Avukat Hevidar Evin Şahin.
Baran Korkmazbey'in hikayesi.
Avukat Hevidar Evin'in, Baran Ağa'yı kurtarmasıyla hikaye başlar...
^^^
**Kitabın tüm hakları şahsıma aittir. Kitabın çalınması, kopyalanması durumunda gerekli yasal işlemler başlatılacaktır. *
"Bulamadınız mı hâlâ? Nereye kaçtılar anasını Mardin'den dışarı çıkmaları imkânsız." diyen Baran ağa'nın sesini duydum. Gözlerimi kırpıştırarak açtığımda başımda kelepçe takılmış bir şekilde bekleyen, Baran ağa ve Rojhat ağa'yı görmüştüm. İkisi'nin de sert bakışları beni buldu. "Abini ara Evin ve kaçmamasını söyle senin telefonunu mutlaka açar." dediğinde sedyede doğruldum.
"Abimi öldürmezseniz tabii ararım, he öldürdünüz diyelim hepinizi buraya tıkarım. Bir uçan kuşunuz kalmaz, soyunuz da kurur." dediğimde Rojhat kahkaha atmıştı. Komik mi?
"Hevidar bizim soyumuz kurumaz ama sen bilirsin...Gelinler en az beş çocuk yapıyor." dediğinde şaşkınlıkla ağzımdan küfür çıkmıştı. "Siktir ne?" dediğimde Baran ağa gülmüştü.
"Sen doğurmayacağına göre Evin sorun kalmaz."dediğinde araya giren Arjin ile korkuyla ikisine de bakmak zorunda kalmıştım.
"Baran ağabey yenge bize gelin gelecek, şu an iki kaçağı da bulamıyoruz." dediğinde Baran ağa ona sert bir bakış atmıştı.
"Gelmiyorum size gelin falan gider kasapla evlenirim ben hele bununla hiç evlenmem züppe." dediğimde Baran ağa'ya baktım. Kaşları alayla havalandı, "Evin büyük konuşma derim." dediğinde göz kırpmıştı. Ben bir ölüp geleyim Evin. Ölme iç ses ben sensiz ne yaparım. Çok ısrar ettiğin için ölmüyorum, sadece düştüm.