2

201 28 17
                                    

    2007

    Dava tarihinin yakın olmasından mütevellit olağan dışı bir çalışma temposundaydı Ayla.Gerekli evrakların bulunmasının dışında içerdeki hainin bulunması ve itirafçı olarak kullanılması en kolayı olacaktı ama şüphenilen ismin yer yarılıp da yerin içine gireceği tutmuştu.Uzun süre önce yıllık izninden kullanarak onu Aydan'a biraz olsun yaklaştırabilecek,ipuçları bulabileceği seyahatini zaten çoktan ertelemişti.Adeta üzerine yıkılmış olan bu dosyanın bazı getirileri de olmuştu elbet.Dava gününe kadar Tekin'in gözetimi altındaydı.Bu duruma sinirlenip kabul etmediği zaman aramıştı Yavuz.Bunun bir önlem olduğunu avukatı olarak onu  koruması gerektiğini söylemişti.Daha da köpürdü Ayla.Kimsenin korumasına ihtiyacı olmadığına dair lakırdılar etse de öfkesi en çok da böyle bir davanın piyangodan çıkar gibi en olmaz zamanda onu bulmasınaydı.

     Sadece birkaç saat uyuduğu gecenin sabahında önce Aylin'e kahvaltı hazırladı.Koca kız da olsa hala yumurtasını bitirmesi,balından yemesi için yalvar yakardı Ayla.Onu okula uğurladıktan sonra kendisi de nihayet hazırlanıp evden çıkabilmişti.Bugün görülecek bazı davaların saatine daha çok olduğundan önce ofise gidecekti.Ama apartman kapısından çıktığında az ilerideki arabayı görmüştü yine.Tekin olduğuna kanaat getirmesi uzun sürmemişti.Arabanın olduğu tarafa ilerlerken şöför mahalinin de kapısı açılıp tahmin ettiği adam indi.

"Nece konuşuyorum ben?"dedi Ayla gergin bir ses tonuyla.

"Günaydın avukat hanım."diye yanıt verdi karşısındaki adam.Birkaç şey söylemeye yeltenecekti ki son anda vazgeçti.Vakit kaybından başka bir şey olmayacaktı belliki.Tam geri dönüp kendi arabasına ilerleyecekti ki tekrar seslendi Tekin.

"Avukat Hanım,ben de sizi bir yere götürmeye gelmiştim."dedi.

"Nereye?"

"Baba sizi görmek istiyor?"

"Baban kim senin?"diye bir tekerrüre düştü yılgın ifadesiyle Ayla.

Tekin ise aralarındaki mesafeyi birkaç büyük adımda kapatarak yaklaştı yanına daha kısık bir ses tonunda.

"Mahmut Baş.Abimin de dayısı olur kendisi."

"Ne diye görmek istiyormuş beni?"

"Orasını ben bilmem avukat hanım.Gidince kendin sorarsın."

"Gelmiyorum dersem de tutup zorla götüreceksin herhalde."

Duraksadı Tekin.Karşısındaki kadının neden bu kadar aksi olduğunu düşünüp durduysa da bulamadı.Şaşırdı,afalladı biraz.Sakallarını kaşırken "Yani avukat hanım öyle size zor kullanacak da değilim ama .Ben de emir kuluyum en nihayetinde.Hem gelseniz benimle ne çıkar sanki."

Adamın gözlerine en ters bakışlarıyla baktı Ayla.İçinden çattık belaya diyordu.Afilli bir davanın üzerine kurulacak baskıyı yemeye gittiğinden emin bir şekilde kaşlarını çatarak
"Biraz daha sabır.Şu dava hayırlısıyla bir sonuçlansın hepinizden kurtulacağım değil mi?Biraz daha sabır."derken Tekin'in arabasına doğru ilerlemeye başlamıştı ki adamın peşinden gelmediğini fark ettiği an durup arkasını döndü.

"Neyi bekliyorsun acaba?"dedi aksice.

"Şaşırdım birden avukat hanım.İkna süresi biraz daha uzun olur sandıydım.Bugün kolay oldu.Allah razı olsun,pek makbule geçti."diye sırıtık bir ifadeyle konuşan adam da hızlı hızlı arabaya ilerliyordu.Adamın bu tavrına gülse mi ağlasa mı bilemedi Ayla.En nihayetinde beraber düştüler yola.

"Nereye gidiyoruz?"

"Babanın evine."dedi Tekin.

"Uzak mı?"

PİNHANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin