Yatağıma uzanıp mektubu okumaya başladım. Evde Rusça konusunda iyi olan tek kişi ben olduğum için yakalanmamak adına mektuplaşırken Rusça kullanıyorduk .
"Sevgili yeğenim Vera,
Nasılsın? Seni oldukça özledim. Umarım oradakiler sana iyi davranıyordur.
Gelecek Postası'nda Rigel'ın Blishwick ailesinden bir çocuk ile evlendirildiğini gördüm. Bunu bir gazete aracılığıyla öğrenmek ne kadar üzücü olsada bana haber vermeme nedenlerini düşününce doğal karşıladım."Ona haber verseydim düğünü bile basabilirdi. Bu riski göze alamazdım. Orada eşiyle birlikte mutlu bir hayatı varken tekrar İngiltere'ye dönmesi hele ki bu şekilde dönmesi kötü olabilirdi.
"Düğün nasıldı? En önemlisi Rigel mutlu mu? Eğer onu üzen bir şey varsa elimden geldikçe yardım edebilirim biliyorsun. Siz ikiniz benim için oldukça değerlisiniz.
Elimde olsa sizin yanınızdan ayrılmaz ve destek olurdum bunu biliyorsun. Gelecek ay olacak noel tatilinde gizli buluşmalarımızdan birini gerçekleştirmek istiyorum. Kuzenin Natalia seni oldukça özlemiş durumda.
Bana en kısa sürede mektup göndermeyi unutma!!!
~Sevgiler, en sevdiğin amcan"Mektup bittiğinde boşluğa düştüğümü hissettim. Amcamın yazdığı satırlar bana güven veriyordu. Babamdan çok babaydı benim için. Ben çok küçükken aileden atılmıştı. 4 yaşında bir çocukken yaşadıklarımızı hatırlamamamız oldukça normal ama o gün yaşadığım korkunun yarattığı etkiyle olayları kesik kesikte olsa hatırlıyordum.
○
●
○
Salonda abimle birlikte en son aldığımız çikolata kurbağaları açıyorduk. "Of bana yine Dumbledore çıktı," diye mızmızlanan abime gülümsedim. İkimizin ayrı ayrı kart koleksiyonu vardı ama ona 11.kez çıkan Dumbledore sayesinde ilerleme katedememişti. "11 tane Dumbledore, 5 tane Helga Hufflepuff, 7 tane Godric Gryffindor, 4 tane Rowena Ravenclaw çıktı ama 1 tane bile Salazar Slytherin çıkmadı. Off!""Yok artık bana çıkana bak! Kimmiş Lucius? Benim için okur musun? Lüüütfen." Bana çıkan kartı ilk defa görüyordum. Beyaz saçlı ve mavi elbiseli bir kadındı.
"Beatrix Bloxam imiş adı. Mide bulantısı ile ilgili şeyler yapmış." Abimin ilgisizliği üzerine elindeki kartı alıp diğerlerini koyduğum kutuya koydum.Henüz birkaç dakika geçmiştiki malikânenin kapısı oldukça sesli bir şekilde açıldı. Kafamı uzatıp baktığımda gelenlerin dedem, babam ve annem başta olmak üzere diğer aile bireylerinden birkaçı olduğunu gördüm. Bir şeyler tartışıyor gibiydiler.
"Onu affedemeyiz tabi ki de! Muggle doğumlu biri ile birlikte olup üstüne bir de çocuk yapmış." Büyük amcamın sesi oldukça ürkütücüydü. "Bunu burada-kapı önünde- değil çalışma odamda sakince konuşalım sevgili kardeşim." Babamın sesiyle bilikte tüm hepsinin buradan uzaklaştığını ayak seslerinden anlamıştım.
"Bence gidip dinleyelim kriz var gibi duruyor. Biz de bu ailede olduğumuza göre yanlış bir şey olmaz." Kafamla abimi onayladım. İkimiz parmak ucumuzda oldukça yavaş ve sessiz bir şekilde ilerliyorduk. Lucius önümden ilerlerken bir anda kendimi yerde buldum. "Sessiz olsana be!!" Kafasını çevirip bana kızan Lucius'a göz devirdim. "İsteyerek olmadı ya.!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Story Of A Malfoy
FanfictionYüzünde çok doğal olmayan bir gülümse yer aldı. Beraber odaya girdiklerinde odada Dumbledore masasında oturmuş, önündeki koltuklarda ise başka biri oturuyordu. Vera onun kim olduğunu anında anladı. Eski dostu Remus Lupin ona samimi olmayan bir gülüm...