3. BÖLÜM

21 6 1
                                    

"Selam" dedim İrem'e dönerek.

"Selam" diye yanıt verdi.

Birileriyle konuşmak istiyordum. Bu durumda zaman, çok anlamsız ve çok sıkıcı geçiyordu. En azından birileriyle konuşmak biraz da olsa zamanın geçmesini sağlayabilirdi. Bir bilinmezliğin içindeydik. Yemyeşil yaklaşık bir basketbol sahası büyüklüğündeki oda da 16 genç, öylece köşemize çekilmiş duruyorduk.

"Birileriyle konuşmak istediğini anlayabiliyorum" dedi İrem. Bu cevabı karşısında şaşırmıştım. Sanki içimi okumuştu.

"Evet, belki sohbet falan edersek zaman daha çabuk geçer."

"Zaman oyunbozanın tekidir. Geçmesini istediğin an sırf inadına geçmek bilmez, durmasını veya yavaşlamasını istediğin an sana oyun oynar ve bir anda hızla akar. Kural böyle." diyerek yanıt verdi. Haklıydı.

"Belki haklısın, ama zamanın kime dost, kime düşman olacağı bilinmez." diyerek göz kırptım. O da tebessüm ederek "doğru" diye fısıldadı.

"Merhaba kızlar, oturabilir miyim?" dedi Merih.

Bu çocuğun gözleri neden bu kadar güzeldi? İnsanın aklını çeliyordu bu gözler. Sempatik ve çok yakışıklıydı ama en çok gözlerini beğeniyordum. Mükemmellerdi.

"Otur tabi ki" diyerek 32 diş sırıttım. 

-Sırıtırsın tabi çünkü akıllanmadın.

-Seninle şuan uğraşamam iç ses.

Basit bir hareketle yanıma kuruldu. 

 "Teşekkürler, herkes çok sıkıcı, bende sizi konuşurken gördüm belki benle de konuşursunuz diye yanınıza geldim. Kimse konuşma taraftarı görünmüyor siz dışında. Şu an çocuk gibi sadece konuşacak birkaç arkadaş arıyorum" diyerek güldü. 

Bende "anlıyorum ve çok haklısın, iyi ki geldin bende konuşacak bir arkadaş arıyordum." dedikten sonra gülümsedim.

"O zaman doğru adrese geldim" dedi keyifle.

"Açıkçası fazla konuşkan bir insan değilimdir ama sohbet etmek çok iyi gelebilir hepimize." dedi İrem bunu söylerken gözlerinin içi gülüyordu ve direkt Merih' e bakıyordu. Bu kız Merih' ten mi hoşlanıyordu yoksa? 

-Saçmalama Begüm herkes sen mi ki yarım saattir tanıdığı birinden hoşlansın.

iç sesim yine beni aşağılıyordu. Ne yani alt tarafı çocuğun tipini ve gözleri beğendim diye hemen hoşlanıyor mu oluyorum?

"Tamam o zaman bir konu açayım. Hımm buldum, Hangi takımı tutuyorsunuz?" Ee tabi erkekler için sohbet denilince akla ilk futbol gelirdi. Maalesef.

"Ben Beşiktaş'ı tutuyorum" dedi İrem.

"Kartal, güzel seçim bende Fenerbahçeliyim" dedi Merih.

Bir dakika bende Fenerbahçeliydim. Aynı takımı tutuyorduk. Ne tesadüf ama. Evet çok büyük bir tesadüf değil ama sonuçta ortak bir yanımız vardı.

"Sen?" diyerek bana döndü Merih.

"Bende Fenerbahçe'yi tutuyorum" diyerek sırıttım.

"Bendensin o zaman" dedi Merih.

"Sanırım." bir dakika ben sanırım mı demiştim? Sanırım ne ya off.

"Gözlerin çok güzel" Ne! İrem bunu söylemiş olamazdı, gözlemlediğim kadarıyla sesiz ve sakin bir kıza benziyordu. Neden böyle bir şey söyledi?

Merih'e döndü, kızarmış bir şekilde tebessüm etti ve "böyle demek isteme... "

"Teşekkürler iltifatın için" diyerek yanıt verdi Merih.

BİLMECEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin