Bölüm 11

531 18 0
                                    

Sahneden inip yanıma geldiğinde bakışlarımla onu takip ediyordum hiçbirşey demeden öylece izledim onu.

Şuan herkesin gözünün bizde olduğuna emindim.

Arkama geçti.Güçlü ellerini belime doladı.Nefesimi tutmuş ne yapacağını anlamaya çalışıyordum.

Belime doladığı ellerinden yardım alarak göğsüne yaklaştırdı vücudumu.Saçlarımı bir eliyle geriye atarak kulağıma fısıldadı.

"Nasıldım sevgilim." Kolları arasında sıkışıp kalmıştım.Dişlerimin arasından sessizce tısladım. "Ne yapıyorsun çek şu ellerini."

Boynuma daha çok yaklaştı.Yakıcı nefesi tenime değdiği yeri yakıyordu. "Ortama ayak uyduruyorum." dedi belimden ellerini yavaşça çekip.

Ellerini gevşetmesiyle sıyrıldım kollarından.Anlamsız bakışlarla yüzüne döndüğümde o gayet normalmiş gibi bakıyordu.

Bir süre yüzüme sessizce bakıp yan masaya Serkan'ın yanına geçti.

Kısa zamanda kendime gelip yanlarına gittim bende.

Müzikler danslar.Herkes gayet güzel eğleniyordu.Ateş arada bir tanımadığım kişilerle tanıştırıyordu beni.

Müzik sesi kısıldı yavaşça.Salonda çok az sayıda insan vardı.Davet bitmiş herkes dağılmıştı.Bir biz kalmıştık.

Ateş'in konuşmasının bitmesini bekliyordum yanında.

Yanıma yaklaştı sohbetleri bitince. "Hadi gidelim." diyerek bir elini benim omzuma koydu diğer elinide cebine.

Çıkışa doğru ilerlemeye başladık.

Sessiz kalmayı tercih ederek yürüdük çıkışa doğru.

Salondan çıktığımızda merdivenlerden inmeden soldaki koridorda durduk.Durduğumuz yer çıkış kapısının önü, siyah demirlerle çevrelenmiş açık bir koridor gibiydi.

Köşeye çekildiğimizde Ateş'e dönüp sertçe konuştum.

Dişlerimin arasından konuşarak"Amacım ne senin.Ne yapamaya çalışıyorsun."

Etrafına bakıp kimsenin olmadığına emin olduktan sonra tekrar bana döndü sesimi yükselttiğim için kızgın bakışlarını dikti yüzüme.

"Ses tonuna dikkat et. "Soruma cevap vermeyince yineledim sertçe. "Bana her zaman yalan söylemek zorunda mısın?".

"Sana yalan söylemedim."

"Ben seni tanımaya çalışırken sen işimi daha da zorlaştırıyorsun."

Bilinmezlik ten bıkmıştım artık ve bu adamda bu kavramın vücut bulmuş haliydi.

"Eliz ne demek istiyorsun."

"Tek çocuğum diyorsun başka kardeşin çıkıyor.Ne zaman herşeyini doğru dürüst anlatacaksın." dedim gözlerimi kısarak.

"Sana bu konuyu anlatmak istemedim var işte kız kardeşim.Oldu mu."

"Hala kaçıyorsun neden kimseye birşey anlatmıyorsun.Bari bana söyle."

"Seninde diğerlerinden bir farkın yokken ne diye anlatacakmışım."

Haklıydı.Benimki neyin çabasıydı peki.

Gözlerimi kapattı.Yutkundu.Dolgun dudaklarını söylememesu gereken birşeyi anlık sinirle söylemiş gibi birbirine bastırdı.

KusursuzHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin