Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
tanrısal bakış açısı;
sarayda garip bir hava hâkimdi bugün. sonbahar ayları olduğundan dolayı kendini çok göstermeyen güneş sabah saatlerinde parıl parıl parlıyordu en tepede.
lâkin bu çok uzun sürmedi, sabahın erken saatlerinde oldukça güzel olan hava bir anda bozdu ve sanki akşammışcasına kapadı bulutlar güneşin önünü.
birkaç saate yağmur yağacağının habercisiydi bu. kraliçe jeon havaya bir göz gezdirdi ve sıkıntılı bir nefes verdi.
yeni hizmetçiler gelecekti. onların sarayın hangi bölümünde iş alacağını kararlaştıracaktı ve hepsini kontrol etmek zorundaydı. bu kadar işin üzerine bir de havanın bozulması asabını oldukça bozmuştu.
bir şimşek çaktı ve bununla beraber sarayın ışıkları söndü birden. zaten kuvvetli olmayan ışık sistemi şimşeği kaldıramamıştı.
bütün sarayın ışıkları söndü ve loş bir ortam oluştu. birbirlerini görebiliyordular fakat böyle devam ederse akşam karanlığa kalacaklardı.
kraliçe jeon yanında ki hizmetlilere emretti hemen. "bütün mumları yakın."
loş ortam, bütün şamdanların içinde ki mumların yakılmasıyla bir tık daha aydınlandı ve oldukça güzel bir ortam oluştu. ardından bardaktan boşalırcasına yağmur yağmaya başladı.
sarayın duvarlarına çarpan yağmur damlaları sanki bütün kiri götürmek istercesine şiddetli yağıyordu.
kimi için huzur bahşeden yağmur, kimi için huzursuzluk, sıkıntı bahşediyordu.
yağmur yağdığında huzur bulan tek bir kişi vardı. saraya hizmetçi olarak gelmekte olan kim lalisa.
buralı değildi, kuzey koreden kaçak gelmişti. oranın sıkı yönetiminden oldukça yorulmuş ve sıkılmıştı. bu yüzden en yakın arkadaşı cha eunwoo ile kaçarak buraya gelmiş, barbarlar tarafından yakalanarak jeon krallığına hizmetçi olarak satılmıştı.
ama bundan şikayetçi değildi. burada ki en kötü yaşamın bile kuzey korede ki en iyi yaşamdan daha güzel olduğunu düşünüyordu, çünkü kuzey kore sefilliğin içinde yüzüyordu.
en sevdiği şey yağmurdu bu hayatta. huzur ve dinginliği buluyordu yağmur yağdığında. sakin hissediyordu.
