Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
●●
Arabalarınızı park ettikten sonra sizin ardınızdan gelen ikişer araba adamlarınızla gelmiş ve şimdi basit bir plan yapmaya çalışıyordunuz. Eğer yakınlarda Tom'un ortalığı kolaçan eden bir adamı varsa sizi kesin bir şekilde görmüştü. Eğer gördüyse de üstlerine rapor etmesi işten bile değildi. Bu riski değerlendirmek zorundaydınız ve bununla birlikte çok az bir vaktinizin olduğunun farkındaydınız.
Planınız şuydu: Rintarou ve sen başkorumanızla Tom'un yanına gidecektiniz. Diğer adamlarınız sessiz bir şekilde arkanızdan gelip etrafı temizleyecek ve çıkması muhtemel çatışmaya destek geleceklerdi.
Arabandan inmeden hemen önce deri eldivenlerini eline geçirmiş bir sigara yakmış ve ceketinin cebinde sana ağırlık yapmaması için sigara kutunu arabanın içinde bırakmıştın. Aynı zamanda cebinde duran altın işlemeli bıçağını yokladın. Yerindeydi. Arabandan inip seni bekleyen Rintarou'ya doğru yürüdün. Jake arkandan kendinden emin adımlarla geliyordu. Rintarou'nun yanındaki korumasına baktın ve sırıttın.
Burnunun ucuna çarpan yağmur damlasıyla başını yukarı kaldırdın. Yağmur çiselemeye başlamıştı şimdiden. Siz işinizi bitirene kadar hızlanmasa iyi olurdu.
"Gidelim." Rintarou seni beklemeden önden yürümeye başladı. Yavaş adımlarla onu takip ettin. Ellerini ceplerine sokmuş rahat ama hızlı adımlarla ilerliyordu. Sigaranı içerek onu takip ediyor aynı zamanda sana karşı oyun oynamaması için hareketlerini izliyordun. Tilkilere güven olmazdı sonuçta, değil mi?
Liman kenarındaki eski, harabeye dönmüş depoya girmeden önce sizden işaret bekleyen diğer korumalarınıza haber verdiniz ve depoya girdiniz. Ağır botlarının çıkardığı sesle sana dönen sarışın adama, onu öldürmek istediğini belirtir bakışlarını sunarken eldivenini düzelttin. Havalı bir girişin olmuştu değil mi?
"Ah," Sarışın adam burnu üzerinde kaymış gözlüğünü orta parmağı yardımıyla düzeltti. "Ne o çakal ve tilki işbirliğine mi karar vermiş." Attığı histerik kahkahasına iğrenmiş bir ifadeyle karşılık verdin. "Planımda başarız mı oldum ben şimdi?"
