Isabella's Islay

268 29 673
                                    

"Giyuu ! Döndün demek ! "
Rengoku oturma bölümümüzde , etrafı kitaplarla çevrili halde oturuyordu. Finallere çalıştığı her halinden belliydi. Üzerinde hâlâ, sevgilileriyle ayrılık sonrasına, çeşitli hastalıklara ve genel depresyon hallerine sakladığı, şirin tavşancık desenli, turuncu pijaması vardı.

Hızlıca ayağa fırladı ve boynuma atladı "ee ilk günün nasıl geçti, iyi miydin. İlk günden kendini herkese farkettirdin değil mi. Geleceğin patronu"

"Ya ne demezsin. Hem de nasıl fark ettirdim bi bilsen"

"O ne demek be öyle?"

"Boşver önemli değil... baban seni hala aramadı mı"

Rengoku boynumu bırakıp dağınık kitapların olduğu yere yeniden oturdu ve yarısını çoktan kemirdiği çikolatasını ağzına aldı "yok hala aramadı. Belki ölmüştür bilmiyorum"

"Anladım. Neyse sen nasıl oldun, daha iyi misin?"

"Evet. Bu öğleden sonra Kanae ile dışardaydık. Kanae bu işte en iyilerden birisi olacağını söylüyor"

"Haftaya bölüm şefi ve eşiyle bir yemeğe çıkacağız"

"Ne! Bu mükemmel bir haber Giyuu neden suratın sirke satıyor"

"Hiç... sadece bir iş bana yetmiyor Rengoku... evet verdikleri maaş cidden çok yüksek ama ben daha burda yeniyim o yüzden en azından birkaç aylığına çalışabiliceğim bir yer ayarlar mısın?"

"Şeyyy..."

"Şey ne?"

"Babamın yanında çalışabilirsin aslında sana iyi para verir"

"Babanın hem arabasına hem de oğluna çöktüm adam benden düpedüz nefret ediyor ve sen onunla çalışmamı mı söylüyorsun?"

"Eeee... evet!"

"Siktir. Asla"

"Daha bir planınız varsa kusura bakmayın bay becerikli"

"Yok haklısım... üzgünüm sanırım biraz stresliyim"

"Biraz mı streslisin! Oğlum şu haline bak! ergenliğe yeni girmiş 12 lik Arda gibisin bana ne anlatıyorsun"

"Uykum geldi yatıyorum ben"

"Ha bu arada Giyuu."

"Ne?"

"Aklıma gelmişken... beni şu adamla ne zaman tanıştırıcaksın?"

"Ne adamı?"

"Partnerinle işte"

"Hadi uyu Rengoku hadi çocuğum"

Hızlıca üstümdekı kıyafetleri bir köseye atıp yatağa uzandım ve yarının daha iyi bir gün olmasını dileyerekten uykuya daldım.
..............

Her zamanki gibi yine aynı rutinimi yaparak evden çıktım. Ama bu sefer daha zamanlı bir şekilde gelmeye özen gösterdim. Bu gün önemli bir toplantı ve vardı ve biz asistanlar onları gözetlemek için orda oturuyor olucaktık, biraz gericiydi çünkü bazı yerlerde bize de soru sorucaklardı ve bu birçoğumuzun ilk toplantısıydı ve mantıken çuvallamak istiyceğimiz son şeydi. Üst kata çıkar çıkmaz bay Iguro ile beraber yürümeye başladık.

"İşler nasıl gidiyor bakalım asistanlar? Umarım hafiften alışmışsınızdır bu gün ilk toplantınıza gireceksiniz. Ama bunu haketmiyorsunuz. Özellikle bağzılarınız, hepiniz çok ballısınız"

Bay Iguro bunları söyledikten sonra herkesin bana baktığını hissettim. Tamam daha ilk günden ufak bir takım olaylar çıkarmış olabilirdim ama imalı göndermelere cidden gerek varmıydı? Ah tanrım ne kadar kaba.

Mavi kuğu/SabigiyuuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin