2. BÖLÜM : YARALI KIZ ÇOCUĞU.

290 32 84
                                    


Merhabalar! Yeni bölümü atmıştım ama bir bölüm daha yazdım. İşim olduğu için pek fazla wattpad'e giremiyorum. Eve yorgun halde geldiğim içinde bir kaç cümle yazıp anca bölüm oluyor.
Bu bölüm bakalım neler olucak. Dilerseniz bölüme geçebilirsiniz.



"Sana, seninle ilgili tek birşey söyleyebilirim. Oda içimin hala sana kırgın olduğu."

2.Bölüm:❝Yaralı Kız Çocuğu.

Bir kız çocuğu nasıl kalbi düzelirdi? Nasıl afedilirdi? Ben bununla uğraşıyordum. Herkesin yıkıp yaktığı kalbimi onarmaya çalışıyordum. Bana hiç bir kız çocuğunun saçları nasıl örülür öğretmediler. Bir kız çocuğu ağladığında onu nasıl teselli edilir öğretmezlerdi.

Küçük yaşımda, kendime anne olmuştum. Baba olmuştum kendime. Sorsalar bana melik öğrebiliyor musun diye? Cevabım hayır olur çünkü bana ne öğreten oldu ne de ören.

Bir keresinde yemek yapmak için mutfağa girdiğimi ve evde hiçbir malzemeleri hatırlamadığımı biliyorum. Dolapları kurcalayıp kendime salçalı makarna yapmak için tencereye su koymuştum.

Kaç yaşındaydım bilmiyorum ama 10 yaşlarında vardım. Makarna yapmayı bile annemden görerek yapmıştım. Su kaynayınca makarnayı atarak biraz bekledim. Evin kapısı açıldığını hatırlıyorum. Sonra annemin mutfağa girdiğini ve beni gördüğünü. Bağırdı bana, sen nasıl benim mutfağıma girersin, dedi. Açıktım, dedim. Anlamadı.

Sonra ocakta pişen makarnayı alarak çöpe attı. Atarkende ona hatıra olan sıcak suyu eline döktü. İnledi, bağırdı. Öfkeyle bana dönerek eline su tuttu. Bir şey yapmadım. Bana öyle şeyler yapmıştı ki bunun yanında hiçbirşeydi.

O gün annem bana birşey yapmamış odama çekilmiştim.

O günden ertesi günde bir şey olmamıştı.
İkinci günde bir şey olmamıştı.
Üçüncü gün bir şey olmamıştı.
Dördüncü gün yine bir şey olmamıştı.
Beşinci gün herşey iyi gidiyordu.
Altıncı günde ise darbe inmişti. Sessizlik gün yüzüne çıkmış beni alt etmişlerdi. Babam odamın kapısı sertçe açarak beni kolumdan tutarak odamdan çıkarmaya çalışıyordu.

"Baba Yapma! Baba kurban olayım yapma!"dedim ağlayarak. Babam beni dinlemiyordu. Sanki bombaş duvara konuşuyordum.

"Baba lütfen..."dediğimde kolumdaki bakışlarını çekti. Bana döndüğünde sinirle parlıyordu."Annene bir daha böyle bir şey yaptığını duyarsam,"dediğinde parmağıyla bana sallarken."Seni burda öldürürüm."

Küçük yaşımda nerden bilirim ben, annelerin kızlarına suç atıcağına. Sıcak makarna suyunu benim döküntüğünü söylemişti annem. Çaresizce başımı sallayarak orda öylece kaldım. Babam en sonunda gözüm görmesin diyerek kovduğunu hatırlıyorum.

Nedendir bilmem hep kendimi bencil hissederdim. Annem ve babamın beni sevmesini, mutlu aile olmayı.

Küçükken ne yaptım da böyleydiler? İnsan evladına böyle davranır mıydı hiç? Bu nasıl annelikti, bu nasıl babalıktı? Odama gittiğimi ağlayarak incir reçeli ağacını aldığımı hatırlıyorum sorma yatağa oturduğunu.

SOBEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin