Mutlu Gün

885 75 86
                                    

Kapının tıklanması ile gözlerimi silip "Gelebilirsin

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kapının tıklanması ile gözlerimi silip "Gelebilirsin." diye mırıldandım.

İçeri giren James bana arkamdan sarıldı.

"Çok güzel olmuşsun abla." dediğinde bir kere daha göz yaşlarına boğuldum.

Aynadan kendime baktım.

Akmış rimelim ve bozulmuş makyajımı yok sayarsak bence bu sefer güzel olmuştum.

Omuzlarımdaki dalgalı saçlarım, beyaz, diz üstü gelinliğim, beyaz converslerim...

Ve arkamdan sarılan dalgalı saçları dağılmış, siyah kot pantolonu ve beyaz gömleği ile çok tatlı duran Jamie...

Tekrar kapı tıklandığında ben gel demeden kapı açıldı.

"Abla!"

Regulus koşarak bana doğru geldi ve sımsıkı sarıldı.

Hala mezun olamamıştı.

"Şimdi tatillerde ben size geldiğimde duvarlarda evlilik fotoğraflarınız mı olacak?" dedi ağlamalarının arkasından.

"Belki bir bebekleri de olur!" dedi odaya Jane'in gelmesi ile çoktan onun yanına gitmiş olan James.

Yaşlarla dolu gözlerimi devirdim.

O sırada Remus yanıma geldi.

"Çok güzel olmuşsun kardeşim." dedi ve saçlarımı kulağımın arkasına sıkıştırdı.

"Yaa siz gidip Sirius'a bulaşsanıza ben zaten ağlamak için yer arıyorum!" dedim ve ellerimi yüzüme gömdüm.

"Aa, zaten ordan geliyoru-"

"ZIRIL ZIRIL AĞLATTIK KOCANI!"

"Defolun, pis çapulcular!" dedim dudağımı büzerek.

"Alındım, gücendim!" dedi James ve kollarını birbirine bağlayıp odadan çıktı.

Diğerleri de gülüp onun peşinden çıktılar.

Bomboş odada tek başıma kaldığımda aynada bir kez daha kendime baktım.

Yüzümdeki makyaja iğrenerek baktım ve yandaki ıslak mendili alıp yüzümü sildim.

Çillerim tekrar "MERHABA!" dedi.

Sadece dudaklarımın ortasına birazcık ruj sürdüm.

Rahat rahat ağlayabilmek istiyordum!

Kapımın tıktıklanıp "Luna, hadi!" diye bağıran Jane'in sesini duyduğumda masadaki çiçeğimi aldım.

Saçlarım açıktı fakat az önce Remus'un kulağımın arkasına sıkıştırdığı saçlarıma kelebekli bir toka taktım.

Ve dışarı çıktım.

Kendi kendime gülümsedim ve kapıdan biraz uzaktaki çiçekli yola yürüdüm.

Yoldan mavi bir halı geçiyordu.

Yuvarlak, çiçekli yol bittiğinde mavi halı devam ediyordu fakat bu sefer halının yanlarında davetliler vardı.

Çiçekli yol bittiğinde James elimi tuttu.

Mugglelara özgü bir gelenek vardır.

Gelinin babası yol boyu gelinin elinden tutar ve damada teslim eder.

Benim bunu yapabilecek bir babam yoktu.

Bu yüzden Sirius ile konuşup nikah şahidinin Remus ve Jane olmasına, bu elden tutma olayını ise Jamie'nin yapmasına karar verdik.

Regulus ise yüzükleri tutuyordu.

James bana son kez baktı ve kulağıma eğildi.

"İstiyorsan seni kaçırabilirim?" dediğinde gülümseyip Sirius'un yanına ilerledim.

"Siz Ariana Luna Dumbledore, Sirius Orion Black ile evlenmeyi kabul ediyor musunuz?"

"Evet!"

Hayatımın en güzel evetiydi.

Kopan alkış ise bunun kanıtıydı.

"Siz Sirius Orion Bla-"

"EVET!"

Ah, şapşalım!

Herkes gülerek alkışlarken hayatımın en güzel gününü yaşıyordum.

"Gelini öp-"

Aniden havanın kararması ve yeşil şimşeklerin çakması ile herkes çığlık atmaya başladı.

Sirius eline cebindeki asasını aldı fakat aptal ben heyecana kapılıp asamı almayı unutmuştum!

Sirius beni kendine çekip sarılırken gelen ölüm yiyenleri savuşturuyordu.

O an oluşan tozdan dolayı gözümün önünü göremiyordum.

Ne bizimkileri, ne de diğer davetlileri göremiyordum!

Aniden gelen bir patlama ile yere düştüğümde gözlerim hızla Sirius'u aradı.

Çığlıklar giderek azalırken ben her yerde Sirius'u arıyordum.

Giydiğim bembeyaz ayakkabılar ve elbise toz içinde kalmıştı.

Etraftaki toz bulutu zamanla dağıldığında her yerin dağılmış olduğunu gördüm.

Anlaşılan bana saniyeler gibi gelen süre aslında baya uzun bir süreymiş.

Hıçkırıklar içinde yüksek sahneden indiğimde bizimkileri arıyordum.

Bir açıklama istiyordum.

Sirius...neredeydi?

Biraz ileride bizimkileri bulduğumda herkes bir bedende yoğunlaşmıştı.

Hepsi yerde oturuyordu.

Regulus'un dizinde yatan kimdi?

Neler oluyordu?

Neler oluyordu?

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

☁️

Bin kelimelik bölümü beş yüz kelimeye indirdim.

Sırf çok kelime olsun diye çok boş kelimeler kullanmışım.

Bir insan hayatının her döneminde aynı hatayı yapar mıı????

Sizi seviyorum!

💗

15.02.23

Yıldızlar Yağmurda Söner Mi?  ~Sirius BlackHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin