Tesaris tamamen affalamıştı. Zihni bu yeni bilgiyi kabul etmeyi redediyordu. Jonna yanında olmadan,onsuz yaşayabilirdi. Ama nasıl Jonna olmadan nasıl yaşanabilirdi? Nasıl Jonna'sız bir dünya mümkün olabilirdi.
"Ciddi olamazsınız,bir yolu olmalı. Hiç gerçekçi değil. Jonna ölemez."dedi Prens tarif edilmez bir çaresizlikle.
Doktor,Prens'inin çılgınlığın kenarında olan hallerini gördü. Yeni,çılgın krallara gerek yoktu. Kendini riske edip bunu düzeltmeye karar verdi. Dudaklarını ısırdı. "Ekselansları,tıp alanında yapılacak bir şey yok demek istedim."
"Ama bir yol var demi?"dedi Tesaris neredeyse yalvaran bir şekilde.
Doktor,fısıldayarak konuştu."Bunu söylediğim için beni bağışlayın ama belki başka sanatlarda,incelik ve yetenek isteyen karanlık sanatlarda bu gibi şeyleri çözümleri olabilir."
Tesaris,gözleri parlayarak ayağa fırladı.
"Siz bir dahisiniz. Lütfen onu bir kaç saat hayatta tutun her şeyi düzelteceğim."Gitmeden, sevgilisinin alev alev yanan alnını öptü."Biraz dayan canım,gerekirse senin için ölümle bile savaşırım."
***
Leydi Revena De Labron, reverans yaparak Prens'i selamladı. Ne için özel olarak çağrıldığını merak ediyordu.
"Leydi Revena."dedi üzüntüden ve uykusuzluktan bitkin düşmüş Prens Tesaris."Sizden bir şey rica edebilir miyim? Karşılığında ne isterseniz veririm, vermek için uğraşırım. Ve suç ortağı oluruz."
"Ne demek istediğinizi anlamıyorum."
"Leydim,herkes ailenizin yeteneklerinden haberdardır. Siz... Güçlüsünüz."dedi Prens doğru kelimeleri bulmakta son derece zorluk çekiyor gibiydi.
"Babannemi ve halamı,kulelere mahkum ettiren ve orada ölmelerine yol açan güçler mi?"dedi Revena alayla."Biz,artık o işlerle ilgilenmiyoruz. Sizi temin ederim hiçbir gücü olmayan sıradan genç bir soyluyum. Müsaadenizle."
Revena, reverans yapıp gitmek üzere arkasını dönmüştü ki Prens hafifçe kolundan tuttu."Lütfen Leydim,ben ailenizle dost değil miyim?" dedi Tesaris yalvaran bir sesle. "Kötü bir şey istemiyorum. Jonna'ya yardım etmenizi istiyorum yoksa sabahı çıkaramayacağını söylüyorlar. Lütfen ona yardım edin."
Revena,kararlılığının kırıldığını hissetti.
"Onu,bu kadar çok mu seviyorsunuz? Yasaklı yollara başvuracak kadar. Sizin bile canınız tehlikeye girebilir.""Canımın lafı olmaz Leydi Revena, ben onu bir gün benim olacak taçtan bile çok seviyorum."
"Unutmayın lordum suç ortağıyız."dedi Revena bu karar hem vicdanına hem aklına uygundu ama riskliydi. İçinden dua etti.
'Güzelliklerin ve merhametin anası Tanrıça Larusa,benden merhametini ve şefkatini esirgeme. Tüm çocuklarını olduğu gibi beni de koru. Yeryüzünün ve üstündeki şeylerin yaratıcısı Tanrı, Yarattığın diyarda hükmünü geçir. Bize güç ve zenginlik bahşet. Ve Kaos Lordu Revka, soyundan gelen bana yol göster. Hayırlı ve hayırsız işler senin için birdir giriştiğim her işte sana dua ettikçe yeteneklerimi artır. Beni yüzüstü bırakma."
***
Mutfağın bir bölümü Revena için boşatılmıştı. Prens Tesaris Kapının oraları gözlüyor gergin bir biçimde etrafta dolaşıyordu.Revena, Prensi yanına çağırdı ve eline bir hançerle kesik atıverdi. "Ne yapıyorsunuz?" dedi Prens söylenerek.
Bu sırada Revena,elini ateşe tuttu ve akan kan ateşe damladı."Ferdeska Jamele malbeno attuka."diye başlayan ve biten bir takım sözcükler söyledi Revena ürkünç bir biçimde.
"Artık mühürlüyüz,eğer burada olanlar konusunda bana ihanet ederseniz lanetlenirsiniz. Sizi uyarayım bu büyü bir zamanlar bizi bağlayan nişan bağından daha güçlüdür." dedi Revena bir kaç eşya çıkarırken.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖTEKİ KRALİÇE/ THE OTHER QUEEN
أدب تاريخيKraliçe Anya,tacını başından alıp aynanın önüne bıraktı. Bu taçı takmak hakkıydı. Bir kralın kızı olarak doğduğu gün gelen hakkı. Ama içi rahat değildi. Başına taç takarak tek kraliçe olmamıştı. Kralın sevgilisi de öteki kraliçeydi. Önceki kralın kı...