3☾

13.8K 626 116
                                    




Hepinize merhabalar canlarım!

Daha aradan 24 saat bile geçmeden yeni bölüm paylaşıyorum, çünkü güzel yorumlarınız beni çok mutlu ediyor. Tek ricam bol bol satır arası yorumlar! Şimdiden çok teşekkür ederim

Sondaki açıklamaya da göz gezdirmeyi unutmazsanız çok sevinirim

Müziği açıp öyle okumaya başlamayı unutmayın

Bölüm Şarkısı: Mavi Gri- Altüst Olmuşum

İyi okumalar...

☀☀☀☀☀

Yazar'dan

İstanbul

Genç adam, elindeki gömleği kollarından geçirdikten sonra yakasını düzeltti. Dümdüz surat ifadesiyle aynaya doğru bakarken gözleri, daha kapatmadığı düğmelerinden dolayı açıkta kalan göğsüne takıldı.

İlk dövmesi...

17 yaşında yaptırdığı ilk dövmesi...

Mutlulukla, huzurla yaptırdığı bu dövmenin aslında ileride geriye sanki bir bıçak saplanmış ve o bıçak oradan hiç çıkmamış gibi bir acı bırakacağını nereden bile bilirdi ki?

Nereden bile bilirdi ki bir gün miniğinin, her gece yatmayı o çok sevdiği göğsünde yaptırdığı isminin, sıcacık küçük parmaklar ve dudaklar yerine bıçaklar olacağı?

İlk yarasıydı, ilk tökezlemesiydi. Belki de ilk ve son olarak ruhunun ölüşüydü...

Bedenen yaşasa bile 17 yaşında kalmıştı onun ruhu, oracıkta can vermişti.

Kapının yavaşça tıklanması ve içeriye birinin girmesi ile daldığı düşüncelerden bir nebze de olsa çıkmaya çalıştı fakat ne kadar başardı meçhul.

Aynadan gelen kişinin annesi olduğunu anladı.

Annesi yanına doğru yaklaştı. Ama adam hiç bir atakta bulunmadı. Daha sonra annesinin huzur bulduğu ellerini gömleğinin yakalarında hissetti.

İlk hayranlığı, hatta ilk ve son hayranlığıydı annesi...

Kaç yaşına gelmiş olursa olsun hâlâ annesi aşık bir adamdı.

Annesi gömleğini düzeltirken gözleri göğsündeki dövmeye takılmıştı. Her zaman ki gibi...

Bu sefer o huzurlu eller göğsünün tam üzerindeki dövmede gezindi.

Annesinin gözlerinden geçen duyguları çok net öğrenmişti, daha doğrusu öğrenmek zorunda kalmıştı. Hayat bu duyguları kafasına vura vura öğretmişti.

Özlem, huzur, acı ve saf sevgi...

Hare, kirpiklerini kırpıştırarak, kafasını yukarı doğru kaldırdı. Oğlunun boyu dolayısıyla şuan göz göze gelmişlerdi.

Hare'nin dudaklarında mutluluktan çok uzak bir gülüş belirdi. İkisi de, hatta yabancı biri bile çok uzaktan baksa da bu gülümsemenin gerçekçi olmadığını anlardı.

ALİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin