3.Bölüm;Her yalanın bir sonu vardır

198 43 38
                                    

Slmmmlarr,
İlk haftamızdan 150 okuma,30 oy aldık. Çok teşekkürler.

...

Yalan. Beş harfli, küçücük bir kelime. Ama bazılarımız için iyi veya kötü bir dönüm noktası.

Dilhun içinde bu kadar basit bir kelime bir anda tüm hayatının üzerine kurulduğu bir kelimeye dönüştü.

Dilhun çok yakında bir yıkılma döneminden geçicekti. Yaşamının dönüm noktasıda denilebilir. Ama bunlardan önce yüzleşmesi gereken şeyler vardı.

....

Dilhun annesinin kaldığı odanın kapısına uzunca baktı. İçeri girdi. Annesi yatakta hareketsizce yatıyordu. Tek yaptığı nefes alıp vermekti. Dilhun bunada şükretti.

Annesinin kararı onun için önemliydi ama Ceyhun'a verdiği son sözü tutmalıydı ama önce onu son kez ziyaret etmeliydi.

Burcu' dan arabasının anahtarını aldı ve eve doğru sürmeye başladı. Hâlâ aklını karıştıran sorular vardı. Annesinin Mardin'den alıp veremediği neydi?

Dilhun'un bildiğine göre babası ve annesi İstanbul'da doğmuş daha sonra burda yaşamlarını sürdürmüştü. Dilhun doğmadan 1 ay öncede babası kalp krizi geçirip ölmüştü. Amine Hanım ona bu şekilde anlatmıştı geçmişini.

Dilhun arabayı park ettikten sonra çantasından evinin anahtarını aldı. Ceyhunu ziyaret etmek istiyordu. Anılarını ziyaret etmek istiyordu.

Evinin kapısını açtı. Dünden kalan parfüm kokusunun yerini annesinin yeni ektiği fesleğen kokusu almıştı.

Annesinin odasına gitti ve kasayı açmak için çekmeceden anahtarını aldı. Ceyhun'un evinin anahtarı o kasadaydı.

Kasayı açtı ve anahtarı aldı. Kasayı kapatmak üzereyken zarfı fark etti. Üzerinde "Dilhun'a" yazıyordu. Bu annesinin yazısıydı. Annesi Dilhun'a mektup mu yazmıştı? Annesi hastanedeydi ve her an uyanabilirdi. Fazla bir süresi yoktu. Zarfı ve anahtarı alıp, Ceyhun'un evine sürdü.

....

Binanın önünde uzunca bir süre bekledi.
Hangi cesaret altı yıl sonra onu buraya getirmişti? Kalbinin hızlı attığının farkındaydı. Ama bu atış heyecan uğruna değil korku, stres uğrunaydı.

Evin kapısını açıp girdi. Altı yıldır girilmeyen bir ev için fazlasıyla temizdi.
Ceyhun'un eşyalarının yerini böyle hatırlamıyordu. Camlar açıktı. Evin içinde temizlik kokusu vardı.

Dilhun ilk önce şaşırdı sonra da Ceyhun'un evi için tuttuğu temizlikçi kadın geldi aklına. Ücretini ödememişti Dilhun neden gelip temizlemişti evi.

Odaları gezdi Dilhun. Yatak odasına giremedi. Her girdiği yerde bir anı canlanıyordu gözünde. Mutfağa gittiğinde aklına pizza yapmaya çalıştıkları zaman geldi.

....

"Ceyhun un nerde?"

"Ne unu pizza yapıcaz?!"

"Hamurunu neyle yapmayı düşünüyorsun?"

"Hee, hamur. Ben lavaş ekmeği aldım. Onun üzerine yaparız."

"Ya sabır! YA SABIR!"

Ceyhun unuttuğu şeylerin farkına vardıkça, Dilhun'un gazabına uğramamak için dua etti.

Bir pizza siparişi verseler daha iyi olucaktı ama Dilhun Hanım, Ceyhun'un burnundan getirmek istiyordu.

....

Dilhun'un kendini toplaması lazımdı. Annesinin yazdığı mektup geldi aklına. Zarf baya eski duruyordu. Belki de babası yazmıştı Dilhun'a bunları. Ölmeden önce kızına yazmıştı anneside bu zarfta saklamıştı.

DilhunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin