iki; kötü başlangıç

1.1K 155 216
                                    

• indila - love story •

• indila - love story •

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

tanrısal bakış açısı;

hava düne nazaran bugün oldukça güzeldi. havanın aydınlanmasına yakın bütün hizmetliler işine başlamıştı ve oldukça fazla koşuşturma hâkimdi.

lalisa bu koşuşturmanın içinde zorlukla deltanın odasının bulunduğu kata çıktı. delta yedi de uyanacağına göre hâlâ yataktaydı ve ses çıkarmadan girip, odayı havalandırması gerekiyordu. chan mi böyle söylemişti.

chan mi'nin anlattığı gibi oldukça sinir bozucu olmamasını diledi. sinirlenip yanlış bir şey söylemekten korkuyordu.

daha sonra kapısı tavana kadar uzanan iki kapılı bir yer gördü. deltanın odası olduğunu anladı ve oldukça yavaş ve sessiz bir şekilde kilitli kapıyı chan mi'nin verdiği anahtar ile açmaya başladı.

daha sonra kapılardan birini yavaşça araladı ve korkuyla içeri baktı. yatakta yatan bir beden vardı.

bu görüntüyü görünce bütün vücudu gerildi ama mecbur kaldığı için odaya girmek zorunda kaldı.

yataktan bile onun iki katı uzun olduğu belli olan beden yüzüstü yatmıştı ve üst bedeni çıplak olduğu için sırtını görebiliyordu lalisa.

'çok geniş ve kaslıymış.' diye geçirdi içinden ama sonra bu düşüncesinden utanıp hızla kafasını çevirdi ve kocaman olan camları açmaya koyuldu.

odada ki her şey oldukça büyüktü, hatta odanın kendisi bile onların eski evinden büyük olabilirdi.

camlar büyük olduğu için kulplarına boyu yetişemedi lalisa'nın. hoş, bu sarayda kimsenin boyu -delta hariç- oraya yetişmiyordu.

köşede bir tabure gördü ve alıp üstüne basarak camları açmaya başladı. daha sonra terasında kapısını açtı ve odadan çıkmak için kapıya yürürken birden kolundan insanüstü bir güçle tutulup geriye savruldu.

karşısında ki boyu yaklaşık 1.90 olan bedenin ilk olarak çıplak göğsüyle buluştu gözleri. kafası tam olarak oraya yetişiyordu. daha sonra damarları gerilmiş boynunu buldu bakışları ve korkarak yutkundu.

kaşları çatılmış sinirli yüzü gördüğündeyse başını hemen geri indirdi.

ama başını indirmesi bir işe yaramamıştı çünkü çıplak beyaz tenin kaslarını görmekten başka bir şey yapamıyordu.

"ne işin var senin burada?" yeni uyandığı için sesi hırıltılı çıkmıştı ve lalisa her yeni bir adımda biraz daha şok olmadan edemiyordu adama karşı.

aslında delta olduğu için bunlar gayet normal şeylerdi ama lalisa'nın yine de aklı almıyordu.

delta'nın okyanus gibi kokan feromonları etrafını çepeçevre sarmıştı ve rahatsız hissetmeden edemedi.

autumn rains ➳ liskookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin