Esrarengiz Ölüm 5.Bölüm

84 9 5
                                    

Ev tıklım tıklım doluydu. Bizim dairede başsağlığı için gelen erkeklere açılmıştı. Elifin evinide bayanlar için taziye ye açmıştık. Bir sürü dua, Yasini Şerif ve hatimler okundu Elif için. Bu kadar kısa sürede bukadar çok hatimler okunması Rabbım in Elif e merhametiydi. Elif çok seviliyordu. Sevdiğini kaybettiğin de hissettiğin şeyi özetlemek gerekirse...
Sevdiğini toprağın altında bırakıp eve döndüğün andan başlar yeni hayatın. Ve mezarın başında sadece dua edip eve dönmek. İşte tam o sırada ölüm bir tokat gibi, ağır bir darbe indirir yüreğine..

Elif in taziyesi bitmiş, eksik olarak hayatımıza devam ederken, belki farkındalığını kaybetmişliğin verdiği hüzünle yaşlanıyor gözlerim. Akif in gidişi, ani dönüşü, benden birşey saklama hissi ve daha bir çok duygu...

Akşam Yemeği

Akif ile konuşmayı çok istesem de, Zelihayla ilgilenmem, Akif e zaman ayırmama engel oluyordu. Bu yüzden onca soru cevapsız kalıyordu.

Telefon çalışıyor.

"Efendim Fatma."

"Akif akşam yemeğe çıkalım mı?"

"Aslında..."

"Yine mi müsait değilsin Akif?"

"Yani tam olarak öyle değil ama."

"Tamam o zaman akşam 8 gibi gitsek?"

"Tamam canım olur"

Akif le yemeğe çıkma arzusu, cevapsız kalan sorularımdandı. Zihnim de onca soru varken... Hayatım karmakarışık, birazda yorulmuşluğun hissiyle ve belki de ümitsizliğin yüreğimi doldurduğu günler le geçiyor. Akşam Akif e soracağım onca sorunun cevaplarının hayatımı nasıl etkileyeceğini düşünerek belkide korkuyla ve birazda karmakarışık duygularla bekliyorum.
Bugün Ayşe ve Zeliha ile yurda gidip kızlarla sohbet edicem. Onun verdiği huzur birazda olsa düşünceleri aklımdan atmama sebep oldu.

Kızlar yazmışmıdır acaba mektupları. Kim bilir neler yazmışlardır. Ne hikayeleri vardır.

Merakla dolu duygularla ve belki de adım adım hüznün çoğalacağı bir buluşma olucak ben çaresizliğin içindeyken.

Önce güzel bir kahvaltı ve Zeliha ile güzel bir sohbet eşliğinde. Daha sonra Ayşe ye uğrayıp yurda gidicektik.

"Fatma abla."

"Efendim Zeliş im."

"Elif ablamda Zeliş im derdi bana".

"......."
"Abla, ben Elif ablamı çok özledim. Bukadar kısa sürede ucsuz bucaksız bir boşluğun olması. Abla, Fatma abla ben Elif ablamın sesini, kokusunu, onunla sohbet edişimi vr en çokta bana anne şefkatiyle sarılışını özledim."

"Zeliş im, güzel kardeşim. Rabbım Elif i sevdi yanına aldı. Allah rahmetiyle muamele etsin ve onu cennette peygamber efendimiz sav komşu eylesin."

"Amin ablam amin." diyebilmişti Zeliha. İnci taneleri dökülüyordu gözlerinden. Gözyaşlarıma hakim olamadım. Belki de ağlamak okadar da korkutucu ve kötü değildir. Ağlamasam rahatlayamam. Merhamet varsa yürekte, gözyaşı yağar gözlerden. O yüzden ağlamak güzeldir. Birbirimize sarıldıktan ve içimizdeki deryalarda taşan gözyaşları döktükten sonra kahvaltı sofrası topladık.

Ayşe yi aramam gerekiyordu.

"Selamun aleyküm Ayşe".

"Ve aleyküm selam Fatma."

"Birazdan çıkıyoruz seni alıp hemen yurda geçicez. Uygun mu?"

"Tamam canım"

Ayşe yi aradık tan sonra, Zelişi alıp evden çıkmıştık. Daha Ayşe ye varmadan Zeliha nın telefonu çaldı.

KALPLERDEKİ  TOHUM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin