The Bet | Sirius Black

• Zirveyi yaşamak •

"Ee sen neden gelmiştin?" diye sordu Sirius. Regulus onları tutup kalkmaları için çekiştirdi. "James gönderdi. Veritaserum hazırmış. Rabastan'ı konuşturmak için sizi bekliyorlar."

Ortak salona girdiklerinde eskisi gibi bir kalabalık yoktu. Herkes kendi alanına dağılmıştı.

"Sonunda gelebildiniz." diye söylendi Remus, iksiri damlalığa koyarken. Frank ve Peter oğlanı tutup ağzını açtı ve birkaç damla iksiri damlattılar.

"Ne işin var burada?" diye sordu Sirius merakla.

"Barty Cecilia'ya aşk iksiri vermek istiyordu. Para karşılığında anlaştık." dedi Rabastan üfleyerek.

"Peki neden beni seçti?" diye sordu bu sefer Remus.

"Çünkü seni avlamanın diğerlerine göre daha kolay olduğunu düşünüyor. Potter sürekli Evans ile beraber. Black ve Cecilia'nın ayrılmadığı bir gerçek. Korkak Peter ise tek başına bir yere çıkamıyor. Sen tek gezebilen kişisin. Daha kolay oldu."

"Ne diye aşk iksiri verecekmiş Crouch?" diye sordu Sirius öfkeyle. "O orospu evladı rahat vermeyecek mi bize ya?" diye bağırdı ardından. Cecilia oğlanın buz kesmiş elini tuttu. Parmaklarıyla onun elini okşadı. Böyle olunca öfkesi azalıyordu oğlanın.

"Hadi ama Black, bunu herkes biliyor. Herkes Cecilia ile birbirinize ne kadar aşık olduğunuzu, ikinizin nasıl mükemmel bir ikili olduğunu konuşuyor. Popüler ve iyi görünümlü bir çiftsiniz. Barty kıskanıyor tabiki. O da Cecilia'ya aşık ama bunu içinde yaşamak zorunda kalıyor. Senin gibi koridor ortasında onunla yiyişemiyor ya da derste notlaşarak flörtleşemiyor. Cecilia sadece fantezilerini süslüyor onun. Ya da otuz bir çekerken işine yarıyor."

Sirius sinirden kızarmıştı şimdi. James de delirmek üzereydi.

Sirius oğlana baktı. Ondan aldığı kafa onayıyla esmerin elini bırakıp hızla salondan çıktı. James de arkasından gitmişti.

"Bu kadar açık olman gerekmiyordu!" diye bağırdı Cecilia. Ardından kendisi de oğlanları takip etti. Barty iyi bir meydan dayağını hak ediyordu.

"Regulus aç şu kapıyı!" diye bağırdı Sirius kapıyı yumruklayarak. Nihayet kapı açıldığında kuzeni Narcissa'yı görmeyi beklemiyordu.

"Ne vuruyorsun sabahtan beri? Biz de insanız Sirius!" diye azarladı onu. "Çekil Cissy." dedi ve hızla Barty'ye ilerledi.

Oğlan olanlardan huzurla uyuyordu. Sirius onu yakasından çekerek uyandırdı. "Orospu çocuğu!" diye hırladıktan sonra Barty'yi yumruklamaya başladı. Zavallı oğlan yaşadığı şokun etkisindeydi, hiç tepki veremiyordu.

"Öldüreceksin onu!" diye bağırdı Cissy. James ve Regulus Sirius'u uzaklaştırmaya çalışıyordu.

"Amaç o zaten!" diye bağırdı Sirius. "Sirius tamam dur ceza alacaksın-"

"Black! Bu ne rezillik? Yürü, ofisime gidiyoruz!"

Sirius yıllarca aşina olduğu cümleyle kendine geldi. Ufak bir iç çekti. Ardından Mcgonagall ile salondan çıktı.

...

"Sana neler oluyor Sirius? Bu sıralar sakindin yine cozuttun." diye sordu Mcgonagall.

Sirius omuz silkti. "Cecilia'nın başına dert olan insanlarla uğraşıyorum profesör. Siz de Crouch'ın hak ettiğini biliyorsunuz." dedi umursuzca.

"Kendine gelmeni istiyorum. Bir durum varsa bunu benle görüş, yumruklarınla çözmeye çalışma. Olur mu?" diye sordu kadın şefkatle. Yaptıkları şey çok kötü de olsa kızamıyordu bu oğlanlara.