What Are You Good Or Bad, Tell Me Who Are You?

321 8 0
                                    

Sana olan aşkım
Hergün büyüyüp kafamı karıştırıyor
Söyle bana
Kimsin Sen?

Birgün bir melek gibi iyi
Birgün bir şeytan gibi kötüsün
Söyle bana
Kimsin Sen?

Kafamı karıştırıyorsun
İnsan olamicak kadar yakışıklısın
Söyle bana
Kimsin Sen?

Senden nefret ederken
Sana daha çok aşık oluyorum
Söyle bana
Kimsin Sen?

Seni çözmek çok zor
Ne iyisin Ne kötüsün
Söyle bana
Kimsin Sen?

Şiir bana ait nasıl?

Gözlerimi açtığımda bir odada yatakta yatıyordum. Üzerimde pijama vardı. Allah kahretsin şiir nereye gitmişti. Kontrol ettim yoktu. Yanımda ise Jisoo unnie vardı. O hala uyuyordu ama ondada bendeki pijamanın farklı desenlisi vardı. Kapıya gidip kontrol ettim. Açıktı, garip. Başka bir evdeydik. Yavaş yavaş koridordan ilerledim. Sonunda salona vardığımda kimse yoktu. Nerdeydik biz? Başka koridorlarda vardı. Bir tanesine girdim sonunda bir oda buldum ve içeriye girdim. Oda simsiyahtı. Sonra o defteri gördüm bu odada siyah olmayan tek şeyi. Defteri elime aldım. Kimindi bu defter? Defterin kapağını açtım ve yazılmış ilk şiiri okudum.

Bu dünyadan olamicak kadar
Güzelsin
Bu dünyadan olamicak kadar
Safsın
Bu dünyadan olamicak kadar
İyi kalplisin
Bu dünyadan olamicak kadar
Meleksin

Ben ise tam tersi

Bu dünyadan olacak kadar
Çirkinim
Bu dünyadan olacak kadar
Açık gözlüyüm
Bu dünyadan olacak kadar
Kötü kalpliyim
Bu dünyadan olacak kadar
Şeytanım

Söyle bana beraber olabilirmiyiz?

Bu artık kimse çok temiz seviyordu. Şiir çok güzeldi. Keşke bu şiirler banada yazılsa. O zaman dünyanın en mutlu insanı olurdum. Sonraki sayfayı çevirdim. Bu sefer bir günlük gibi yazılmıştı.

Onu ilk gördüğümde kalbime birşey oldu. Ona sakın ol dedim ama beni dinlemedi. Niye bu kadar güzel gülüp kalbimi bir o yana bir o yana sallıyor. Acaba oda bunları hissediyormu? Yada en azından bana karşı tek birşey tek bir sevgi kırıntısı. Ona her dokunduğumda alev alev yanıyorum. Onun kokusunu her çektiğimse bana hayat veren oksijen geliyor. O olmasa ben yaşayam. O bu kadar güzel ne kokmazsa ben oksijen alamam. Beni asla bırakma sevgilim. Çünkü ben sensiz asla yaşayamam.

Buda çok güzeldi sonraki sayfayı çevirdim yine bir şiir vardı. Hemen okudum.

Bu kadar güzel gülme
Bu kadar güzel olma
Bu kadar saf olma
Bu kadar melek olma
Bu kadar iyi kalpli olma
Seni kısıtlıyorum ama
Dünya sandığınız gibi bir yer değil
Sana birşey olırsa banada olur
Sana vursalar banada vururlar
Sana saldırsalar banada saldırırlar
Ama her zaman yanındayım
Geçmişinde ve geleceğimdede olucam
Sevgilim J-

