Kerem aktürkoğlu

3.5K 76 12
                                    

No ones gonna love you - Desert drive
hayal edemiyorum
I can't imagine

neden ayrılalım
Why we'd leave

-

Yere attığım minder ile kerem'e sinirle döndüm. "Beni harcadığının farkında mısın?"dediğimde, kerem omuz silkti ve yanıma yaklaştı.

"Sakin olur musun? "dediğinde sinirle bana yaklaşan kerem'e karşı geri geri yürüdüm.

"Sakin falan olamam , yeter artık cidden yeter ben senin eşinim değil mi? ama kerem bey kafasına göre her şeyi yaşar, kafası eser oraya gider , buraya gider . Ama evde birinin onu beklemesi hemde bu kişinin eşi olması ne kadar etik?"bu kelimeleri dediğimde kerem gözlerime bakmıştı. Kırgın gözlerim kaç gündür uykusuzlukla da savaşıyorlardı.

Kolumdan tutan ve beni kendinde çeken kerem ile bir hıçkırık patlattım. "Lütfen ağlama, lütfen ağlama "kulağıma söylenen kelimeler ile daha çok ağlıyordum.

Bir yandan saçlarımı okşayan kerem derin bir nefes verdi."özür dilerim sevgilim n'olur ağlama "dediğinde göz yaşlarım çoktan üstünde olan formasını Islatmıştı.

Konuşmuyordum
Konuşmaya gücüm yoktu.

" Özür dilerim , sadece bilemiyorum bu aralar herkes üstüme çok geliyor ve seni aksattim. Sana gelmek yerine dışarıda olduğum için özür dilerim. "sesi kırgın bir şekilde dediğinde

"Biz neden yapamıyoruz?"bir an pat diye sorduğum soru ile kerem bir an gerilemişti.

"Neden böyle düşünüyorsun?"dediğinde kerem derin nefes verdim.

"Halimize baksana,biz birbirimize böyle söz vermedik." Şuan sadece kalbimin söylediklerini söyleyecek güçteydim eğer beynim konuşursa kerem'i bırakırdım.

"Benim yüzümden söz düzelteceğim "dediğinde yere sinirle attığım minderleri yerden aldım ve koltuğa geri koyup oturdum.

Gözlerimi önümde olan masaya dikmistim.

Kerem yanıma oturdu ve o da konuşmadı. Haksızlığını biliyordu. Eşini çok boşlamıştı.

Çünkü hala bir çocuk gibiydi. Kafası küçücük bir kelimeye kurgular yaratacak kadar küçük ama hırsı ile herkesi ezecek kadar da adamdı.

"Aşkım"dedi kerem
Kafamı onu çevirdiğimde

"Bugün beraber dışarı çıkalım mı?"dediğinde saate baktım 23.10 geçiyordu.

"Saat geç olmamış mı?"dediğimde kerem yine omzunu silkti.

"Saat önemli mi senden ,bence değil. Üstüne hırkanı al hadi "dediğinde nereye gideceğimizi anlamıştım.

Üstüme hırkamı aldım ve ayakkabılarımı giydim. Peşimden anahtarını alan kerem ile asansöre binmiştik. Asansörde eli belime gitmişti ve beni kendine çekti.

O da çok yorgundu.
Ben de çok yorgundum.

Arabaya doğru gittiğimizde kapıyı bana açtı benim binmemi bekledi ve en sonunda kendisi de bindi.

no one's gonna love you şarkısı çalması ile gözlerimi yundum.

"kimse seni benim seni sevdiğim kadar sevmeyecek
No one's gonna love you like I love you" çevirimin iyi olduğunu bilen kerem çevirdiğim kısım ile bana baktı.

"Senden başka birinin sevmesine ihtiyacım yok.
Sadece sen sev beni .."

-
Potterfamily05

ғᴜᴛʙᴏʟᴄᴜʟᴀʀ ɪʟᴇ "ɪᴍᴀɢɪɴᴇ"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin