10. BÖLÜM

1.1K 39 1
                                    

Kitabımız yavaş yavaş 1k ya gidiyor umarım daha iyileride olur....

Sizleri çokkk seviyorumm❤❤

Tutabildiğim kadar uzun tutmayı düşünüyorum, umarım tıkanmam xkxjkx

Keyifli okumalar canlarım❤😘
_______________________________

"Bebeğim hazır-" Denizle göz göze geldiğimde Poyraz hızlıca boynumdan çekildi. Ben kıpkırmızı olurken o sırıtıyordu pislik. "Yalnış bir zaman da geldim sanırım pardon, ama hazır-"

"Hayır bebeğim yalnış zaman da gelmedin" Poyraz'ın gözlerinin içine bakarak "aslında tamda zamanında geldin, biran önce gitmek istiyorum buradan" Diyip Deniz'in yanına gittim hemen.

Danışanın oruya indiğimizde abim ve Yekta orada bekliyordu. Yanlarına gidip abime sarıldım "Abi artık eve gidip dinlen ben direkt şirkete geçicem"

"Öyle bir şey yok güzelim sende benimle eve geliyorsun"

"Abicim bakmam gereken dosyalar var ve ben şirkette olmak istiyorum. Merak etme kendime iyi bakıp yemek yerim" Abim sanki ben sözümü tutmuyormuşum gibi Yekta'ya dönüp "Yekta koçum bu deli kız sana emanet inatçılık yaparsa direkt beni ara"

"Tamamdır abi merak etme sen" Öyle mi der gibi bakıp abime döndüm tekrar "Sen hangi ara Yekta ile yakın oldun bakalım"

"Hadi çok konuşmada işinin başına dön ama unutma Yekta başında olacak zorluk çıkartma küçük hanım" Gözlerimi devirip "Abiii!" Demiştim gülerek..
__________________________

Şirkete geldiğimizde direkt odama çıktım ve dosyalar üzerinde çalışmalara başladım davalarım vardı evet ama bunlardan önce bakmam gereken en önemlisi Adil Yücel'di....

Kapı çalınca "gel" diyerek içeri çağırdım. İçeri elinde koca bir tepsi yemek ile giren Sevil'i görünce dosya'yı bırakıp ayağa kalktım.

"Bunlar ne Sevil? Kim istedi bunları"

"Deren hanım bunları Y-" Kapıdan sırıtarak Yekta "Ben istedim küçük hanım" Diyerek girince anlamıştım herşey'i.

"Sevil sen bırak canım onları ve lütfen bana bir kahve getir"

"Hemen Deren hanım" Diyip çıktı odadan Yekta yanıma gelip tepside ki gözlemeyi alıp bana yedirmeye çalıştı. "Yekta istemiyorum diyorum ya"

"Öyle bir şey tok küçük hanım, Aras abini duydun bunlar yenecek"

Oflayarak yemeye başladım bu sırada Sevil kahve mi getirmişti. Yemekleri yedikten sonra kahve mi içerken Yekta elinde Adil Yücel'in dosyasını tutuyordu. Elimde ki bir müvekkilime ait dosya'yı kenara bırakıp Yekta'ya döndüm.

"Adil şerefsizi nasıl kaçabiliyor Yekta hala anlamıyorum" Yekta'nın yüz ifadesi değişirken benim bildiğimi bilmediğini anladım. "Sen bunu nereden biliyorsun?"

"Ben kaçırılmadan önce Poyraz'ın yani Poyraz bey'in en son dediği şey buydu"

"Merak etme güzelim en kısa zamanda yakalanacak o it"
_______________________

"Kaan bak bu cidden önemli, bir avukat değil senin çocukluk arkadaşın Deren olarak rica ediyorum. Adil Yücel ile ilgili bütün gelişmeleri bilmek istiyorum"

Kaan benim çocukluk arkadaşım ve aynı zamanda polisti, eğer bir gelişme olursa tek güvenebileceğim kişi oydu.

"Kaan bak beni delirtme avukatsam avukatım biliyorum polissin ama benim bunu bilmem lazım çünkü tehdit edilen kişi benim. Bu yüzden bana söyleyeceksin yoksa polis falan dinlemem seni gebertirim"

MAFYA AVUKATI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin