama neden? Ayrıca bunu ben niye izliyordum. Hemen gözlerimi sıkı sıkı yumdum. Bunu Taehyung görmüş olmalı ki gömleğinden bir parça kopardı ve gözlerimi bağladı. "İzleyemiyorsan dinle" dedi ve galiba adamın yanına gitti. Adama "Son sözlerin ne?" dedi kendimi bir filimde gibi hissediyordum. Tek istediğimde hemen reklam arası gelmesiydi. "Özür di-" derken acı bir inleme doldurdu kulaklarımı. "Anladık özür dilersin" dedi Taehyung ve bıçağı geri çekti. Ayaklarımı çözdü ve benim kolumdan tutup bir yere getirdi. Getirirken ise kulağıma bir sürü yardım sesleri doluştu. Ne işim vardı burda benim. Hayatımda bir karınca bile incitmezken neden? Sonra bir odanın kapısını açtı ve beni yatağa oturttu. Sonra gözlerimi açtı. Ona baktım oda bana baktı. Sonra gözlerime bakarak konuşmaya başladı "Sen benimsin Jennie Kim sadece ben seni dövebilir, bağırabilir ve tokat atabilirim. Ama sana asla dokunmam kimseyede dokundurtmam" gözlerim doldu "Ama bana dokundular" dedim "Hayır o sırada odaya ben geldim sana hiçbir şey yapmadı" dedi. Neden bilmiyorum ama şuan onu öpmek istiyordum.
Ama yapmadım. Masadaki yemeği işaret etti ve gitti. Noodle, tteabokki ve kimchi vardı. Hepsini yedim ve soğuk tenimi yatakla buluşturdum. Uykum yoktu ama uyumam gerekiyordu. Çünkü belki bunlar bir rüyaydı ve ben uyursam uyanabilirdim.ama uyuyamadım. Aklıma Jisoo geldi beni çok merak ettiğine eminim. Belkide Kaide merak etmişti. Onunla yolumuzu ayıralı çok olmuştu. Belkide oda merak etmişti. Yok ya o etmez dediğim sırada odaya birileri girdi hemen uyuma taklidi yaptım. "Al Rose çok görmek istitırdun" dedi Taehyung Rosede mi bu işte ydi. Ona güvenmiştim. "Çok hırpalamışsın" dedi Jimin oda bu işte ydi. Bi dk eğer Jiminde bu işteyse oda dediğim anda kulaklarımı o ses doldurdu "Jisoo çok yıkıldı Taehyung hiçbir şey yemiyor sadece Jennie diyor, uyurken bile. Onun odasında uyuyor daha doğrusu bütün gününü orda geçiriyor-" tam devam edecekken ayağa kalktım ve Jin'in üzerine atladım. "Sana güvenmiştim Jisoo sana gerçekten aşık olmuştu ama benim yüzümden onun duygularınla oynadın" dedim ve Taehyung ama baktım "Bana istediğini yap ama sevdiklerime bişey yapma hem fiziksel hemde ruhsal ve duygusal" dedim. Ağlıyordum herşey yalandı, benim hayatım yalandı. Herşey planlanmıştı. Ben ise hayatım güzelleşiyor diye sevinirken güzellik fırtınası gitti ve yine bu karanlığa bıraktı. Rose konuşmaya başladı "Jennie herşey yalan ama Jin'in duyguları doğru" dedi "Bende inanıcam" dedim ve odama geçip kapımı kapattım. Ve kapıya yaslanarak ağlamaya başladım, yine.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Who are you?
RastgeleHayatı normal olan bir kız ve bir mafya oğlan. Acaba nolucak okursanız görürsünüz. İyi okumalar