Medya " Batuhan Kordel - Sıcak Şarap***
Bakışlarım on dakikadır bir saniye bile birbirlerinden gözlerini ayırmamış olan Sarp ve Damla arasında gidip geliyordu.
"Abi bakışlarıyla birbirlerini yediler ama okul açıldığından beri tek kelime konuşmadılar." diyen Berk'e baktım.
"Sanırım artık bu grubun en malı konumundan terfi ediyorum." dedi Aras.
"Yerini büyük bir mutlulukla Damla'ya verebilirsin." Ezgi'nin söylediğinden sonra Damla'nın hiçbir tepki vermemiş olması hiç normal değildi.
"Kız kulaklarını da kapamış dünyaya. Bizi taktığı yok ki." dedi Kaan.
"Damla." dediğimde 'efendim' ya da en azından 'hm' diye bir ses duymayı bekledim ama yok, tek kelime etmemişti.
Yok, bu böyle olmayacaktı.
"Sarp! Buraya gelir misin?" Kulağının dibinde bağırmamla Damla sıçramıştı ama Sarp beni duymuyordu.
"Sussana kızım ne diye çağırıyorsun çocuğu?" dedi on dakikadır ilk kez konuşarak.
"Sarp!" diye seslendim yine aynı tonda. Bu sefer Koray'ın dirseğiyle ona vurması üzerine bakışları bana döndü ve yanımıza geldi.
Ben bakışlarımı Koray'ın üzerinde tutarken Sarp'ın seslenmesi üzerine ona doğru döndüm.
"Efendim Nis?"
"Öküzün trene baktığı gibi birbirinize bakacağınıza iki kelime etseniz de biz de bu iletişim kopukluğuna daha fazla katlanmak zorunda kalmasak mı?"
"Belki biz bakışarak seviyoruz." Cevabı üzerine gülmemek için kendimi zor tuttum.
"Buna bakışarak sevmek değil sapık gibi dikizlemek diyoruz ama tabii sen bilirsin." dedi Ezgi.
"Sen ne anlarsın? Onun gözlerinde gördüğümü siz görmüyorsunuz."
Damla Sarp'ın bu sözünden sonra ona daha da yoğun bakarken kusacakmış gibi ağzımı tuttum.
"Feelsten öleceğim şimdi."
"Nis!" dedi Damla uyarırcasına.
"Tamam, ben konuşmuyorum." dedim iki elimi havaya kaldırarak.
Berk, Aras ve Kaan'a baktığımda üçünün de kollarını kavuşturmuş sırıtarak bizi izlediklerini gördüm.
Damla ve Sarp'ın bakışmaları tekrar başladığında büyük bir kahkaha attılar ama onlar bunu takmıyordu.
"Sarp, bence sen git kısa film odasındaki ışıkları kontrol et. Geçen gün biri çalışmamıştı. Çekim yaparken işimizi zorlaştırmasın." dedim elimdeki anahtarı uzatarak.
Bana öyle bir bakış attı ki o an o bakışı attığı kişi olmamak için bir dakika önce ağzımı bantlamış olmayı dilerdim.
Elimdeki anahtarı hızla çekip aldığında arkasından bağırdım.
"Yavaş ol! Elim acıdı."
"Nisan'cım." dedi Damla hâlâ Sarp'ın gittiği yöne bakarak. İsmimi tam söylediğine göre birazdan işler benim için hiç yolunda gitmeyecekti.
"Efendim Damla'cım."
"Bence hiç durmamak üzere kaçmaya başla sen. Ben peşindeyim güzelim. Hem senden hızlıyım bu kıyağımı da unutmazsın." dediği an hızla kantinden çıktım.
Arkamdan duyduğum kahkahaları kafaya takamayacak kadar korkuyordum Damla'nın yapacaklarından.
Peşimden koşarak geldiğini görünce gülerek kaçmaya devam ettim. Benden daha hızlı koştuğu için yakalanmam çok uzun sürmeyecekti.
![](https://img.wattpad.com/cover/316655810-288-k270859.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Seninle
ChickLit*** "Bak." dedi elimi, beklediğimden çok daha hızlı atan kalbine koyarak. "Bak, bana ne yaptığına bak. Seni her gördüğümde özgürlüğünü ilan etmek istermişçesine çarpan kalbime bak, hisset." "Ben böyle hissederken," Elini onunkinden farksız bir hızla...