Ben tam okurken odaya Taehyung girmesiyle defteri kapatıp arkama sakladım. "Ne var senin elinde?" "Sanane hem senin burda ne işin var?" "Kendi odamda asıl senin ne işin var?" Nee? Bu Taehyung un defterimiydi yanış sevdiği biri vardı. Üzüldüm hemde çok aldatılmış hissettim. "Odalar karıştırıyorsun galiba hehe" diyip ona sahte bir gülümseme sundum. Tam odadan çıkacaktım ki kolumu tuttu. "Sende bana ait olan birşey var" dedi ben ise anlamaz bir ifadeyle ona baktım. "Ne varmışki? H-hiçbir şey yok" deyip yutkundum. Bana daha fazla yaklaştı ve arkamdaki defteri aldı. Allah kahretmesin (evet arkadaşlar Jennie ve Taehyung imana geliyor) "Nereye kadar okudum" dedi "Üçüncü sayfaya kadar sevdiğin biri varmış sevdiğinle mutluluklar" dedim ve oradan çıktım. Bir anda göz yaşlarım almaya başladı. Niye şans benim yanımda değildi. Niye ben birine aşık olunca oda bana aşık olmuyordu. Kaiden hoşlanmıştım oda benden ama sonra beni sevmediğini söyleyip gitmişti. Artık şans bana gülsün lütfen Tanrım. Şans hep senin yanındaydı Jennie sen fark etmedin
(Jenniede iki de bir din değiştiriyo neyse bu arada şu hani şans senin yanındaydı bla bla şeyi gelecekti konuşan Jennie gibi düşünün)

Odamın daha doğrusu uyandığımda odanın kapısının önünde durup göz yaşlarımı sildim ve içeri girdim. Girdiğim anda kafama yastık atıldı. "Özür dilerim Jenduke ben başka biri sandım" ona tamam anlamında kafamı salladım. Beraber dışarı çıktığımızda herkez salondaydı. Jichu hemen konuya girdi. "Biz niye hala buradayız Jennie suçsuz değilmiş bırakın bizi!" dediğinde Jin konuştu "Olmaz Jisoo bizim mafya olduğumuzu öğrendiniz artık hayatınızon sonuna kadar bizimle yaşicaksınız polise şikayet etmenize göz yumamayız" "Siz iğrenç insanlarsınız!" dedim hepsine bakarak. Sonunda gözlerim onun gözleriyle buluştu. Ona her baktığımda kalbimde yeni filizler büyüyordu. Ama onun sevdiği biri vardı. Bütün filizleri kestim ve kalbimi kilitledim. Artık daha fazla duyguya lüzum yoktu. Yada sen öyle sanıyordun

Taehyungun gözlerine öldürücü bakışlar atıp Jichu ya baktım. O ise kolumu tutmış beni mutfağa götürüyordu. "Gel kahvaltı hazırlayalım sonra buradan kaçmak için plan yaparız" ona tamam dedim ama istiyormusun diye sorsalar bilmiyorum derim. Şuan ruhsal olarak çöküşteydim. Mantığım;
Kaç kurtar kendini. Duygularınla ilerledinde noldu. Özgürlüğünü elinden aldılar. Kaç burdan ve onları polislere şikayet et. Onlar içeride çürürken sende hayatına geri dön. Hadi ama beni seç.
Duygularım ise;
Hayır kaçma. Güven bana bu senin için en iyisi olucak. Özgürlüğünü elinden almış olabilirler ama onu seviyorsun ve onun yanında sen zaten özgürsün. Onları niye polislere şikayet edesin. Gönlün rahat edicek mi sevdiğin adamın müebbet yemesi. Sen özgürken onun orda durması. Hadi ama beni seç.
Bir karar vermem gerekiyordu. Herkez mantığını seçerdi deme. Yada belki duyguları. En iyi yol Mantıktı. Rahat bir köprüyü. Yıkılmazdı ve güzeldi ama sonunda ne vardı kimse bilemezdi. Duygu köprüsü ise üflesen düşecekti. Ama onunda sonunda ne çıkacağını kimse bilmiyordu. Peki ben naptım ...... ......... seçtim.

Hangisini seçtiğini biliyor olmalısınız
Ama burada bir ipucu var
Bakalım ipin ucunu bulabilecek misiniz?
Yoksa sonunumu?

Who are you? Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin