photographer ✧ bbangnyu

11

"Off çok endişeliyim." dedi Changmin arabanın camından dışarı bakarken. Juyeon ise Changmin'i rahatlatmak adına koluna dokunmuştu.

"Sakin ol. Atılmayacaksın. Atılırsan ben müdahale edeceğim tamam mı?" dedi Juyeon. Changmin ise gülümseyip koluna baktı. Juyeon ise Changmin'in rahatsız olduğunu düşünüp elini çekti.

"Üzgünüm, sadece rahatlatmak istemiştim." dedi Juyeon. Changmin ise başını sallamıştı.

O sırada Changmin aklına bir şey gelmiş gibi Juyeon'a baktı. "Saat kaç?"

Juyeon saatine baktı ve "Öğlen 3.30" dedi.

"Kardeşim birkaç dakikaya okuldan çıkacak." dedi Changmin ne yapacağını bilemez gibi. Sonra Juyeon'a döndü. "Rica etsem çıkışta sen onu okuldan alabilir misin? Ben ona söylerim." dedi Changmin. Juyeon ise onayladı.

"Tamam o halde bir şey olursa ara ki yanına geleyim." dedi Juyeon. Changmin ise rahat bir nefes alıp koltuğa yayıldı.

Sonunda Chanhee'nin evine geldiklerinde Changmin aşağıya indi ve yavaş adımlarla evin kapısında durup zile bastı. Bir yandan da olası ihtimalleri düşünüyordu.

Kabul etmeyecekti o kesindi. Ya bu yüzden işten atılacaktı ya da Chanhee ona biraz daha insaflı davranacaktı.

Her ne kadar Chanhee'nin 2. seçeneği yapacağını bildiği halde kötü düşünceler beynini kemiriyordu.

Sonunda kapı çaldığında küçük bir 'hoşgeldin' ile içeri girdi Changmin.

Ev küçük bir evdi ama kesinlikle kendisininkinden daha güzeldi. Her yerde bitkiler vardı ve renklerin uyumu çok iyiydi.

Changmin bir özenmedi değildi.

"Bir şey ister misin?" diye sordu Chanhee.

"Hayır yedim evde." dedi Changmin. Aslında yalandı bu. Juyeon her ne kadar ısrar etse de bu olay yüzünden iştahı kalmamıştı. Chanhee ise fazla sorgulamadan koltuğa oturdu sonra da eliyle yanını patpatladı Changmin için.

Changmin de yavaşça yaklaşıp Chanhee'nin yanına oturdu. Kısa bir sessizlikten sonra Chanhee konuşmaya başladı.

"Juyeon iyi pansuman yapmış." dedi Chanhee. Changmin ise gülümsemişti.

"Evet, çok iyi davrandı bu konuda." dedi Changmin aklına gelenlerle.

Juyeon önce pansumanını yapmış ardından yemek yedirmeye çalışmıştı ama yediremeyince de kucağında uzanmasına izin vermişti. O uyurken Juyeon da Changmin'in saçıyla oynamıştı. Tabii bu olay Chanhee'nin mesajıyla bölünmüştü.

Chanhee de gülümsemişti.

"Öncelikle endişelerinin olduğunun farkındayım ancak biraz bile tanıyorsan beni iş ile özel hayatı birbirinden ayrı tutacağımı bilirsin. Yani bu konuda rahat olabilirsin." dedi Chanhee. Changmin de rahatça nefes vermişti.

"Özel hayata gelecek olursak reddettiğim için üzgün değilim. Ama seni kırdıysam çok üzgünüm. Biliyorsun ben buralara zar zor geldim ve aşk hayatının kafamı karıştıracağından korktum. Yani bu olayın cinsel yönelimimle bir alakası yok ki zaten cinsel yönelimimi de biliyorsun." dedi Chanhee derin bir nefes aldı. Changmin de başını salladı.

"Benim tek amacım Newshot Studio'yu büyütmek. Bu zamana kadar sadece ona odaklanmak ve aşk düşünmemekte kararlıyım. Bu sadece senin için değil kim olsa aynısını derdim." dedi Chanhee. Sonra devam etti.

"Uzun lafın kısası işinde bir sıkıntı olmayacak eskisi gibi devam etmekte kararlıyım. Ama sen tam tersini düşünüyorsan bana söyle ki bu konuyu ayarlayıp kapatalım." dedi Chanhee.

"Senin beni reddetmen beni üzmedi Chanhee. Beni kabul etmeyeceğini zaten biliyordum. Normalde daha uygun bir zamanda teklif edecektim ancak Younghoon'un yaptıklarıyla kendimi geride gibi hissedip aceleye getirdim." dedi Changmin gülerek.

"Bir dakika. Sen Younghoon'u mu kıskandın?" dedi Chanhee kahkaha atarak. Changmin de gülmüştü.

"Yani evet olayı bilmediğim için ve sürekli tekliften bahsedince ben de onu yapacak sandım ama yanlış bir anlaşılma olmuş sadece." dedi utançtan ensesini kaşırken Changmin.

Uzun bir süre kahkahanın ardından Chanhee Changmin'e döndü.

"Barıştık mı?" dedi Chanhee.

"Ben sana küs değildim ki." dedi Changmin.

Arkadaşlar
Ben kyunyu ya çok aşığım biliyor musunuz 😔😔
Keşke kyunyu gibi bir arkadaşlarım olsa tam böyle herkesin arkasından konuşmalık bi ekip
Neyse umarım beğenmişsinizdir 💗💗💗