Ertesi gün
Sabah erkenden kalkıp yüzümü yıkadım, üstüme okul kıyafetlerini geçirip aşağiya indim, mutfağa girip kahvaltı ve Lisa için bi kaç atıştırmalık hazırladım sonra yukarı çıkıp lisa'yı uyandırmaya gittim. Zaten dün gece de kıyafetlerini ütüleyip kenara koymuştum.
Js: lisa hadi uyan herşeyi hazırladım
Ls:herşey mi?
Js:of!evet okul kıyafetlerini ütüleyip kenara koydum, ders programını hazırladım, öğle yemeği için yemek koydum biraz çantana atıştırmalık koydum, kahvaltıyı yaptım ve eğer şimdi kalkmazsan terliği yediricem.
Ls:süper bir ablasın ama biraz daha uyusam
Tam tekrar yattığı sırada terliğimi çıkarıyordum ki zil çaldı
Ls:unnie hadi sen kapıyı aç bekletme kim gelmişse
Js:ben tekrar geldiğinde seni yatarken görürsem yemek yerine terlik yiyeceksin ona göre
Ls:hıhı
Hızlıca aşağı inip kapıyı açtım, karşımda eunwoo ile suga vardı;
Sg: seninle okula gitmek istemiştik hazırsın sanırım gidelim mi?
Lisa çoktan giyinip aşağı indi;
Ls:jichuu unniee bak kalktım,kim gelmiş?
Sonra bi bana bi suga'ya baktı," bu yarra bandı kim "anlamında kaş göz hareketi yaptı
Sg: arkadaşın mı?
Ls: ha yok ben onun kardeşiyim daha doğrusu onun korumasıyım
Eun: Lisa, jisoo ve yoongi arkadaş
Js: kusura bakma tanımadığı insanlara karşı serttir biraz ayakta kaldınız içeri geçin
Eun: tamam sizi içerde bekleriz.
Ls: yok yok kahvaltı yapalım hepimiz *eun'un omzuna vurarak* ablamın elinden hiç ramen yemedin sen
Sg: ben aç değilim siz yiyin
arkasını dönüp gidecekken Lisa onu kolundan tutup içeri sürükledi arkasından Eun woo gülümseyerek içeri girdi çünkü Lisa'nın yeni kurbanı suga'ydı
Ls: aa olur mu öyle şey hem sana sert davrandım özür olarak kabul et bak ablamın arkadaşıymışsın da seni hayatta bırakmam.
Js: hadi oturun.
( 15 dakika sonra )
Lisa ile suga hemen arkadaş oldular. İlk defa Lisa'nın yüksek sesine karşı rahatsız olmayan biri vardı
Js: Lisa suga'yı rahatsız etmeyi keser misin?
Ls: suga mı? O kimm?
Sg: benim lakabım.
Ls: Aa bana da lili diyorlar.
Sg: tamam bende sana lili diyecem artık
Ls: bende sana suga ama Eun woo'nun lakabı yok
Js: soyadı var. Onu kullanırsın
Ls: aynen lakabı yoksa soyadı var çok zekiyim
Yukarıya bakıp Sabır diledim. Herkes dışarı çıktığında kapıyı kilitleyip anahtarı çantama attım okula doğru yürüyeceğimiz sırada Lisa durdu ve Suga'nın koluna girdi;
Ls- suga gel biz rosé'nin evine gidip onü alalım!
Sg: rosé mi?
Ls: evet sizi tanıştırırım da o zaman chaeyong'un evine gidelim!
Lisa suga'yı sürükleyip koşarken ben ve Eun woo arkalarından gülüyorduk;
- suga'ya acıyorum
- halinden memnun gibi duruyor
- ben dünün şokunu atlatamadım hala sen ve adam dövmek hayal bile edemiyorum
-ya gülme o gün gerçekten çok sinirliydim ondan azıcık patakladım.
- ama mor rengi ne alaka?
- şimdi ben o kızı dövmüştüm ya eve gittiğinde annesi makyaj yapmış ta şaka yapmaya çalışıyor sanmış " mor sana yakışmış " demiş kızına her mor dendiğinde o günü hatırlıyorum artık.
Sohbet ederken okula ulaştık sınıflarımıza gelince birbirimize iyi dersler dedikten sonra sınıfılarımıza girdik. Sırama doğru ilerlerken yanıma joy geldi.
- taehyung'umun yanına oturdun diye havalara girme o benim!
- ne saçmalıyorsun sen?
- diyorum ki tae benim se-
Bi anda önüme birisi geçti. Bu jungkook'tu.
- jisoo'dan uzak dur bu sana ilk ve son uyarım sana bi daha aynı uyarıda bulunmayacağım .
Bi kişı daha olaya dahil oldu bu dün jungkook'a yardım eden çocuktu.
-ondan uzak dur
-niye? O senin neyin oluyor? Hemen korumaya çalışıyorsun.
-orası seni ilgilendirmez.
Bileğimden tutup sırama oturttu. Saçları yüzüne düşüyordu, başınıı sallayıp saçlarını savurdu;
-arkadaş olalım mı?
