Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
●●
Teçhizat odasına dönmüş evinin salonunda siyah su geçirmez kamuflaj pantolonunu, siyah pamuklu bodyni ve polarını giydikten sonra kurşun geçirmez yeleğini kuşanıp üzerine tabancan için dolu şarjör yerleştirdin. Yaklaşık 14 cm olan 50 kalibre mermileri sırayla boş şarjörlere yerleştirdin. Keskin nişancı tüfekleri hakkında hoşuna gitmeyen tek şey şarjörlerin kapasitesinin oldukça az olmasaydı. Fakat tek bir mermi herhangi bir uvuzu ,mesafeye de bağlı olmak üzere, parçalayabilecek kadar güçlüydü.
"Kime taşıtacaksın onları?" Simon her zamanki gibi sessizce gelmiştin. Mermilerini ayarlarken gülümsedin. "İlk sen sorduğun için şanslı kişi sen oldun." Tabii ki kendin taşıyacaktın. Yalnızca sizin ekip burada olmadığı için maskesini takmış ve suratını gizlemişti. Gözlerin odayı tararken çoktan hazırlığını bitirmiş, tıpkı Simon gibi yüzünü herkesten gizleyen Kilgore'a takıldı. Odanın diğer ucundan belli olan mavi gözleri seninkilerle birleştiğinde geçici süreliğine ve aynı zamanda eski takım arkadaşına ufak bir gülümseme verdin ve önüne döndün.
Silahını masanın üzerine bırakıp, elini uzatıp Simon'un eldivenli elini kavradın. "Gece görevi ve bahar dönemi olduğu için yanıma gözlemci alacağım." Bir keskin nişancı olarak senin atışlarının kalitesini düşürecek durumlar mevcuttu. Gece, serin ve muhtemel yağmurlu bir gece, ormanlık alan ve en kötüsü rüzgar. Simon henüz kaskını giymediği için maskesini yalnızca dudak hizasında kaldırıp alnına bir öpücük bıraktı. Kurşun geçirmez dolu yedek şarjörlerle kalınlaşmış yelekleriniz yüzünden sana yaklaşması biraz zor olmuştu ama boyu senden uzun olduğu için yine de sana öpücük bırakabilmişti.
"Bir sorun olmayacak."
"Hepimiz senin ne kadar iyi bir keskin nişancı olduğunu biliyoruz." Uzun yıllardır birlikte çalıştığın esmer İskoç arkadaşın sana desteğini sunduğunda ona gülümsedin, elini erkeğin omzuna atıp sıktın. "Kuşanmanı tamamla." Emrini aldığını belirttikten sonra ikinizden uzaklaştı.
"Bu arada Y/N," çenesiyle salonun köşesinde tek başına volta atan siyah kumaş maskeli adamı (itiraf etmeliydin ki o bu haliyle korkunç görünüyordu) gösterdi. "König. Bu dönek lavuğun burada işi ne?"
